Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, Halk Tv’ye katılarak Başbakan Erdoğan’ın öğretmenlere yönelik sözlerini değerlendirdi
Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, Halk Tv’ye katılarak Başbakan Erdoğan’ın öğretmenlere yönelik sözlerini değerlendirdi. Genel Başkan Koncuk, Başbakan’ın öğretmenler ile diğer memurları karşı karşıya getirdiğini söyleyerek, şunları kaydetti: “Sayın Başbakan öğretmenler ile diğer memurların çalışma saatlerini mukayese ediyor. Diğer memurları yanına çekmeye çalışıyor. Oysa biz beraberce mücadele ediyoruz, yoksulluk ekonomisinin acısını hep birlikte yaşıyoruz. Öğretmenin de pastadan payı azalıyor, diğer memurların da. Öte yandan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ‘memurlara zam yapacak olursak insanların vergi yükünü artırmamız lazım’ diyor. Babacan da vatandaş ile memurları karşı karşıya getiriyor. Zaten ülkemiz vergi cehennemi haline geldi. Şöyle bir teklif getiriyorum: Asgari ücret 1000 TL’ye çıkarılsın, işsizlere yeni istihdam alanları açılsın, taşeron işçilik kaldırılsın, daha fazla memur alımı yapılsın, biz 5 kuruş zam istemeyeceğiz. Sanki memura verilmeyen zam vatandaşa yansırmış gibi izlenim yaratılıyor. Sayın Başbakan iktidara gelmeden önce seçim meydanlarında ‘ öğretmen atayamamak ne demek? İktidara geldiğimizde 72 bin öğretmen atayacağız’ demişti. Bugün ataması yapılmayan öğretmenlerin sayısı 350 bin’e çıktı.”
Başbakanın öğretmenlere yönelik açıklamasını anlamakta zorlandığını belirten Koncuk, Başbakan’ın öğretmenlerden özür dilemesini istedi. Genel Başkan, “Başbakanın bu sözlerini anlamakta zorlanıyorum. Acaba Başbakanı birileri aldattı mı? Öğretmenin ek ders ücreti 7.5 TL. Ek ders ücretini her öğretmen alamıyor. Bazı öğretmenlerin hiç ek dersi yokken, bazı öğretmenler 3 saat, 5 saat ya da 15 saate kadar ek derse girebiliyor. Ama bütün öğretmenler ek ders ücreti alıyor gibi gösteriliyor. Gerçi tüm öğretmenler ek ders ücreti alsa ne olacak? Ek ders ücreti sadece 7.5 TL. Öğretmen derse girmesinin dışında, bir sonraki günün dersine hazırlanıyor. Ders programını yapıyor, geceleri 01:00’a kadar çalışan, hazırlık yapan öğretmenlerimiz var. Öğretmen sadece 15 saat derse girmiyor ki… Ben bu konuda Milli Eğitim Bakanı’nı suçlu bulurum. Ben bakanın yerinde olsaydım, Başbakan’ın bu sözünden sonra istifa ederdim. Bakanın tek bir sözü olmamıştır. Buradan Bakana sesleniyorum: Milli Eğitim Bakanlığı koltuğuna yapışma. Bu nasıl bir iş diye sor. Kaldı ki Başbakan öğretmenlerin maaş karşılığı ne kadar derse girdiğini de bilmiyor. Sınıf öğretmenleri haftada 18 saat, teknik öğretmenler haftada 20 saat, branş öğretmenleri haftada 15 saat maaş karşılığı derse girer. Teknik öğretmenler ek dersleriyle beraber 47 saate kadar çalışıyor, branş öğretmenleri ve sınıf öğretmenleri haftada 30 saate kadar çalışıyor. İkili okullarda yöneticilik görevinde bulunan müdür ve müdür yardımcıları sabah 07:30’da okulda oluyor, akşam 18:30’da kadar çalışıyor. Dolayısıyla Başbakanın öğretmenlere yönelik sözlerini derinlemesine araştırmadan pat diye ortaya atması kabul edilebilir değildir. Diğer memurlar ile öğretmenlerin karşı karşıya getirilmesi esef vericidir. Başbakan öğretmenlerden özür dilemelidir. Öğretmenleri sadece 15 saat çalışan, havadan para kazanan bir meslek grubu olarak lanse etmek Başbakan’a hiç yakışmamıştır. Büyük Önder Atatürk, vekil maaşları için ‘öğretmen maaşlarını geçmesin’ demişti. Hz. Ali “Bana bir harf öğretenin 40 yıl kölesi olurum” demişti. Biz böyle bir kültürden gelirken, Başbakan’ın bu sözü söylemesi doğru olmamıştır. Bu büyük bir gaftır. Şu anda 700 bin öğretmenin gergin olduğunu biliyorum. Sendikamıza yüzlerce telefon geliyor. Öğretmenler müthiş bir infial içerisindedir. Biz ülkede huzursuzluk yaşansın istemiyoruz. Aynı sorumluluğu Başbakan ve diğer bakanlardan da bekliyoruz.”
Genel Başkan Koncuk, Denizli Milli Eğitim Müdürü’nün Denizli’de eyleme katılan öğretmenler hakkında soruşturma açacağını açıklaması hakkında da şunları söyledi: “Ömer Dinçer Milli Eğitim Bakanı sıfatıyla öğretmenlere ceza vermeyeceklerini söylüyor, bir Mili Eğitim Müdürü ‘öğretmenlere soruşturma açacağım’ diyor. Kraldan fazla kralcı bu adamlar. Sen kimsin? Neye ceza vereceksin? Sen kimin Milli Eğitim Müdürüsün? Ne yapmaya çalışıyorsun? Denizli’deki öğretmenlere ceza verirsen, bu ülkeyi yönetenler sana madalya mı takacak? Sen öğretmenlerle başaracaksın. Bu Milli Eğitim Müdürü aklını başına alsın. İnsanları ürküterek, korkutarak hiçbir yere varamazsın. Hiçbir şey yapamazsın.”
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in, bakan olmadan önce maaşının yıllık 770 bin dolar olduğu ile ilgili sözlerini de değerlendiren Koncuk, “Maliye Bakanı’na biz Türkiye’ye gel, Maliye Bakanı ol diye kırmızı halı sermedik. Maliye Bakanı gitsin, 770 bin dolar almaya devam etsin. Böyle palavra mı olur. Bizim sana ihtiyacımız yok. Bu milletin de ihtiyacı olduğunu düşünmüyorum. Geldiğinden beri ne verdin? Bu milleti anlayabildin mi? Senin değerlendirmende insan yok, sadece rakamlar var. Oysa siyasetçinin değerlendirmesinin içinde insan olur. Senin rakamların içinde insan yok. Maliye Bakanı’nın hala Türkiye’de kültürümüzle, insanlarımızla barışık olduğunu düşünmüyorum. Maliye Bakanı insanlarımızın dilini anlamıyor. Kendisi 770 bin dolar almaya devam etsin. Uğurlar olsun. Biz çağırmadık onu. Kim çağırdıysa o hesabı gitsin onunla görsün. ” diye konuştu.