Toplu sözleşme masasında memurları hezimete uğratan sözde yetkili Konfederasyon, yükselen enflasyon karşısında memur maaşlarının erimediğini, aksine memurların kârda olduğunu iddia ederek rasyonel bilimin ve temel matematiğin bilinen bütün kurallarını altüst etmiştir
Toplu sözleşme masasında memurları hezimete uğratan sözde yetkili Konfederasyon, yükselen enflasyon karşısında memur maaşlarının erimediğini, aksine memurların kârda olduğunu iddia ederek rasyonel bilimin ve temel matematiğin bilinen bütün kurallarını altüst etmiştir.
Konfederasyona ait internet sitesindeki açıklamada suya sabuna dokunmadan, yine taban aylığına yapılan artıştan dem vurulmuş, memurların emekli ikramiyelerinin yükseldiği belirtilmiş ancak gasp edilen enflasyon farkı hakkına, yükselmeyen ek ödeme, özel hizmet tazminatı, aile yardımı, çocuk parası, ek ders ücretlerine hiç değinilmemiştir.
Masada memurun yüzüstü bırakılmasını Gazze’de yaşanan dramı istismar ederek kapatmaya çalıştığını itiraf eden Konfederasyon, adeta “Neden Gazze’yi değil de sendikacılığı konuşuyorsunuz? “ anlamında bir açıklamaya imza atmıştır.
Hazır kalıplar ve hamasete dayalı bilindik söylemleri üzerinden toplu sözleşme hezimetini unutturmaya çalışan bu Konfederasyon, asıl işlevi olan sendikacılıktan ve ekonomik gelişmelerden öylesine uzaktır ki Ağustos ayının ilk haftasını tamamlamak üzere olduğumuz şu günlerde Mayıs ayı enflasyon rakamları üzerinden memur maaşlarının erimediğini ispat etmeye çalışmaktadır.
Toplumdan, temsil ettiği memurların gündeminden koparak tamamen siyasi alana angaje olan sözde yetkili Konfederasyonun yöneticileri kendilerini siyasete ve mevki, makam derdine öylesine kaptırmıştır ki, yaptıkları yanlışı örtme uğruna Mayıs ayında olduğumuzu iddia edecek kadar acz içine düşmüştür.
Ne olursa olsun, hesap ortadadır. Ortalama memur maaşı aile yardımı da dahil edildiğinde 2400 TL seviyesindedir. Alınan 123 TL’lik zammın ortalama maaşa oransal yansıması ise %5,1 dolayındadır. Bu oran daha fazla maaş alan memurlarımız için %2’ye kadar düşmekte, aile yardımı dâhil edildiğinde 2013 yılı sonunda 1753 TL olan en düşük dereceli memur maaşı için ise %7’ye denk gelmektedir. Yılın ilk altı aylık dilimi olan Haziran sonu dikkate alındığında altı aylık enflasyon %5,7 olarak gerçekleşmiştir. Eğer toplu sözleşme görüşmelerinde Hükümetin ilk teklifi olan %3+3 ve enflasyon farkı hakkı dahi kabul edilmiş olsaydı; bugün memurlarımıza yılın ilk altı ayı için %3 maaş zammı ardından %2,7 enflasyon farkı ve ikinci altı aylık zam olarak da ayrıca %3 zam daha alacaktı. Bu durumda bugün %2 ile %7 arasında zam alan memurlara toplamda %8,7 maaş artışı yapılmış olacaktı. Buna göre en düşük dereceli memurun %1,7; ortalama memur maaşlarının %3,6 ve daha yüksek maaş alan memurların da %6,7’ye varan oranlarda aylık zarara uğradığı açıktır.
Eğer malum Konfederasyon bu hatayı yapmamış olsaydı, memur maaşına toplamda ortalama 123 TL yerine 208,8 TL zam yapılmış olacaktı. Hesap bu kadar açıkken malum Konfederasyonun hâla memurları zarara uğratmadığını iddia etmesi, sendikacılık açısından tam anlamıyla bir utanç vesikasıdır.
Şahsi ve siyasi çıkarları uğruna takvimlere karşı dahi savaş açan bu Konfederasyonun kurumsal sağduyu ve mantığını kaybettiğini görmenin üzüntüsü içindeyiz. 123 liranın 208,8 liradan daha büyük olduğu iddiasıyla, memurların toplu sözleşme hezimetinden dolayı zarara uğramadığını ispat etmenin matematik, istatistik ve ekonomi bilimi bakımından yeni keşiflere muhtaç olduğunu hatırlatırız.
İsmail Koncuk
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı