Spiker:IMF Sizin niye ziyaret etmiyor?
Akyıldız: IMF'nin bizi niye ziyaret etmediğini bilemiyorum ama bizimle ilgili çok şeyler söyleyebiliyorlar
Spiker:IMF Sizin niye ziyaret etmiyor?
Akyıldız: IMF'nin bizi niye ziyaret etmediğini bilemiyorum ama bizimle ilgili çok şeyler söyleyebiliyorlar.İşçi ve işverenlerle yaptıkları görüşmelerde memurların GSMH dan fazla ücret aldıklarını söylüyorlar. Başkalarından aldıkları rakamlarla Türkiye'de memurların aldıkları maaşı söyleyebiliyorlar.
Spiker: Sayın Başkan, IMF'nin Türk-İş'le görüşmesini mi kıskandınız?
Akyıldız:Elbette Türk-İş'i kıskanmamız sözkonusu değil.Memurlarla ilgili açıklama yapan IMF heyetinin memur sendikalarıyla görüşmesi mecburiyettir. İki yıldır uygulanan politikalar ile memurların ücretlerinde reel artış sağlanamamıştır. 2005 yılı ücretlerinin konuşulmasından hemen önce ücretlerin yüksek olduğu gündeme geldi. Biz bunu açıklamak istedik ama kulak asmadılar.
İzmir İktisat Kongresi'nden önce yüzde 6,6'lik faiz dışı fazlanın düşürülmesi istenmişti. IMF sert tepki gösterince, IMF'yle devam edileceği açıklandı. Oysa 2005'te IMF ile yapılan görüşmelerin sona ereceği yetkili ağızlar tarafından ifade edilmişti.
Spiker:Peki siz ne istiyorsunuz?
Akyıldız:Bakınız memur ailesi ortalama 4 kişiden oluşmakta ve bir kişi çalışmaktadır. Memur ailesinde ortalama milli gelirden alınan pay ortalama 1227 dolar civarındadır. IMF heyeti net olarak bilmediği için maaşların yüksek olduğunu iddia etmektedir. Memurun aldığı maaş üzerinden hesap yapıldığı için yanlış noktaya gidilecektir.
Öyle görülüyor ki IMF, kamu çalışanlarının temsilcileri ile görüşmesini bir başka bahara bıraktılar. O bahar elbette gelecektir.
Tepkimizi dile getirmekten geri kalmayız. Bize randevu vermeyenlere tepkimizi göstermekten kaçınmayacağız. Bugün IMF heyetine bir tepkiyi ortaya koyduk. Bu bir süreçtir. En azından etik olmayan ifadelerden IMF kaçınmalıdır. Bu noktada tepkimizi göstermekten geri kalmayacağız.
Spiker:Peki sayın Akyıldız, istiyorsunuz ama kaynak nereden bulunacak?
Akyıldız: Bakınız bir kere kaynak konusunda elbette samimi olmak lazım. Kaynakların kullanımı konusunda samimi olmak lazım. Türkiye'de siyasi iradeler bu samimiyeti göstermemişlerdir. İş sıkışınca ve düzlüğe çıkmak gerektiği zaman fatura fakirin, memurun sırtına yüklenmiştir. Faturayı göstermek noktasında adil bir durum yok. Kaynağın kullanımı noktasında eğer adil olunsaydı memurlar bu konuda elinden gelen her türlü fedakarlığı gösterirdi. Memurların tepkisi bunadır. Çünkü bu sorunu yaratan kamu çalışanları olmamıştır.
Bugün, sendikal mücadelede kamu çalışanlarının elinde güç yoktur. Sadece sayısal güçleriyle mücadele vermektedirler. Bugün AB ve ILO sözleşmelerinden bahsedenler, bunların uygulanmasından kaçınmaktadırlar.