Türkiye Kamu-Sen Araştırma Geliştirme Merkezi’nin yapmış olduğu 2014 Ocak ayına ait asgari geçim endeksi sonuçları açıklandı
Türkiye Kamu-Sen Araştırma Geliştirme Merkezi’nin yapmış olduğu 2014 Ocak ayına ait asgari geçim endeksi sonuçları açıklandı.
Türkiye İstatistik Kurumu’ndan alınan Ocak 2014 fiyatlarına göre yapılan araştırmada çalışan tek kişinin yoksulluk sınırı 1.892,55 TL olarak hesaplandı. Yoksulluk sınırındaki artış, %2,13 oldu.
Dört kişilik bir ailenin kimseden yardım almadan insan onuruna yaraşır bir yaşam sürmesi için gerekli olan tutar olarak ifade edilen refah sınırı ise 3.814,71 Lira’ya yükseldi. Ocak ayında refah sınırındaki artış ise %3,04’ü buldu. Böylece memurun ailesi için yapmak zorunda olduğu harcamaların tutarı son bir ayda 112,38 TL arttı.
Araştırmada açlık sınırının Aralık ayına göre % 2,24 oranında arttığı ve 1.426,65 Lira olarak hesaplandığı açıklandı.
Türkiye’de 4 kişilik bir ailenin ortalama gıda ve barınma harcamaları toplamı ise 2014 yılı Ocak ayında 1.497,66 Lira olarak tahmin edildi.
Yapılan araştırmada, 4 kişilik bir ailenin sağlık kuruluşlarının belirlediği gibi sağlıklı bir biçimde beslenebilmesi için gerekli harcamanın Ocak 2014 verilerine göre günlük 30,402 TL olduğu belirlendi. Ailenin yalnızca aylık gıda harcaması toplamı ise 912,06 TL oldu.
Buna göre ortalama ücretle geçinen bir memurun gıda ve kira harcamaları, maaşının %69,36’sını oluşturdu.
Vatandaşlarımızın en düşük standartlarda yaşabilmesi için zorunlu mal ve hizmet kalemlerini içeren asgari geçim tutarının enflasyondan daha fazla artış göstermesi nedeniyle memurun alım gücü günden güne azalıyor. Türkiye Kamu-Sen Ar-Ge Merkezi, her ay düzenli olarak vatandaşlarımızın olmazsa olmaz sayılan gıda, temizlik, ulaşım, kira, sağlık gibi harcama kalemlerindeki fiyat değişimleri ile genel fiyatlar düzeyi arasındaki farkı ortaya koyan bir araştırmaya da imza atıyor. Buna göre, 2002 yılından beri zorunlu tüketim harcamaları, enflasyondan 36,56 puan daha fazla artış gösterdi. Bir başka deyişle vatandaşlarımızın zorunlu tüketim harcamaları, enflasyondan %13,5 daha hızlı arttı, böylece alım gücümüz de düştü. Enflasyonun 2014 yılında beklentilerin üzerinde bir artış sergileyerek Ocak ayında %1,98 artış göstermesine karşın, zorunlu tüketim kalemlerindeki bir aylık artışın %3,04 olması bu durumun en açık göstergesi olarak karşımıza çıkıyor.
Konu ile ilgili basın açıklamasında, bu konuya dikkat çeken Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, “Vatandaşı hayali enflasyonla aldatanlar, gerçek enflasyon karşısında eriyip giden maaşlara göz yumuyorlar.” dedi.
Koncuk, 2014 yılının tamamı için enflasyon hedefinin %5,3 olarak belirlendiğini ancak daha yılın ilk ayında Merkez Bankası’nın enflasyon tahminini yükselterek %6,6’ya çektiğini hatırlattı. Ocak ayı enflasyonunun da revize edilmesinin ardından %1,98 olarak açıklandığını ifade eden İsmail Koncuk, “Yılın daha ilk ayında enflasyon tahmininin tutmayacağı anlaşılmıştır. Memurlara yapılan 123 TL artış, ortalama olarak %5-6 zam anlamı taşımakta, yani memurlara hayali enflasyon çerçevesinde zam yapıldığı görülmektedir. Yetkililerin enflasyon hesaplarının tutmayacağı aşikârdır. Toplu sözleşme masasında yetkililerle birlikte hayal satıp, ranta tahvil eden sözde yetkili konfederasyon, şimdilerde ortalarda görünmemektedir. Memurun aylık harcaması yalnızca Ocak ayı içinde 112,38 TL yükselmiştir. Daha birinci ayın sonunda 2014 yılının tamamı için verilen 123 TL’den memurun cebine 10 lira 62 kuruş kalmıştır. Memurları sefalete sürükleyenlerin ‘pardon’ diyerek işin içinden sıyrılma şansları yoktur. Kamu maliyesinde yapılan her türlü yanlış hesabı, özür dileyerek atlatmak mümkün değildir. Bu hataların ekonomik ve sosyal sonuçlarını gidermek zorunludur. Devletin bütün hesapları revize edilmişken, 2013 yılındaki toplu sözleşmenin ekonomik bir geçerliliği de kalmamıştır. Bu nedenle memur maaş zamlarının da yeni ekonomik gerçeklere göre revize edilmesi zorunlu hale gelmiştir. Aksi bir durum, kamu görevlilerinin ve emeklilerinin 2015 yılı sonuna kadar yaşayacağı sefaletin tasdik edilmesi olacaktır. Memur, emekli ve aileleriyle birlikte 20 milyon vatandaşımızı hayati derecede ilgilendiren toplu sözleşme masasından 2 gün içinde imza atıp kaçanlar ve vatandaşlara yalanlarını pazarlayanlar, mutlaka bu yaptıklarının bedelini ödemek zorundadır. Aylardır televizyon ekranlarında 123 liranın kerametinden dem vuranlar, gerçekler gün yüzüne çıkınca hangi deliğe sinmişlerdir? Benzine, elektriğe, suya, doğalgaza, ekmeğe yapılan her zam, memurlarımızı 123 TL’ye mahkûm edenlerin omuzlarına vebal olarak eklenmektedir.” dedi.