Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk’un, 10 Kasım dolayısıyla yaptığı basın açıklamasıdır
Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk’un, 10 Kasım dolayısıyla yaptığı basın açıklamasıdır.
Büyük Atatürk aramızdan ayrılalı tam 79 yıl oldu. Emperyalizmi bu topraklardan defeden, en iyi yönetim şekli olan Cumhuriyeti kuran, ilke ve inkılapları ile Türkiye’yi çağdaş yarınlara taşıyan, bilim, eğitim, sanayi, teknoloji v.b. alanlarda önemli atılımlar yapılmasını sağlayarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni saygın bir konuma getiren Büyük Önder Atatürk’e minnet borçluyuz.
Kurtuluş Savaşı öncesinde ülkemiz bir uçtan bir uca ellerini sinsi sinsi ovuşturan işgal devletleri tarafından sarılmıştı. Paylaşım planları yapan sömürgeci güçlerin iştahı kabarıyordu. Sokaklarımızda işgalci askerler kol geziyordu. Halkımızın ise bırakın silahı ve teçhizatı, ayağında giyecek ayakkabısı dahi yoktu, insanlarımız bir somun ekmeğe muhtaçtı. Savaşta üzüm hoşafı ile karnını doyurmaya çalışan kahraman Türk askeri ve Türk milleti tüm bu zor koşullarda bile bağımsızlığına olan inancını yitirmedi. Ulu Önder Atatürk, yol arkadaşları ve vatanını korkusuzca savunan kahraman şehitlerimiz öylesine eşi benzeri görülmemiş bir destan yazdı ki, tüm mazlum milletlere örnek oldu.
Dize getirdiği devletlerin liderleri bile, bağımsızlığa ve hürriyete inanan, hayatını Türk milletinin şerefle yaşamasına adamış, zeki, eşsiz, askeri bir deha olan Mustafa Kemal Atatürk karşısında saygıyla eğiliyordu. Hem komutan hem de lider olarak Atatürk gerçekten de dünyanın gıpta ile baktığı bir insandı.
Bugün Atamızın kıymetini her zamankinden çok bilmemiz gerekiyor. Atatürk’ün kıymetini bilmeyenler, O’nu tartışmaya açanlar, kirli ağızlarına dolayanlar aslında bu ülkenin hangi koşullarda, nasıl kurulduğundan bihaber olan zır cahillerdir, hainlerdir.
Okumaya, öğrenmeye meraklı olmayan bu zevat, gayri milli ideolojilerin ve karanlık fikirlerin esiri olmuş bu ne idiğü belirsiz hainler, “keşke Yunan galip gelseydi” diyen dondurmacı kılıklılar, Atatürk’ün annesi, manevi kızıyla ile ilgili ileri geri konuşan tarihçi bozuntusu ahlaksızlar sözüm ona Atatürk’ü toplum önünde küçük düşürmeye, yaptıklarını küçümsemeye, heykellerine zarar vererek Atatürk’ü değersizleştirmeye çalışmaktadır.
Oysa içimizdeki Atatürk sevgisi günden güne büyümektedir. Bu tür saldırılar Türk milletini daha da birbirine kenetlemekte, her türlü siyasetin, ideolojinin üzerinde olan Atatürk’e, temsil ettiği değerlere daha da sahip çıkılmasına neden olmaktadır.
Mustafa Kemal Atatürk, Kurtuluş Savaşı’mızı zaferle süsleyen kahraman ordumuzun komutanı ve bu topraklardaki son Türk Devleti’ni kuran kadronun lideridir. Saygı duymanız ve hayırla anmanız için yetmez mi?
Bu devletin kurucu liderine, ortak değerlerine her kim dil uzatıyorsa, bilinmeli ki, bunların asıl derdi bu topraklardaki Türk varlığı ve Türk devletidir. Bu alçaklara verilen cezalar çok ağır olmalıdır. Bu hakaretleri görmezden gelmek, es geçmek, cezasız bırakmak söz konusu bile olamaz.
Öte yandan ülkemiz terör örgütleri tarafından çepeçevredir. Son olarak geçtiğimiz hafta ne yazık ki 8 askerimizi şehit verdik. Ocakların söndüğü, vatanımızı savunmak için canını hiçe sayan gencecik Mehmetçiklerimizi toprağa verdiğimiz bu acılı günlerimizde teröre karşı birlik olmamız gerekmektedir.
Ülkenin bölünmesini isteyen, huzurumuzu dinamitleyen, aramıza ayrılık otları ekmeye çalışan her türlü terör örgütüne karşı teyakkuzda olmamız gerekmektedir. PKK, FETÖ, DAEŞ v.b. tüm terör örgütleri, pislik yuvaları dağıtılmalı, aramıza sızmaya çalışan hainlere geçit vermemeliyiz. Atatürk Türkiye’sine yakışan da budur.
Dış politikada sıkıntılı günlerden geçiyoruz. Suriye ve Irak alev alev yanmakta, ülkemiz de bu bölgesel yangının etkilerini olanca sıcaklığıyla hissetmektedir.
Son zamanlarda kimi ülkeler Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni adeta yok sayan bir anlayışın provasını yapmaktadır. Demokrasi naraları atan, insan hakları, hukuktan dem vuran, kendilerini uygar olarak tanımlayan bazı devletler terörizme destek vermeye devam etmektedir. Bu tabloda Türkiye’nin, kurt kapanına kıstırılmaya, yalnızlaştırılmaya çalışıldığı net olarak görülmektedir.
Türk milleti kurtuluş mücadelesi vermiş bir millettir. Türk milleti Atamızın emanetlerine sahip çıkan bir millettir. Türk milleti Büyük Atatürk’ün gösterdiği hedeflere yürüyen, O’nun açtığı yolda ilerleyen, her türlü zorluğa inançla göğüs geren bir millettir.
Dolayısıyla topraklarımıza, birliğimize, huzurumuza kast eden her türlü terör örgütüne, yapıya ve düşmanca tutum sergileyen ülkelere karşı mücadelemiz sürecektir. Milli şuura sahip, milli hasletlerle yoğrulmuş necip Türk milleti zorlukların üstesinden gelecek, aydınlık yarınlara yek vücut olarak yürümeye devam edecektir.
Bu vesileyle ülkemizin kurucusu Büyük Atatürk’ü, Hakk’a yürüyüşünün 79’uncu yılında saygı, minnet ve rahmetle anıyoruz. Ruhu şad, mekanı cennet olsun.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.