BÜYÜK ÖNDER ATATÜRK Ü ANIYORUZ...
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk, ebediyete intikalinin 65. yıldönümünde Anıtkabir'de düzenlenen törenle anıldı.
10 Kasım 2003 Pazartesi 10:07
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk, ebediyete intikalinin 65. yıldönümünde Anıtkabir'de düzenlenen törenle anıldı.
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in başkanlığındaki devlet erkanı, Atatürk'ün kabrine çelenk koyarak, manevi huzurunda saygı duruşunda bulundu.
Anıtkabir'deki tören, saat 08.50'de devlet erkanının Aslanlı Yol'dan yürüyüşü ile başladı.
Cumhurbaşkanı Sezer başkanlığındaki kortejde, TBMM Başkanı Bülent Arınç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, anamuhalefet partisi CHP'nin Genel Başkanı Deniz Baykal, Yüksek Yargı Organlarının Başkanları, Bakanlar Kurulu üyeleri, Kuvvet Komutanları, bazı siyasi partilerin temsilcileri, bazı milletve-eri, bürokratlar ve diğer devlet erkanı yer aldı.
Cumhurbaşkanı Sezer, üzerinde ''Cumhurbaşkanı'' yazılı kırmızı beyaz karanfillerden oluşan çelengi, Büyük Önder'in kabrine koydu. Atatürk'ün ebediyete intikal ettiği saat 09.05'de ''ti'' sesi ve sirenler eşliğinde bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu.
Bu saatte tüm yurtta Atatürk'e saygının ifadesi olarak sirenler çalındı. Vatandaşlar da 1 dakika süreyle saygı duruşunda bulundu. Bütün resmi, özel kurum ve kuruluşlarda bayraklar yarıya indirildi.
ANITKABİR ÖZEL DEFTERİ
Cumhurbaşkanı Sezer ve protokolde yer alan devlet erkanı, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından Misak-ı Milli Kulesi'ne geçti.
Cumhurbaşkanı Sezer, burada, Anıtkabir Özel Defteri'ne şunları yazdı:
''Yüce Atatürk, aramızdan ayrılışınızın 65. yıldönümünde sevgilerimizi, saygılarımızı, ilke ve devrimlerinize yürekten bağlılığımızı yinelemek için huzurunuzdayız.
Kurduğunuz Cumhuriyetle ilke ve devrimlerinizle bütünleşen ulusumuz, ülkenin her köşesinde size olan sevgisini, saygısını ve inancını dile getirmektedir. Barışçı kimliğiniz ve yüce kişiliğinizle yalnız ulusumuza değil tüm insanlığa örnek oldunuz.
Bıraktığınız eserin büyüklüğü hepimize gurur vermektedir. Cumhuriyetimiz'in başarıları, geleceğe güvenle bakmamızı sağlamakta, gösterdiğiniz erekleri gerçekleştirme yolunda bizlere güç kazandırmaktadır. Türk Ulusu, Cumhuriyeti, ilke ve devrimlerinizi sonsuza değin ödün vermeden koruyacaktır. Yurttaşlarımızın gönlündeki erişilmez yeriniz değişmeyecek, size olan sevgimiz, saygımız ve güvenimiz hiçbir zaman azalmayacaktır. Türk Ulusu olarak yüksek anınız önünde saygıyla eğiliyor ve şükranlarımızı sunuyoruz.'' Sezer, daha önceden deftere yazılmış olan metni yüksek sesle okudu ve imzaladı.
Devlet protokolünün katıldığı törenin ardından askeri ve sivil erkan ile öğrenciler, Atatürk'ün mozolesinin önünden saygı geçişi yaptılar. Törene, Atatürk'ün naaşının Etnografya Müzesi'nden Anıtkabir'e nakledildiği 10 Kasım 19'te top arabasını çeken Kara Harp Okulu öğrencileri arasında bulunan emekli subaylar da bulundu.
Tören dolayısıyla, Anıtkabir üzerinde uçuş yasağı uygulandı. Saat 08.00'de başlayan uçuş yasağı, Anıtkabir'in halkın ziyaretine açılacağı saat 11.00'e kadar sürecek. Ayrıca, saat 11.00'e kadar Anıtkabir çevresindeki Akdeniz ve Gençlik caddeleri trafiğe kapalı olacak.
Öte yandan, Büyük Önder'in ölüm yıldönümü dolayısıyla Ulus ve Atatürk Orman Çiftliği'ndeki Atatürk anıtları ile Sıhhiye'deki Zafer Anıtı'na da çelenk konularak, saygı duruşundu bulunuldu.
Büyük Önder Atatürk'ün ölümünün 65. ve naaşının Anıtkabir'e nakledilişinin 50. yılı dolayısıyla Etnoğrafya Müzesi'nde tören düzenlendi.
Atatürk'ün naaşının 15 yıl boyunca durduğu mermer mozole önünde düzenlenen törene, 1953 yılında Kara Harp Okulu'nda öğrenci olan ve Atatürk'ün naaşının bulunduğu top arabasını çeken emekli subaylar, subaylar, Kara Harp Okulu öğrencileri ve ilköğretim öğrencileri katıldılar.
Emekli Tümgeneral Suat Eralp, İstiklal Marşı'nın söylenmesi ve saygı duruşunun ardından yaptığı konuşmada, 1953 yılında Atatürk'ün naaşın üzerinde bulunduğu top arabasının Harbiyeli öğrenciler tarafından çekildiğini hatırlattı.
Eralp, top arabası çekilirken güzergah boyunca toplanan vatandaşların üzüntülerinin ve ağıtlarının halen gözlerinin önünde olduğunu ifade etti.
Emekli Tümgeneral Remzi Güven de top arabasını çekerken yüzbaşı rütbesinde olduğunu ve o gün hissettiklerini bugün yeniden yaşadığını belirterek, ''Sağlığı sırasında göremediğim Atatürk'ün o mübarek vücuduna, tabutun taşınması sırasında dokundum. O anın onurunu tüm ömrüm boyunca taşıyacağım'' dedi.
Daha sonra, emekli Tümgeneral Suat Eralp, Atatürk'ün naaşının Anıtkabir'e nakledilişi sırasında çekilen bir fotoğrafı Etnoğrafya Müzesi Müdürü Sema Koç'a hediye etti.
Törene katılanlar daha sonra Anıtkabir'de yapılacak törene katılmak üzere hareket ettiler.
Atatürk'ün hayata gözlerini yummasının ardından, Dolmabahçe Sarayı'nda, vatandaşlar, katafalkın önünden gözyaşları içinde saygıyla geçtiler.
19 Kasım 1938'de Sarayburnu rıhtımından ''Yavuz'' zırhlısına konulan Atatürk'ün naaşı, İzmit'e ulaştı; buradan da özel trenle Ankara'ya yola çıkarıldı. Tren, geçtiği her istasyonda yavaşladı ve hıçkırıklarla, ağıtlarla yeniden uğurlanarak Ankara'ya ulaştı.
21 Kasım günü Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki törenden sonra Atatürk'ün naaşı, on binlerin akın akın katıldığı törenle ''muvakkat kabri'' Etnoğrafya Müzesi'ndeki mermer bir lahde alındı.
Atatürk'ün naaşı, ebedi istirahatgahı Anıtkabir'e, 50 yıl önce 10 Kasım 1953'te, görkemli ve o denli hüzünlü bir törenle nakledildi.
|