Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk'un Toplu sözleşme masasına getirilen İLKSAN üyelik aidatlarının kaynaktan kesilmesine son verilerek elden yapılmasına ilişkin taleple ilgili sözleri kamuoyuna eksik olarak yansıtılmıştır" />
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk'un Toplu sözleşme masasına getirilen İLKSAN üyelik aidatlarının kaynaktan kesilmesine son verilerek elden yapılmasına ilişkin taleple ilgili sözleri kamuoyuna eksik olarak yansıtılmıştır
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk'un Toplu sözleşme masasına getirilen İLKSAN üyelik aidatlarının kaynaktan kesilmesine son verilerek elden yapılmasına ilişkin taleple ilgili sözleri kamuoyuna eksik olarak yansıtılmıştır. Kamuoyunu doğru bilgilendirmek adına aşağıdaki açıklamayı yapmak zaruri görülmüştür.
TÜRKİYE KAMU-SEN GENEL BAŞKANI İSMAİL KONCUK'UN İLKSAN İLE İLGİLİ KONUŞMASININ TAM METNİ
"Masada gündeme getirilen talepleri haklı ve yerinde buluyorum ve sonuna kadar destekliyorum. Eksiği var fazlası yok ama İLKSAN aidatlarının kaynaktan kesilmesinin iptali ile ilgili bir talebi var yetkili konfederasyonun. İLKSAN 1943 yılında kanunla kuruldu ve üyelik zorunlu. Bu doğru mu? Asla doğru bulmuyoruz.
Ben bu talep komisyonda nasıl kabul edilebilir maddeler arasına girmiş doğrusu şaşırıyorum. Maliye Bakanlığı ve Devlet Personel Başkanlığı'nda buna bir itiraz gelmediyse bu da son derece ilginçtir. Bu masanın görevi kurumları ödeme güçlüğü içine düşürmek mi? Eğer bu amaç varsa benim sözüm yok. Kaynaktan kesmedik aidatları diyelim. Kanun değişmediği sürece üyeler aidatlarını ödemek zorundalar. Elden tahsil ederseniz muhtemelen aksamalar olacak ve İLKSAN üyeleri icraya verdi o zaman ne olacak? Yasal olarak bunu faiziyle alır. Zararı kim görür? Elbette üyeler görür. Burada bu teklifi yapanlar, kendilerine yönelecek tepkileri düşünmemişler mi? Başlangıçta doğru bir teklif gibi görünen bu teklif hayata geçtiğinde icrai işlemlerin olacağı açıktır ve o zaman geldiğinde zarara uğrayan İLKSAN üyeleri bu teklifi getiren sendikaya ciddi tepki ve kızgınlık içinde olacaklarıdır.
Aslında bu teklifi getirenler İLKSAN'da Türk Eğitim-Sen delegeleri hakim olduğu için ne yazık ki bu düşünce içindeler. Kanunla kurulmuş bir kurum ancak kanunla kapanır. Hükümet bir teklif getirsin, desin ki, "Üyeleri zarara sokmadan, mal varlığını da uygun tasfiye yoluyla kapatalım" Bizler artık İLKSAN'ı tartışmaktan yıldık. Bu kuruluşu sürekli konuşarak yerin dibine sokuyoruz, böyle olmaz. Bazı şeyleri teklif ederken enine boyuna düşünmek lazım. Bu masanın konusu İLKSAN mı? O zaman POLSAN'ı ya da PTT'nin yardım saydığını da, OYAK'ı da konuşalım. Bir çok sandığın sorunları ve sıkıntıları var. "Yakalım, yıkalımla" olmaz bu. LÜTFEN SÖYLEMLERİMİZİ DOĞRU ANLAYIN.YARIN O ÜYELERDE BUNDAN ZARAR GÖRECEKLER.
BU KONU KAMUOYUNDA ÇARPITILMAYA MÜSAİT BİR KONU. BUNLARIN ÇARPITILACAĞINI BİLİYORUM ama doğruları söylemek adına bunları ifade ediyorum. Biz doğrucu Davud'uz. Eğer hükümetin üyelerin haklarını koruyarak hiç bir şekilde zarara uğramamasını temin etmek kaydıyla bir tasarrufu olursa biz bunu destekleriz.
Ancak, İYİ YÖNETİLEN, GÜZEL İŞLER YAPAN BİR KURULUŞ VAR ELİMİZDE ve şu an için sorumluluğumuz gereği en iyi şekilde yönetmek zorundayız. İLKSAN paralarının yüzde 80-90 civarı üyelerin cebinde ve kredi olarak duruyor. "Kaynaktan kesilmez" diye bir teklif getirilirse bu kuruluşu batırırsınız.
BU MASANIN MİSYONU KURUMLARI BATIRMAK DEĞİL, AYAĞA KALDIRMAK OLMALI. Tekrar ifade ediyorum, İLKSAN aidatını ödemeyen üyelerden icra yolu ile parasını alır ve tepki görürsünüz. BU TEKLİFİ GERİ ÇEKİN. İlla bir şey yapmak gerekiyorsa üyelerin parasını, birikimlerini batırmadan haklarını ödeyerek İLKSAN''ı tasviye etmektir.Bu da ancak hükümetin TBMM'ye getireceği bir kanun teklifi ile mümkündür. Üyeler bir zarara uğramadan bir tasviye olursa biz bunu destekleriz. Zorunlu üyeliği de doğru bulmuyoruz ama bunun sebebi 1943 yılındaki kanundur ve bu durum kanun değişikliği ile ortadan kaldırılabilir. Toplu sözleşme masasında bunlar yapılırsa bu kararların yargıdan döneceği açıktır. Kanun değişsin biz bunu destekleriz ama kapatılmadığı sürece yaşatmak üzere görevimizi yerine getiririz. İLKSAN batık bir kuruluş değil son derece güzel çalışan bir kuruluştur. 1996 yılından önce batık bir kurum olan İLKSAN'ı biz temize çıkardık. Bugün İLKSAN son derece düzgün çalışan yüz akı bir kurum haline gelmiştir. Aslında ne yaparız da İLKSAN'ı daha verimli bir kuruluş haline getirip bunu düşünmek daha doğru olandır.