SÖZ VERDİNİZ
SÖZ VERDİNİZ.. BEKLİYORUZ...
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız, yazılı bir açıklama yaparak, hükümetten grev ve toplu sözleşme konusunda adımları daha hızlı atmasını istedi. AB'nin yayınladığı belgelerde açıkladığı "Kısıtlamaları kaldırın, hakları artırın" talebinin önemine işaret eden Akyıldız, son olarak bütçeyle ilgili gerçekleştirilen anayasal değişikliği hatırlatarak "Anayasa değişikliğinin aynı ivedilik ve aynı kararlılıkla kamu çalışanlarının sendikal hakları için de gerçekleştirilmesini istiyoruz" dedi.
Akyıldız'ın açıklaması şöyle:
Türkiye Kamu-Sen olarak Avrupa Birliği Karma İstişare Komitesinde sunduğumuz talepler, geçtiğimiz günlerde AB'nin açıkladığı Katılım Ortaklığı Belgesinde yer bularak, Türkiye'nin öncelikleri listesine girmiştir.
Avrupa Birliği Genel Sekreterliği, Avrupa Konseyi Ankara Ofisi'ne ilettiğimiz raporlar çerçevesinde AB'nin Türkiye'de sendikal haklar konusunu gündeme getirmesi haklılığımızı bir kez daha ortaya çıkarmıştır.
Belgelerde yapılan vurgunun Türkiye Kamu-Sen'in sunduğu talepler doğrultusunda hazırlanmış olması bizim açımızdan anlamlıdır ve umuyoruz ki, kamu çalışanları sendikacılığında önümüzü açacak önemli çıkış noktası olacaktır.
Grev ve toplu sözleşme hakkından mahrum olarak sürdürdüğümüz kamu çalışanları sendikacılığında yeni bir döneme girmekteyiz. AB'nin Türkiye için açıkladığı belgelerde sendikal haklara vurgu yapılması, bizlerde hükümetin daha önce de sözünü verdiği grev, toplu sözleşme, siyaset ve yönetime katılma haklarını içeren sendikal düzenlemenin gerçekleşmesi yönünde; çalışmaların hızlanacağı beklentisi yaratmıştır.
Hükümet ile yapılan toplu pazarlıklarda mutabakat metninde imza altına alınan, 2005 yılında Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Sayın M. Ali Şahin'in "Taahhüdümüzdür" dediği; ancak halen anlayamadığımız nedenlerle yasal düzenlemelerin yapılmaması dolayısıyla mahrum bırakıldığımız bu hakkın verilmesi için AB'den yapılan vurgu sevindiricidir. Başta "Medeniyetler ittifakı" söylemiyle yönünü AB'ye dönmüş olan ve AB taleplerini hızla gerçekleştirme iddiasında olan siyasi irade için bu son gelişme Türkiye'deki kamu çalışanlarının ILO normlarında sendikal faaliyette bulunabilmeleri, grev ve toplu sözleşme hakkını kullanacak yasal güvenceye kavuşmaları yönünde adım atılabilmesi için önemli bir fırsattır.
Anayasa'nın 90. maddesi gereği sahip olduğumuz hakları kullanmamız için şu ana dek adım atmamış olan hükümet, görüyoruz ki; AB ile ilgili başka konularda gerekli düzenlemeleri hızla yapabilmektedir.
AB'nin başka konulardaki hassasiyetlerine duyarlılık gösteren hükümetin aynı samimiyeti sıra kamu çalışanlarına geldiğinde de göstermesini istiyoruz.
Son olarak bütçeyle ilgili konularda muhalefetle uzlaşarak gerçekleştirilen anayasa değişikliğinin aynı ivedilik ve aynı kararlılıkla kamu çalışanlarının sendikal hakları için de gerçekleştirilmesini istiyoruz.
Kamu çalışanları layık olduğu haklara kavuşmak için girişimlerini Türkiye'de ve Uluslar arası platformda yapmıştır. Kamu çalışanlarının bu haklarını elde etmelerinde eylem ve söylemlerimize devam ederken, diğer taraftan da hükümetin verdiği sözü yerine getirmesini bekleyeceğiz.
AB SENDİKAL HAKLAR KONUSUNDA NE DİYOR?
-İlerleme Raporunda Türkiye'nin hala ILO standartlarının gerisinde olduğu, sendikal haklar konusunda, örgütlenme özgürlüğü, toplu sözleşme ve grev haklarında önemli kısıtlamaların bulunduğu belirtiliyor. Raporda "87 ve 98 sayılı ILO sözleşmeleri kabul edilmiş olmasına rağmen, iç hukukta gerekli düzenlemeler yapılmamıştır. Türkiye, Avrupa Sosyal Şartı'nın 5 (örgütlenme hakkı) ve 6 (grev hakkı) maddelerini kabul etmemiştir" ifadesi yer alıyor.
-Raporda, Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu'nun bazı memurların sendikalara üye olmasını engellemesi ve grev hakkı ve toplu pazarlık konularında önemli kısıtlamalar içermesi eleştiriliyor.
-"Ağustos 2005'te hükümetle kamu çalışanları sendikalara ıkonfederasyonları arasında yapılan ve mutabakatla sonuçlanan toplu görüşmelerde üye aidatlarından kaynaklanan kayıpların, devlet katkısı ile karşılanması olumlu kabul edilebilecek bir gelişmedir" deniyor.
-Başbakanlık tarafından Haziran 2005'te yayımlanan genelgenin kamu çalışanlarının sendikal faaliyetlerini kolaylaştırmaktan uzak olduğu vurgulanıyor.
-Katılım Ortaklığı Belgesi'nde "Sendika faaliyetlerine dair kısıtlayıcı hükümlerin ortadan kaldırılmasıyla ve sendika haklarına saygının sağlanmasıyla etkin bir sosyal diyalog için koşulların yaratılması" öncelikler sıralamasında yer alıyor.
-Katılım Ortaklığı Belgesi'nde ayrıca "sosyal tarafların kapasitesini artırma çabalarının, bilhassa istihdam ve sosyal politikalarının, özerk sosyal diyalog yoluyla olgunlaştırılması ve uygulanması konusunda söz konusu tarafların gelecekte oynayacakları rol bakımından desteklenmesi" de önceliklerden biri olarak sayılıyor.