Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk’un, MEB’deki fişlemelerle ilgili basın açıklamasıdır
Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk’un, MEB’deki fişlemelerle ilgili basın açıklamasıdır.
GENEL BAŞKAN KONCUK: “TÜRK EĞİTİM-SEN OLARAK MEB’DEKİ FİŞLEMELERLE İLGİLİ SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ.”
MEB’de fişleme haberi eğitim camiasına bomba gibi düştü. MEB Müsteşarı Yusuf Tekin’in talimatıyla “Bakanlık Merkez Teşkilatı Yönetici İstatistiği” adı altında fişleme yapıldığı belirtilirken; belgelerde yer alan isimlerin karşısına “Bize yakın değil, sosyal demokrat, MHP’li, F tipi, olumsuz. İHL’li kesime bakışı negatif, görev verilmemeli.” gibi notlar yazıldığı ortaya çıktı.
Milli Eğitim Bakanlığı dün fişleme iddialarını yalanlayan bir açıklama yaptı ancak bunu ‘MEB’i temize çıkarmak için yapılan’ yalan bir açıklama olduğunu düşünüyoruz. Belgelerle ortaya konulan fişlemeler MEB'in kara lekesi olarak tarihe geçecektir.
Milli Eğitim Bakanlığı, hiç olmadığı kadar büyük bir utanca bulanmıştır. Bu utancın sorumluluk makamındakiler tarafından temizlenmesi gerekmektedir. Bu nedenle fişleme talimatı verdiği belirtilen MEB Müsteşarı Yusuf Tekin ile Bakanlığı yönetme becerisinden son derece yoksun olduğu bu olayla bir kez daha görülen Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı derhal istifa etmelidir.
Bu devirde insanların fişlenmesi akıllara 28 Şubat sürecini getirmiştir. Bu fişlemelerin, 28 Şubat’ta yaşananlardan hiçbir farkı yoktur. Her fırsatta demokrasi naraları atanların, demokrasiyi alaşağı eden fişlemelerde imzasının bulunması ne kadar da trajikomiktir. En çok merak ettiğimiz konu da fişlemelerden Başbakanın haberi olup, olmadığıdır. Şayet Başbakan fişlemeleri bizler gibi bu belgeler sayesinde öğrendiyse mutlaka gerekeni yapmalıdır. Şayet Başbakan gerekeni yapmazsa, eğitim camiası nezdinde kendisi de lekelenecektir.
Bakanlık çalışanlarının cuntacı mantığıyla fişlenmesi kabul edilebilir değildir. Öte yandan darbelerle mücadele ettiğini her fırsatta söyleyen, “Darbeciler yargılansın” diye bas bas bağıranların, neden MEB’deki fişlemeler konusunda tek kelam etmediği ve gıklarını çıkarmadığı merak konusudur. Madem fişlemelere karşısınız, 28 Şubatçıların yargılanması için mücadele ediyorsunuz, o halde neden şimdi dut yemiş bülbüle döndünüz? Fişlemeler sizin devrinizde yapıldığı, fişlemelerde adı geçen, dışlanan siz değil de, başkaları olduğu için mi bu rezalete, bu aymazlığa sessiz kalıyorsunuz? Darbe savar olmakla övünenlerin, demokratlığı buraya kadarmış demek ki… Bunlar olsa olsa tatlı su demokratları olur.
Şunu da belirtmek isteriz ki; fişlemeler Milli Eğitim Bakanlığı’nda yapıldıysa, başka bakanlıklarda da benzeri fişlemelerin yapılması mümkündür. Bu nedenle yetkilileri göreve davet ediyoruz. Bu ülkenin savcıları bir an önce harekete geçmeli ve sorumlular hakkında gerekli yasal işlemleri yapmalıdır. Dün darbecileri yargılayanlar, bugün de fişçileri yargılamalıdır.
Eğitim çalışanları sahipsiz değildir. Türk Eğitim-Sen olarak bu belgelerden hareketle suç duyurusunda bulunacağımızın da herkesin bilmesini istiyoruz. Bu ülkede hiçbir suç cezasız kalmamalıdır. Fişlemeleri yapanlar da en ağır şekilde cezalandırılmalıdır.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.