Türkiye Kamu-Sen olarak, Danıştay’a Uygulanmayan Toplu Sözleşme Kararlarının bir an önce hayata geçirilmesi için dava açtık
Türkiye Kamu-Sen olarak, Danıştay’a Uygulanmayan Toplu Sözleşme Kararlarının bir an önce hayata geçirilmesi için dava açtık.
Açılan davaya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, “Kamu çalışanlarının hak ve menfaatlerini masada bırakanların enkazlarını Türkiye Kamu-Sen kaldırmaktadır” dedi.
Genel Başkan İsmail Koncuk değerlendirmesinde;
“Bilindiği üzere; 3. Dönem toplu sözleşme olarak adlandırılan Toplu sözleşmenin imzasından itibaren bir yıl, yürürlük tarihinden itibaren ise dokuz ay süre geçmiştir.
2010 yılında anayasa değişikliği ile kamu görevlilerinin sendikal hayatına giren toplu sözleşmenin artık mutlak nitelik taşıdığı, tarafların toplu sözleşme hükümlerini de kararlaştırılan hususlara uyması zorunluluğu olduğu ortaya çıkmış ve bu durum anayasal hükümle güvence altına alınmıştır.
Ancak gelinen süreçte; kaynağı çalışma hayatının sorunlarından çıkan ve bu sorunların çözümü için toplu sözleşme haline gelen hükümlerin taraflarca değersizleştirildiği tüm çıplaklığı ile ortadadır. Derhal hayata geçmesi için yeniden ayrıca bir düzenleme yapılması gerekmeyen hükümlerin toplu sözleşmelerin dahi gerisine düştüğü açıktır. Bu durumun izahını, çalışanların lehine kazanım elde ettiğini iddia edenlerin kamuoyuna açıklaması artık bir gereklilik arz etmektedir.
Toplu sözleşme ile alınan kararların arkasında duramayanların artık kamu çalışanlarının hak ve menfaatlerini savunmaktan çok uzak bir noktada oldukları aşikardır. Bu kararların altına imza attıktan sonra üzerine hiç düşmeyen, bırakın takibi akıllarına dahi gelmeyenlerin yüzü kızarmakta mıdır?
Attıkları imzalarla çerçevesinde sözümüz ona, “Tarihi başarı” olarak addettikleri toplu sözleşmeler ile memurları ve ailelerini sayısız kez zarara sokanlar, sadece kendi ikballeri ve ağababalarının isteklerini önemseyenlerin kamu çalışanlarını hiçe saydıkları bir kez daha görülmüştür.
Attıkları imzalara sahip çıkmayanlar bunun bedelini mutlaka ödemelidir. Kamu çalışanları kendilerini masada pazarlayan bu zihniyete gereken cevabı vermelidir.
Bu sendikal anlayışın bıraktığı enkazları kaldırmak yine Türkiye Kamu-Sen’e düşmektedir. İşte Türkiye Kamu-Sen, sendikal sorumluluğu çerçevesinde bu konuda açılan ilk dava olarak tarihin kayıtlarına geçirmiştir.
Açtığımız bu dava, neticesi ne olursa olsun, hem sözünü tutmayan Hükümete, hem de imzasının gereğini yapmayan sendikaya bir tokattır. İstismar edilen, umut dağıtılarak aldatılan tüm kamu çalışanlarının da, bu sonuçtan çıkarması gereken önemli dersler bulunmaktadır. Toplu Sözleşme metinleri ciddi metinlerdir. Ya imzalamazsınız, ya da kazandığınızı söylediğiniz hakların sonuna kadar takipçisi olursunuz.” dedi.