Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk twıtter hesabından yaptığı açıklamada, kendisine iftira atan 3
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk twıtter hesabından yaptığı açıklamada, kendisine iftira atan 3. şahıslara cevap verdi:
Genel Başkan açıklamasında şunları söyledi:
“Malum zevatın Anayasa diye bağırmasına, derdiniz demokrasi değil, demiştim.3.dereceden yavuz hırsızlardan ses geldi, muhatabım değilsin. Söylediklerimi dahi anlayacak seviyede olmayanlara bir çift sözüm var. Sahibinin sesi olma, 2 kişi konuşurken 3. ye ne düşer herkes bilir.
Bu zevat, darbe dönemlerinde hiç bir sıkıntı çekmemiş, tam tersine daha da tombullaşmış güruhtur. Bunları düdük çaldığında ortada göremezsiniz. Bunlar için demokrasi, kendileri için bir anlam ifade eder. Her türlü çirkefliği yapmayı sendikacılık zannederler. Yeter ki, kazansınlar.
Bizi, Türkiye Kamu Sen'i küçültmekle suçlayan zavallılar, 450 bin rakamının ne anlama geldiğini anlamayacak kadar zavallıdırlar. Kendilerinin büyüme dediği, esasen adamlığı küçültmekten başka bir şey değildir. Ağababaları gidince ne olacağının korkusu ile yaşıyorlar. Emin olun bunların arkasındaki güç olmasa, bu zevat kendilerini, yaltaklanmak için bir solukta Kamu Sen'in kapısında bulurlar. Göreceğiz.
Adam adam olsa, yazı yazmaya utanır, yahu herkes biliyor, Anayasada neyin değişmesini istediğinizi. Başkanlık gelsin, Türklük tanımı değişsin. Bizi darbe Anayasasını desteklemekle suçlamak için, darbelerden bizim kadar çekmiş olmanız gerekir. Sizi gidi tatlı su demokratları sizi. Derler ya, Yavuz hırsız ev sahibini bastırır, diye tam da o günleri yaşıyoruz. Bunlar hak yemeyi vitamin almak olarak görecek kadar sefildir.
Çatlasanız da, patlasanız da, Türkiye Kamu Sen adam gibi adamlarla büyüyerek yoluna devam ediyor. Hem de sizin tüm çirkefliklerinize rağmen.
Ey sahibinin sesi, sözüm sahibinedir. Biz bugün varız, yarın da var olacağız. Siz, ağalarınızın gideceği günün korkusu ile yaşayacaksınız.
Sana son sözüm, Akif bak ne demiş, "Allah'a dayan, sa'ye sarıl, hikmete râm ol...
Yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol!" Biz buyuz!”