Türk Dayanışma Konseyi’nin, “Anayasa çalışmaları kapsamında Milli Birlik meselemiz” konulu paneller zinciri Edirne ve Tekirdağ’da devam etti
Türk Dayanışma Konseyi’nin, “Anayasa çalışmaları kapsamında Milli Birlik meselemiz” konulu paneller zinciri Edirne ve Tekirdağ’da devam etti.
Türkiye Kamu-Sen Genel Teşkilat Sekreteri ve Türk Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş'un yönettiği panelde Aydınlar Ocağı Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Erkal, TÜDKAD Genel Başkanı Genel Başkanı Dr. Şenol Bal, RUBASAM Başkanı Av. Özcan Pehlivanoğlu sunum yaptı.
Türk Dünyası Kadınlar Derneği (TÜDKAD) Genel Başkanı Dr. Şenol Bal, Anayasada özellikle 10 sene içerisinde değiştirilen maddelerin, birbirleriyle çelişen hükümler taşıdığını söyledi. Türk Dayanışma Konseyi'nin düzenlediği panelde konuşan Bal, “Anayasa adeta yamalı bohça haline geldi. Bugün değiştirilmek istenen, Milletin menfaatine olacak, adaleti sağlayacak kuvvetler ayrılığı prensiplerinin korunması, yargının bağımsız olması yönündeki hükümler. Değiştirilmek istenen 1924, 1961, 1982 Anayasalarına taşınan Cumhuriyetin kuruluş felsefesi, Cumhuriyetin nitelikleri, Anayasadaki Türklük tanımıdır.” dedi.
Halk Eğitim Merkezi Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen, Türkiye Kamu Sen Genel Teşkilat Sekreteri ve Türk BüroSen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş'un yönettiği panelde konuşmacılar, Aydınlar Ocağı Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Erkal, Türk Dünyası Kadınlar Derneği (TÜDKAD) Genel Başkanı Genel Başkanı Dr. Şenol Bal, Rumeli Balkan Stratejik Araştırmalar Merkezi (RUBASAM) Başkanı Av. Özcan Pehlivanoğlu idi.
Türkiye Kamu Sen Edirne İl Temsilcisi Alim Kanpolat, panel öncesi yaptığı açılış konuşmasında “1982 anayasası hepinizin bildiği gibi bir darbe anayasası. Darbe anayasalarını değiştirmek Türk milletinin hakkıdır. Anayasa 30 yılda ciddi anlamda değiştirilmiştir.” dedi.
Paneli yöneten Türkiye Kamu Sen Genel Teşkilat Sekreteri ve Türk BüroSen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş, “Son yıllarda Türkiye'nin en çok konuştuğu konulardan biri bazılarına göre yeni bir anayasa, bize göre Milli bir anayasa.” dedi. Türk Dayanışma Konseyi adına 6'ncı paneli düzenlediklerini kaydeden Yokuş, bir sonraki gün Tekirdağ'da yapacakları panelle etkinliklerini sürdüreceklerini söyledi. Son yıllarda başkanlık sisteminden cumhurbaşkanlığına kadar pek çok konu tartışıldığını kaydeden Yokuş, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:
“Türkiye Kamu Sen Birliği olarak yaklaşık bir buçuk yıl önce ülkemizde anayasa konusunda uzman, anayasa ile ilgili söyleyecek sözü olan ve çeşitli üniversitelerde görev yapan 24 aydınımızı bir araya getirdik ve Ankara'da bir çalıştay gerçekleştirdik. Bu çalıştayda Milli bir anayasanın nasıl olması gerektiği ortaya konuldu. Anayasa çalıştay Raporumuzu Meclis Başkanımız Cemil Çiçek'in de katılımıyla siyasi parti temsilcileriyle birlikte Ankara'da bir toplantı ile kamuoyuna duyurduk. Daha sonra meclisteki Anayasa Uzlaşma Komisyonu'na Türk Dayanışma Konseyi'nin meydana getirdiği çalışmanın raporu sunuldu. Bu çalışmalarımızın ardından paneller yapıp duyarlı vatandaşlarımızı Anayasa konusunda bilgilendirmeye karar verdik.”
İktidar partisinin 2007 yılında yaptırmış olduğu bir Anayasa Taslağının gündeme geldiğini, temel hak ve özgürlükler açısından 1982 Anayasası'nın, 52'nci dönem hükümeti tarafından Avrupa'da olmadığı kadar olumlu yönde değiştirildiğini söyleyen TÜDKAD Genel Başkanı Dr. Şenol Bal, 192124 ve 61 anayasaları hakkında bilgi verdi. Özellikle 10 sene içinde değiştirilen maddelerin, birbirleriyle çelişen hükümler taşıdığını ve Anayasa'nın adeta yamalı bohça haline geldiğini kaydeden Bal, "Bugün değiştirilmek istenen, milletin menfaatine olacak, adaleti sağlayacak kuvvetler ayrılığı prensiplerinin korunması, yargının bağımsız olması yönündeki hükümler. Değiştirilmek istenen 1924, 1961, 1982 Anayasalarına taşınan Cumhuriyetin kuruluş felsefesi, Cumhuriyetin nitelikleri, Anayasadaki Türklük tanımıdır” diye konuştu.
1921, 1924,1961 anayasaları hakkında bilgiler veren Bal, 1982 Anayasasının bir darbe anayasası olduğunu, Anayasanın 17 kez değişikliğe uğradığını ve 114 maddesinin değiştiğini söyleyen Bal, konuşmasını şöyle sürdürdü.
“İktidar Partisinin, Cumhuriyetin niteliklerinden bir kısmını kaldırılmak gerektiği veya Cumhuriyeti korumaya yönelik ilk üç maddenin kaldırılmasına yönelik bir tavırları olmuştu. Cumhuriyetin niteliklerini koruyan bu maddelerin kaldırılması konusunda omurgasız birtakım yazarçizer takımı maalesef hala tartışmaya devam ediyor. ”
Konuşmacılar arasında yer alan Özcan Pehlivaoğlu ise 1857’li yılların başından günümüze kadar anayasal gelişmelerin ihtiyaçtan mı yoksa dayatmalardan mı dolayı yapıldığını anlattı. Ülkenin yeni bir anayasaya gerçekten ihtiyacı olup olmadığını iyi sorgulaması gerektiğini söyleyen Pehlivanoğlu, Balkan ülkelerini kaybediş nedenimizi anlattı.
Prof. Dr. Mustafa Erkal ise anayasa çalışmalarının sosyal boyutundan söz etti.
Tekirdağ’da düzenlenen panelde ise açılış konuşmasını Türkiye Kamu-Sen il Temsilcisi Muzaffer Doğan yaptı. Doğan konuşmasında, anayasada yapılacak değişikliklerin toplumun bir kesimini değil, tüm kesimini memnun edecek şekilde gerçekleşmesinin önemli olduğunu söyledi. Konuşmasında ayrıca, emeklilere sendika hakkı tanınması, memurlara grev ve siyasete katılma hakkı verilmesi hususunda da gerekli düzenlemelerin yapılmasını istedi.
İl temsilcisinin konuşmasının ardından Türkiye Kamu Sen Genel Teşkilat Sekreteri ve Türk Büro Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş'un yönettiği panelde konuşmacılar, Aydınlar Ocağı Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Erkal, Türk Dünyası Kadınlar Derneği (TÜDKAD) Genel Başkanı Genel Başkanı Dr. Şenol Bal, Rumeli Balkan Stratejik Araştırmalar Merkezi (RUBASAM) Başkanı Av. Özcan Pehlivanoğlu idi.
Türk Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin YOKUŞ; Anayasamızın 128. Maddesinde ki memur tanımının değiştirilmek istendiğini, bu yolla memurların güvencelerini ortadan kalkacağını, böyle bir girişimi karşılıksız bırakmayacağını ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü. “ Devlet memurları dışında her kesimin siyaset yapma serbestliği var. Bizde memurlar adına siyaset serbestliği istiyoruz. Ayrıca grevli toplu sözleşmeli sendikal talebimizden geri adım atmayacağımız mevcut toplu sözleşme düzeninin bir aldatmaca olduğunu, tarafsız hakem yapısı olmadığını, bunların tamamının göz boyamadan ibaret olduğunu, emeklilere de sendika kurma hakkı verilmesi gerektiğini söyleyerek konuşmasını tamamladı.