Çin’in 17 yıl önce Doğu Türkistan’ın Gulca şehrinde yaptığı katliam protesto edildi
Çin’in 17 yıl önce Doğu Türkistan’ın Gulca şehrinde yaptığı katliam protesto edildi.
Ankara Kuğulu parkta toplanan kalabalık Çin Büyükelçiliğine doğru yürürken, Ankaralı birçok vatandaşta protestoya alkışlarla destek verdi.
Yürüyüşün ardından Çin Büyükelçiliğine ulaşan kalabalık burada çeşitli sloganlar atarak Çin’in Doğu Türkistan’da yıllardır uyguladığı şiddeti protesto etti.
TÜMTÜRK: GULCA’DA BİNLERCE DOĞU TÜRKİSTAN’LI HAYATINI KAYBETTİ
Büyükelçilik önünde bir basın açıklaması yapan Doğu Türkistan Kültür ve Dayanışma Derneği Genel Başkanı ve Dünya Uygur Kurultayı Başkan Yardımcısı Seyit TÜMTÜRK, 17 yıl önce yaka paça evlerinden alınan ve şehit edilen Doğu Türkistan’lı kadınların unutulmadığını söyledi. Tümtürk, “Bu gün burada 17 yıl önce Doğu Türkistan’ın Gulca şehrinde Kadir Gecesini Kuran-ı Kerim okurken ve ibadetle geçirirken Çin güvenlik güçlerince yaka paça tutuklanan ve şehit edilen Doğu Türkistanlı kadınlarımızın unutulmadığını ve unutulmayacağını göstermek için toplandık.
5 Şubat 1997 gecesi ve sonrasında ki günlerde Gulca sokakları hak arayan ve Çin zulmüne direnen Uygur Türkleri ile dolup taşmıştır. Çin devleti ise yine acımazsızca sadece hak arayan savunmasız Uygur Türklerine ağır silahlarla ve on binlerce askerle müdahale etmekte bir sakınca görmemiş bunun neticesinde Şubat 1997 senesinde binlerce Doğu Türkistanlı hayatını kaybetmiştir.
Çin devleti bu acımasız operasyonunu aylarca devam ettirerek yine yüz binlerce Doğu Türkistanlıyı tutuklamış, hatta sözde halk mahkemelerinde yüzlerce insanımızı idam etmiştir. Dünya ve Türk kamuoyunun ancak günler sonra haberi olduğu olaylar sadece birkaç eylem ve kınama ile geçiştirilmek durumunda kalmıştır. Çetin kış şartları ve Çin devletinin acımasız yüzü ile karşı karşıya kalan Uygurlar 17 yıl önce bu gün yaşamın sıcaklığı ve ölümün soğukluğunu belleklerinde, ruhlarında ve bedenlerinin her bir zerresinde yaşamış ve yaşama devam etmektedir.
5 Temmuz 2009’da hepimizin şahit olduğu şiddet ve zulüm neyse 17 yıl önce 5 Şubat 1997’de yaşananlar da aynıdır. 1949 yılında ki Çin işgali ile başlayan zulüm dolu yıllar, günler geçtikçe ağırlığını ve dayanılmazlığını Doğu Türkistanlıların sinesine aksettirmiştir.
Gulca, Baren, Hoten ve Urumçi’de Uygur halkının şahlanışı, Çin zulmüne karşı onurlu duruşu ve özgürlüğe doğru attığı adım ne ilk ne de son olacaktır. Gulca nasıl ki bir şanlı direnişin adıysa, Gulca bir o kadar acının, gözyaşının ve insan canının hiçe sayıldığı kanlı bir katliamdır. Çin devleti süper güç olma hevesi ile çıktığı yolda mazlum Doğu Türkistanlıların feryadı ve kanlarını elinden silemez ve biz bunun silinip gitmesine izin vermeyeceğiz.
TÜMTÜRK: HAKSIZLIKLA, ZULÜMLE VE ACILARLA HAYATLARINI KAYBEDEN SOYDAŞLARIMIZI BİR KEZ DAHA RAHMET İLE ANIYORUZ
Doğu Türkistan Kültür ve Dayanışma Derneği Genel Başkanı Seyit Tümtürk, “Sinelerimizde yanıp tutuşan hürriyet ateşiyle, bağımsız Doğu Türkistan hedefine artık daha kararlı ve bir o kadar azimle yürüyeceğiz” dedi. Tümtürk, “Bu gün burada sadece Gulca konuşulmayacak, Gulca sadece bir mihenk taşı, bir başlangıç noktası bu gün burada 2013 yılının Nisan ayında Kaşgar’ın Maralbaşı ilçesinde başlayan ve tüm yıl boyunca, Turfan’da, Hoten’de, Yarkent’te ve Aksu’da yaşanan olaylarda hayatlarını kaybeden 200’e yakın Uygur Türk’ünü de konuşacağız.
Zalim Çin devletinin terörist olarak göstermeye çalıştığı soydaşlarımızı unutmadık, unutturmayacağız. Zalim Çin devleti elinden geldiğince yaptıklarını örtbas etme gayretinde olsun biz niye de ömrümüzü adadığımız davamızdan ve Çin’in ikiyüzlülüğünü gün yüzüne çıkartmaktan vazgeçmeyeceğiz. Sinelerimizde yanıp tutuşan hürriyet ateşiyle, bağımsız Doğu Türkistan hedefine artık daha kararlı ve bir o kadar azimle yürüyeceğiz. 2013 yılında haksızlıkla, zulümle ve acılarla hayatlarını kaybeden soydaşlarımızı bir kez daha rahmet ile anıyoruz.
Bu gün Gulca için toplanan bu kutlu insanlar topluluğu geçtiğimiz günlerde Pekin’de evinde tutuklanan ve şuan da haber alamadığımız Pekin Milletler Üniversitesi öğretim üyesi İlham Tohti ve annesi içinde toplanmıştır. Pekin’in Uygurlar’a uyguladığı şiddeti sürekli olarak dile getiren bu aydın insanımız uzun yıllardır Pekin’de görev yapmasına rağmen Çin’in baskıcı ve sindirici politikasını hep hissetmiştir. Sürekli olarak polis takibinde olan, hatta sağlık hizmetlerinden yararlanması bile zaman, zaman engellenen İlham Tohti 15 Ocak’ta Pekin’de ki evinde annesi ile gözaltına alınmış ve o tarihten beri kendisinden haber alınamamaktadır.
Bu gün burada İlham Tohti ile birlikte Gayret Niyaz, Dilşat Ferhat, Gülmire Emin, Mehbube Abliz, Nur Muhammed Yasin, Ablikim Abdurahim ve daha nice siyasi tutuklu Uygur içinde bir aradayız. Urumçi olayları ve sonrasında tutuklanan binlerce Uygur’dan bu gün haber hala haber alınamamaktadır. Başta Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığına, Türk hükümetine, dünya devletlerine, insan hakları kuruluşlarına ve özellikle de Türk ve İslam alemine bu haksızlık karşında mazlum Uygurların yanında olmaya ve yükselen bu feryada kulak vermeye çağırıyoruz.
Bu gün burada bizleri yalnız bırakmayan 17 yıl önce yaşadığımız acıyı paylaşanlara ve siz değerli basın mensuplarına teşekkürü bir borç biliriz. Gulca’da, Baren’de, Hoten’de, Urumçi’de aziz vatan Doğu Türkistan’nın dört bir yanında hayatlarını kaybeden aziz şehitlerimizi bir kez daha rahmet ve minnet ile yad ediyoruz. Şunu açık yüreklilikle ifade ediyoruz ki davamız bağımsız Doğu Türkistan’a erişinceye kadar, son nefer ve son nefes kalana dek devam edecektir” dedi.
KONCUK: HÜKÜMET DOĞU TÜRKİSTAN’DA YAŞANAN ZULME SEYİRCİ KALMAMALIDIR
Eylemde bir konuşma yapan Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk ise, Türkiye Kamu-Sen’in her zaman Doğu Türkistan ve dünyadaki Türk soydaşlarımızın yanında olduğunu söyledi. vurgu yaptı. Koncuk, “Doğu Türkistan acısı bugünde hala yüreğimizde devam ediyor. Bundan 17 yıl önce Gulca’da katledilen bütün soydaşlarımızı rahmetle anıyorum. Dünyanın gündeminde yok ama Türkiye ve Türk dünyasının gündeminde Doğu Türkistan olmalıdır. Bu zulüm neden Türk dünyasının gündeminde yok sorgulamasını hepimizin yapması gerekmektedir. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti de Doğu Türkistan’da yaşanan drama seyirci kalmamalıdır. Ekonomik işbirliği gibi kaygılarla soydaşlarımızı unutmak kabul edilemez.
Bugün gelişen dünyada maalesef Türk milleti hala ezilen ve hor görülen bir konumda. O’nun için tüm insanlık Doğu Türkistan’da ve Türk dünyasında yaşanan bu zulme, katliamlara, insanlık dışı uygulamalara seyirci kalmamalıdır. Biz Türkiye Kamu-Sen olarak ve Türk milleti olarak her zaman Doğu Türkistan’lı kardeşlerimizin yanında olacağımızı bir kez daha ifade ediyor, başta Gulca katliamında olmak üzere dünyanın her yerinde haince katledilen tüm Türk soydaşlarımıza yüce Allah’tan rahmet diliyorum” diyerek sözlerini noktaladı.
Basın açıklamasının ardından Çin Büyükelçiliği önüne siyah çelenk bırakıldı.