Türk Büro-Sen’in kuruluşunun 21
Türk Büro-Sen’in kuruluşunun 21. yılı dolayısıyla düzenlediği Şube Başkanları ve İl Temsilciler istişare toplantısı Ankara’da gerçekleştirildi.
YOKUŞ: EMEK, ALIN TERİ VE SADAKAT OLMASA BUGÜNLERE GELEMEZDİK
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından kürsüye çıkan Türk Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş, kuruluşlarının 21. yılını kutlarken, sendikal yaşam ve gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Yokuş, “Sendikamızın kuruluşu tüm milletimize, devletimize, teşkilatımıza hayırlı ve uğurlu olsun. Bir avuç kamu çalışanının yaktığı meşale bugün çoban ateşine dönüştü ve yurdun dört bir tarafında en ilkeli, en sağlam kuruluşu ortaya çıkardı. Emek, alın teri ve sadakat olmasa inanın bugünlere gelemezdik. Yaşadığımız tüm baskı ve sıkıntılara rağmen, bu yol hedefi ve sevdası olanların başaracağı bir yoldur. Kurulduğumuz gündem beridir aynı heyecan, iman ve değerleri taşımaya devam ediyoruz. Türkiye Kamu-Sen tertemiz ve berraklığını tüm kirlenmişliklere meydan okurcasına yitirmemiştir. Sizlerinde bildiği gibi ülkemiz zor günlerden geçiyor. Bu coğrafya’da yaşayan insanların işleri her zaman zordu bundan sonrada zor olacak. Fakat tüm bu yaşanan gelişmeler karşısında uyanık olmalı, birlik ve dirlik içinde olmalıyız.” dedi.
YOKUŞ: İNSANLAR KUTUPLAŞTIRILIYOR
Son günlerde yaşanan olaylara da değinen Yokuş, Türkiye’de insanların siyasi iktidar tarafından kutuplaştırıldığını söyledi. Yokuş, “Türkiye Siyasi yönetim noktasında ciddi sorunlar yaşamaktadır. 30 yıl mücadele ettiğimiz terör örgütüyle masaya oturan bir yönetim anlayışı ile karşı karşıyayız. Katiller ödüllendiriliyor, bölünme tartışılır bir hale getiriliyor. Son 20 gündür devam eden gezi olayları nedeniyle ülkemizi insanları kutuplaştırılıyor. Yaşanan bu olaylar neden diye sorması gerekenler her şeyden önce bu ülkeyi yönetenlerdir. Ancak onlar bu soruyu sormak yerine ötekileştirmeye devam ediyorlar. Böyle bir anlayış olur mu? Benden olan ve benden olmayan diye bu ülke yönetilir mi? İşte bu noktada Türkiye Kamu-Sen’in önceliği bu ülkenin birliği ve dirliğidir” dedi.
YOKUŞ: ÖNÜMÜZDEKİ 2 YILLIK SÜREÇ ÇOK ÖNEMLİ
“Türkiye Kamu-Sen’li olmak farklıdır. Bu son derece şerefli bir unvandır” diyen Fahrettin Yokuş, Hükümetin memurların elinden iş güvencesini almak için fırsat kolladığını söyledi. Yokuş, “Biz yıllardır kamuda mücadele ediyoruz. Peki bu mücadelede kime ne yapıyoruz ki bize bu kadar baskı yapılıyor. Kamu çalışanlarına adından Adalet olan siyasi iktidarın bakışı neden böyledir? Hükümet üzerinde konuşulan ve adım atılması planlanan 161 madde için üzerinden bir yıl geçmesine rağmen hala bir adım atmıyor. Kendilerine göre 657 sayılı Devlet Memurları Kanununu dizayn etmek istiyor, iş güvencesini elimizden almak istiyor. Ancak şu anda biraz durmuş vaziyetteler. Neden? Çünkü önümüzdeki 2 yıllık süreçte yapılacak seçimleri bekliyorlar. Son dönemde yaşanan olaylar siyasi iktidarın yıpranma dönemine girdiğini bizlere gösteriyor. O nedenle biraz geri durma ihtiyacı hissettiler. Çalışma Bakanı 4/B ve 4/C liler için konuştu mülakatlar verdi. Anlaşılan o ki, bir adım atılmayacak. İktidara yine tribünlere oynadı ve sözlerini yerine getirmedi. Yeni Anayasa hazırlıkları içerisinde memur lehine bir şey olmadığı gibi, güvencemizi de elimizden alma gayreti içine girdiler. Kamu çalışanları atılan bu adımlar karşısında uyanık ve dikkatli olmalıdır.” dedi.
Türk Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş, İstanbul 1 No’lu Şube Yönetim Kurulu Üyesi Şevket bey’in hakkın rahmetine kavuştuğunu belirterek kendisine Allah’tan rahmet yakınlarına ve tüm camiaya ise sabırlar diledi. Yokuş, İstişare toplantısının hayırlı ve uğurlu olmasını temenni ederek sözlerini noktaladı.
KONCUK: ÇOK ZOR GÜNLERDEN BUGÜNLERE GELDİK
Yokuş’un ardından kürsüye gelen Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Sayın İsmail Koncuk’ta Türk Büro-Sen’in kuruluşunun 21. yılının ve Şube Başkanları, İl Temsilciler istişare toplantısının hayırlı ve uğurlu olmasını dileyerek sözlerine başladı. Koncuk, “Toplantınız camiamıza ve milletimize hayırlı ve uğurlu olsun. Biz bugüne kadar hiçbir zaman şer içinde olmadık o nedenle inşallah bu toplantımızda hayırlı ve uğurlu olacaktır. Yarın da berat kandili böyle hayırlı bir günde toplantının yapılması da ayrıca önemlidir. İstanbul’da vefat eden değerli arkadaşımız Şevket bey’e Allah’tan rahmet diliyorum, camiamıza başsağlığı diliyorum. Bugün 21 yaşındayız Allaha şükürler olsun. Tabii bu söylerken kolayca söylüyoruz arkadaşlar ama 21 sene öncesine baktığımızda ben o zaman kurucular kurulu üyesiydim. Sonra yönetim kurulu üyesi olduk, başkan yardımcısı olduk ve başkan olduk. 21 sene büyük emek verildi, mücadele edildi. Parasız, pulsuz, evrak yazacak kağıdımızı alacak paramızın olmadığı günler yaşadık. Şimdi bugün buralara gelmemiz son derece önemlidir. İnşallah yakın zamanda kendi hizmet binamıza geçeceğiz ve burada hizmetlerimize devam edeceğiz. Bunlar çok ciddi gelişmelerdir. 450 bin üyeye ulaştığımız bugünlerde bu başarımızı anlamakta zorlananlar var. Diyorlar ki, her türlü baskı ve gayri ahlaki yöntemlere rağmen bunlar hala nasıl büyüyor ve 450 bin üyeye ulaşıyorlar. Değerli arkadaşlarım, Türkiye Kamu-Sen’in varlığı ve bu varlığın her şeye rağmen büyümesi inanın bir tez konusudur. Hocalar bunu araştırmalıdır. Bizim edindiğimiz bu başarının altında elbette ilkeli, kararlı ve mücadeleci bir ruha sahip olmamız gerçeği vardır. Bizi başkalarıyla yan yana getirme gayretleri de sonuçsuzdur. Çünkü biz Türkiye Kamu-Sen’iz, nevi şahsına münhasırız. Bizim milli bir tavrımız var, bir yolumuz var, ülkemizin hayrı ve menfaatine ne varsa o halle halleniriz, o tavırla tavırlanırız.” dedi.
KONCUK: ÖTEKİLEŞTİRMEKLE BİR YERE VARILAMAZ
Demokrasinin millet iradesine saygı olduğuna vurgu yapan Genel Başkan İsmail Koncuk, toplumu yüzde 50 diye ayırmanın marazlı bir mantık olduğunun altını çizdi. Koncuk, “Değerli arkadaşlarım, bunlar kıyıda köşede saklanırken, biz 28 Şubat’ta mücadele içindeydik. Bizler darbelerle çok uğraştık. Bunlar darbelerle yetişen büyüyen tosuncuklardır. Hiç kimse bizi anti demokratik yöntemlerle özdeşleştirmeye kalkmasın. Demokratik hayat millet iradesidir. Biz her zaman millet iradesine saygı duyarız, fikirleri paylaşırız. Ayrıcalıkla, ötekileştirmekle bir yere varılmaz. Toplumu Yüzde 50 diye ayırmak ne demektir? Bu mantık marazlı ve hastalıklı bir mantıktır. Bu bakış açısı derhal bitmelidir, yoksa bu ülkede huzur kalmaz. Bu millet siyasi iktidarlara huzuru ve refahı sağlaması için oy vermektedir. Dün Kayseri’de Başbakan’ı izlerken hayrete düştüm. Alenen insanları geriyor, toplumu kutuplaştırıyor. Böyle olmaz. Herkesin ortak paydası bu ülkedir. Her türlü iradeye saygı duymak ve göstermek zorundayız. Anayasa referandumuna hayır dedik diye Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, toplu sözleşme bunların hakkı değildir dedi. Böyle şey olur mu? Evet diyen de hayır diyende bu ülkenin vatandaşıdır. Bu hür irade meselesidir ve her görüş değerlidir. Değerli arkadaşlarım, bu ülkede basın istediği gibi haber yapamıyor, Televizyonlar programlarını iptal ediyor, gazeteciler köşe yazarları ile yollarını ayırıyor. İleri demokrasi bu mu? Basın kaygı ve endişe içindeyse kim bu ülkeyi bu hale getirdi. Demokratik bir ülkenin yolu bu değildir. Artık herkes şapkayı önüne alıp düşünmelidir bu ülkede.” dedi.
KONCUK: SAYIN BAŞBAKAN İNSANLARI BÖLMEYİN, KAMPLARA AYIRMAYIN
Gezi parkı olaylarını da yorumlayan Genel Başkanımız İsmail Koncuk, siyasi iktidarın 11 yıldır eleştirmeyen, konuşmayan, yorum yapmayan insanların neden sokağa çıktığını anlaması gerektiğini belirtti. Koncuk, “ Gezi parkı olayları 20 küsür gündür devam etmekte. Bu olaylarda yapılan her şeye doğru demedik. Elbette o gruplar içerisinde marjinaller de var onları zaten saymıyorum ama orada vatandaşlarda var. 11 yıldır evinde oturan , yorum yapmayan, konuşmayan, eleştirmeyen insanlar var. Neden bu kadar yıl bekledikten sonra şiddetli bir tepki verme gereği duydu bu insanlar? İktidar bu insanlar neden ayağa kalktı diye düşünmelidir. Önce mesajı aldık diyorlar, şimdi başka konuşuyorlar. Sizlere soruyorum değerli arkadaşlarım, 11 yıldır kamu çalışanları zulüm ve baskı görüyorsa bunu onlara kim yaşatıyor? Bizler bu ülkeyi karşılıksız sevdik ama birileri çıkıyor diyorlar ki kamu çalışanlarına, önce sendikanı değiştir. Senin bu ülkede ne kadar hakkın varsa benimde var. Yüzde 90’la da iktidara gelsen dahi insanları ötekileştirme hakkın yoktur. Sayın Başbakan’a soruyorum, mesajı aldıysan ne anladığını madde madde bizimle de paylaş ve ne anladığını ifade et. Hala neden insanları bölüyor ve kamplara ayırıyorsun? Bu mesajı almak değildir. Mitinglerde 100 bin toplamışsınız 1 milyon toplamışsınız, ne yapalım şimdi? Bizim insanımız gerginlik istemez, bölmeyi sevmez, basiretsiz yöneticileri sevmez ve eninde sonunda değerlendirir. Bu millet bu yaşananları ve yapılanları çok iyi görmektedir. Az öncede ifade ettiğim gibi kimse Türkiye Kamu-Sen’i başkalarıyla özdeşleştirmeye çalışmasın. Biz biziz, biz bize benzeriz ancak herkese de saygı duyarız. Allah’ın yarattığı insanı sevmemek diye bir şey olur mu?” dedi.
KONCUK: BİZDEN KORKMALARI ÇOK NORMAL
Yandaş sendikanın Akil Genel Başkanı’nın her fırsatta Türkiye Kamu-Sen’e saldırmayı kendine görev edindiğini söyleyen İsmail Koncuk, bu saldırının altında yatan nedenin Türkiye Kamu-Sen’den duydukları korku olduğunu belirtti. Koncuk, “Değerli arkadaşlar, ülkemiz gerçekten kötüye gidiyor. Bölücülerin TBMM’deki siyasi uzantıları neredeyse self determinasyonu çağrıştıran açıklamalar yapıyor. Ülkemiz bölünme noktasına sürüklenirken, Akil sendika başkanı kendi hatalarını görmeden Türkiye Kamu-Sen’e saldırıyor. Malum sendikanın Genel Başkanı dün akşam bir Tv kanalındaydı. Hala derdi Türkiye Kamu-Sen olan bu kişi yine bizlere saldırdı. Ben programa telefonla bağlanmak istedim ama format gereği olamayacağı ifade edildi. Üye sayısı 700 binleri aşan bu sendikanın Genel Başkanının ve diğerlerinin bizden korkmaları çok normal. Çünkü biliyorlar ki, o üyeler kendilerine inanmıyorlar. En ufak bir tökezlemede o insanların oradan kaçacaklarını çok iyi biliyorlar. Ensesinde Türkiye Kamu-Sen’in olduğunu çok iyi biliyor ve ondan dolayı korkuyorlar. Yandaş sendikacının derdi hala bizimledir ama çabaları nafiledir. Ağrı’da bir çobanla yaptığı konuşmayı kameralar önünde anlatıyor bu ülkenin insanlarını küçümsüyor, andımıza dil uzatıyor, ruhsuz, kör ve dinsiz bir Anayasa diyor, Ne Mutlu Türküm Diyene lafından rahatsızlık duyuyorlar. Aslında bu Akil ne konuştuğunu da bilmiyor. Tabii aslında bu 700 bin üyeleri arasında ülkesini seven birçok arkadaşımız da var. Ne Mutlu Türküm Diyene demek, 40 bin insanın katili ile oturup müzakere eden insanların etrafında olmak… Siz neredesiniz, Kimin değirmene su taşıyorsunuz? O arkadaşlar kendine gelmeli. Değerli arkadaşlarım Mide her şey demek değil, çocuklarımızın geleceği için dikkat etmeliyiz. Menfaatse, İş güvencemiz tehdit altında buna sahip çıkalım. 4/B ve 4/C’li Sözleşmelilere hala kadro verilmiyor, pastadan aldığımız payımızı artıralım bu konularda birlikte hareket edelim. Rezil ve başarısız bir toplu sözleşme dönemi geride kaldı ama buna rağmen bu yandaş sendikanın sayısı 700 bini aştı. Bu olmaz, o nedenle bizler gayretli olmalı, yılmadan çalışmalı, konuşmalı, anlatmalıyız. Emin olun biz bunu yaparız.” dedi.
KONCUK: 1 AĞUSTOS’TA TÜRKİYE KAMU-SEN TAVRINI MASAYA KOYACAKTIR
Hükümetin ilk fırsatta devlet memurluğu sıfatını bitirmek için adım atacağının altını çizen Genel Başkanımız İsmail Koncuk, tüm kamu çalışanlarını uyanık olmaya çağırdı. Koncuk, “Anayasa’nın 128. maddesi devletin asli ve sürekli işleri çalışanlar eliyle yapılır diye Akp Uzlaşma Komisyonuna resmen teklif verdi. Bugün Torba yasada bu yoksa sebebi önümüzdeki süreçteki seçimlerdir. Eğer bir dönem daha kamu çalışanları bunlarla yola devam derse, nelerden vazgeçeceklerini, çocuklarının geleceklerini iyi hesap etmelidirler. Biz 1 Ağustos’ta Türkiye Kamu-Sen olarak tavrımızı o masada yine ortaya koyacağız, gayretimizi göstereceğiz. O masada Türkiye Kamu-Sen’in olması çok önemli. Onlar ne kadar o masada varsa bizde o kadar varız hatta daha da etkiliyiz, çünkü onlar peşinen teslim olmuşlar” dedi.
Konuşmasının sonunda yakında başlayacak olan Genel Kurul dönemine de dikkat çeken Genel Başkan İsmail Koncuk, Genel Kurul döneminin şimdiden hayırlı ve uğurlu olmasını temenni etti. Koncuk, Türk Büro-Sen’in ve Türkiye Kamu-Sen’in 21. yaş gününü kutlayarak sözlerini noktaladı.
Türk Büro-Sen’in kuruluşunun 21. yılı dolayısıyla düzenlediği Şube Başkanları ve İl Temsilciler istişare toplantısına Genel Başkanımız İsmail Koncuk ile birlikte Türk İmar-Sen Genel Başkanı Necati Alsancak, Türk Haber-Sen Genel Başkanı İsmail Karadavut, Genel Merkez yöneticileri ve çok sayıda davetli katıldı.
Genel Başkanın Konuşması İçin Tıklayınız