Son dönemlerde dini değerlerin günlük siyasetin ve gelişmelerde fütursuzca kullanılmasına tepki gösteren Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkanı Nuri Ünal, "Son zamanlarda ne yazık ki dini değerlerimiz dünyalık işlere günlük siyasete alet edilmektedir
Son dönemlerde dini değerlerin günlük siyasetin ve gelişmelerde fütursuzca kullanılmasına tepki gösteren Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkanı Nuri Ünal, "Son zamanlarda ne yazık ki dini değerlerimiz dünyalık işlere günlük siyasete alet edilmektedir. Hükümete ve hükümet yetkililerine karşıtlığını imam ve imam-hatip üzerinden yürütenler, hadlerini aşarak imamı ve imam-hatipli olmayı küçümsüyorlar. Bir siyasetçi veya yetkili çıkıp, hükümete ve hükümet yetkililerine yakınlığını veya geleceğini garantiye almak uğruna Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed'in (sas) söz, fiil ve onaylarının ortak adı, şer'i delillerin ikincisi olan Sünneti, Tayyip Erdoğan'ın sünneti olarak takdim ediyor" dedi. İfrat ve tefrit denilen bu ölçüsüz ve aymaz anlayışların milleti derinden yaraladığını belirten Ünal, bu iki zıt hadisenin toplumun geldiği noktayı da göstermesi açısından önemli olduğunu kaydetti. Müslüman Türk milleti yüce Dinimiz İslamla şereflendikten itibaren dini değerlere saygısızlık yapmamıştır diyen Ünal , "Saygısız ve seviyesiz davrananları da hoş görmemiştir ve onlara iyi gözle de bakmamıştır. Milletimizi bir ve beraber tutan milli ve dini değerlerimizi, ayrıştırma ve kargaşa ortamı için kullanmak kimseye bir kazanç sağlamayacaktır. Aksine insanlarımızı birbirine husumete sevk edecektir" şeklinde konuştu. Mevki ve makamı ne olursa olsun dini değerleri bu türden değerlendirmelerde kullanmamasını isteyen Ünal sözlerini şöyle sürdürdü: "Böylesi durumlardan rahatsız olan Diyanet çalışanları olarak bir kez daha hatırlatıyoruz ve uyarıyoruz; kim olursa olsun, hangi konumda ve nerede görev yaparsa yapsın dini değerleri kullanmaktan, şahsi çıkar ve karşıtlıklara alet etmekten vazgeçsin. Herkes eline ve diline sahip olsun" dedi.