Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, Gezi Parkı eylemleri ile Bengütürk Tv’de önemli açıklamalar yaptı
Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, Gezi Parkı eylemleri ile Bengütürk Tv’de önemli açıklamalar yaptı. Gezi Parkı eylemlerini anlamakta fayda olduğunu belirten Koncuk, Hükümetin yaptığı açıklamaların, eylemin nedenini anlamaktan uzak açıklamalar olduğunu söyledi. Meselenin Gezi Parkı olmadığını, Gezi Parkı meselesinin bardağı taşıran son damla olduğunu ifade eden Koncuk, “İktidar, ısrarla bunu görmekten uzak” dedi.
Ülkeyi yönetenler, müdür ya da yönetici olmak isteyen kamu çalışanlarının bu göreve layık olup olmadığına değil, hangi sendika üyesi olduğuna bakarak atama yaparsa, o zaman size teslim olmayan, sizin politikalarınıza inanmayan insanları ötekileştirmiş oluyorsunuz.
İktidarı 10.5 yıldır takip ettiklerini söyleyen Koncuk, iktidar ile ilgili Türkiye Kamu-Sen açısından bir değerlendirme yapmak istediğini bildirdi. İktidarın, 10.5 yıldır Türkiye Kamu-Sen’i yok etmek için her türlü oyunu ortaya koyduğunu söyleyen Genel Başkan Koncuk şöyle konuştu: “İktidar; sendikalar arasında açıkça taraf oldu, yandaş sendika oluşturdu. Kamusal hayatta, insanlar üzerinde gelecek kaygısı yaratarak, baskı kurarak oluşturulan yandaş sendikanın üye sayısı bugün 700 bini geçti. Hükümet, kamu çalışanlarına yönelik ortaya koyduğu yanlış uygulamaları eleştiren ve zaman zaman eylemler yapan Türkiye Kamu-Sen bitirilmeye çalışılan bir konfederasyon olarak görülüyor. Allaha çok şükür Türkiye Kamu-Sen olarak, 10.5 yıl önceki üye sayımızın çok çok üstündeyiz. Şu anda 450 bini bulan üyeye sahip Türkiye’nin en büyük konfederasyonlarından birisiyiz. Bu ayrı bir hadise ama ülkeyi yönetenler, müdür ya da yönetici olmak isteyen kamu çalışanlarının bu göreve layık olup olmadığına değil, hangi sendika üyesi olduğuna bakarak atama yaparsa, o zaman size teslim olmayan, sizin politikalarınıza inanmayan insanları ötekileştirmiş oluyorsunuz. Bunun da bir patlama noktası elbette vardır.”
Bugün Türkiye’de siyasi iktidarın politikalarını beğenmeyen -hangi anlayıştan, ideolojiden olursa olsun- herkesin iktidar tarafından ötekileştirildiğini kaydeden Koncuk, “Halbuki insanlarımız, vatandaş olmasından kaynaklanan saygıyı hak ediyor. Bu ülkenin insanları -hangi partiye oy verirse versin, ideolojileri ne olursa olsun- iktidarlar tarafından saygı görmeye layıktır” dedi.
Türkiye’de vatandaşların sığınacağı mekanizmaları yol ederseniz, sizin gibi düşünmeyen, sizin politikalarınıza karşı duruş sergileyen insanları kuşatma altına alırsanız, onları devletin imkanlarından yararlandırmamak adına tecrit ederseniz, birileri de tepki gösterir.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ı da eleştiren Genel Başkan İsmail Koncuk, “Dün Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın olayları yumuşatmaya yönelik bir açıklaması oldu. Ancak aynı Bülent Arınç’ın geçen yıl Bursa’da Memur-Sen İl Temsilciliğini ziyaretinde yaptığı konuşmayı hatırlıyorum. Arınç, Anayasa referandumunda hayır oyu veren konfederasyon ve sendika üyelerinin toplu sözleşme talebinin olamayacağını iddia etmişti. Arınç açıkça, ‘İktidarın talimatları doğrultusunda oy kullanmadınız, Anayasa’ya hayır oyu verdiniz, bu nedenle Anayasa’nın getirdiği haklardan yararlanma talebinizi ortaya koyamazsınız’ dedi. Oysa Anayasa’nın 10. Maddesi herkesin kanun önünde eşit olduğundan söz eder. İşte bu tür konuşmaları yaparsanız, insanları gerersiniz. Herkes başka sebeplerden dolayı ortaya çıkmak zorunda kalabilir. Türkiye’de vatandaşların sığınacağı mekanizmaları yol ederseniz, sizin gibi düşünmeyen, sizin politikalarınıza karşı duruş sergileyen insanları kuşatma altına alırsanız, onları devletin imkanlarından yararlandırmamak adına tecrit ederseniz, birileri de tepki gösterir” diye konuştu.
İktidar sorumlu davranmıyor. Muhalefet, iktidardan çok daha sorumlu davranıyor.
Dün iktidarın her dediğini alkışlayan çevrelerin, son zamanlarda iktidarın yanlış yaptığına dair açıklamalarda bulunduğunu da belirten Koncuk, Başbakan’ın ‘Yüzde 50’yi zor zaptediyorum’ şeklindeki açıklamasına tepki gösterdi. İktidarın sorumsuz beyanlardan kaçınması gerektiğini bildiren Koncuk, “İktidar sorumlu davranmıyor. Muhalefet, iktidardan çok daha sorumlu davranıyor. Muhalefet partilerinin açıklamaları sağduyulu” dedi.
Bu ülkede yaşayan herkes, iktidarın yaptıklarını alkışlamak zorunda değil, Başbakana yağ çekmek zorunda değil. Her insanın kendine göre bir iradesi var. İktidar ne yazık ki bu iradeye saygı duymuyor.
Gezi Parkı eylemlerinde polisin tutumunu da değerlendiren Koncuk, “Polisler kendilerine verilen talimatları yerine getirmekle mükellef. Ama polislerin bir kısmının olaylara çok aşırı tepki verdiklerini de üzülerek görüyorum. Karşınızdaki insanlar, her kim olursa olsun demokratik tepkileri gösteren vatandaşlardır. Polislerin olaylara müdahale şeklinin biraz daha farklı olması lazım. Bu ülkede yaşayan herkes, iktidarın yaptıklarını alkışlamak zorunda değil, Başbakana yağ çekmek zorunda değil. Her insanın bir iradesi var. İktidar ne yazık ki bu iradeye saygı duymuyor” diye konuştu.
Türkiye Cumhuriyeti’ni kuranlara vefa borçluyken, Atatürk’e hakaret etmek marifet gibi görülmeye başlandı.
Milli bayramların içinin boşaltıldığını, Atatürk’e hakaretin marifet gibi görünmeye başlandığını belirten Koncuk, sözlerini şöyle sürdürdü: Başbakan’a hareket eden bir vatandaş 1.5 yıl hapis cezasına çarptırılmış. Atatürk’e küfretmek ise marifet sayılır hale geldi. Atatürk ve silah arkadaşları, ‘ezan dinmesin, bayrak inmesin’ diye mücadele etti. Türkiye Cumhuriyeti’ni kuranlara vefa borçluyken, Atatürk’e hakaret etmek marifet gibi görülmeye başlandı. Bakınız; 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nın stadyumlarda ve alanlarda kutlanması yasak hale getirildi. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda yapılan devlet töreni kaldırıldı. Milli bayramlarda devlet törenleri yapılmıyor. Bu ülkeyi yöneten hiçbir iktidarın yapmadığını siz neden yapıyorsunuz? Sizin işiniz milli bayramların içini boşaltmak mı? Vatandaşlarımız da bundan bir anlam çıkarıyor. Kurtuluş Savaşı’ndaki mücadeleyi yok sayan anlayışa ‘iyi yapıyorsunuz’ diyemeyiz. Bayramlarda devlet törenlerinin yapılması milli saygı gereğidir, tarihte yaşanan kurtuluş mücadelesine atfettiğimiz önemi ortaya koymaktır. İşte bu nedenle olayları iyi anlamamız lazım.”
Herkes şunu bilmelidir ki; KESK ya da diğer konfederasyonlar ile memurların ekonomik ve sosyal hakları konusunda her türlü eylemi yaparız. Ama KCK davasından yargılanan bir konfederasyon olan KESK ile Türkiye ve Türk milleti ortak paydasında bir eylem içinde yer almayız.
Koncuk, KESK ile kamu çalışanlarının ekonomik ve sosyal haklar konusunda eylem birlikteliği yapabileceğini ancak Türkiye ve Türk milleti ortak paydasında eylem yapmayacağını belirtti. Koncuk şunları söyledi: “KESK’in bir ay önce ilan ettiği eylem devlet memurlarının haklarının gündeme getirilmesine yönelikti. Türkiye’de şu anda kamu çalışanlarının problemlerinin gündeme gelebileceği bir ortamın olduğunu düşünmüyorum. Gündem şu anda çok farklı. Hatta biz de 4/B ve 4/C’liler ile ilgili eylem yapacaktık. Ancak bu olaylardan sonra eylemi iptal ettik. Önümüzdeki günlerde yapacağız. Herkes şunu bilmelidir ki; KESK ya da diğer konfederasyonlar ile memurların ekonomik ve sosyal hakları konusunda her türlü eylemi yaparız. Ama KCK davasından yargılanan bir konfederasyon olan KESK ile Türkiye ve Türk milleti ortak paydasında bir eylem içinde yer almayız. Şunu da belirtmek istiyorum: Bildiğiniz gibi KESK’in genel başkanı AKP tarafından akil adam ilan edilmişti. Siz eğer akil adam ilan edildiyseniz, AKP’nin propagandasını yapıyorsunuz demektir. Dolayısıyla AKP’nin propagandasını yaparken, şimdi çıkıp AKP’nin politikalarını eleştirmek adına bir şey söyleme hakkına sahip değilsiniz. Önce akil adamlık gömleğini çıkarmanız ve ‘Bir yanlış yaptım. Bu gömleği çıkarıyorum, memurlardan ve milletimizden özür diliyorum’ demeniz gerekir. Ondan sonra AKP’nin politikalarını eleştirme hakkınız doğar. Hem ‘AKP’nin akil adamı’ gömleğinden vazgeçmeyeceksiniz hem de AKP’nin politikalarını eleştireceksiniz, eylem yapacaksınız. ”
Genel Başkanın Açıklaması İçin Tıklayınız