Çalışma hayatının problemlerini biber gazlarının dumanına kurban etmeden gündeme taşımak ve adına yakışır bir kutlama yapmak için Adana’da düzenleyeceğimiz 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü mitingimize sayılı günler kala çalışanlar Türkiye’nin dört bir yanından mitingimize katılmak için yollara çıkıyor
Çalışma hayatının problemlerini biber gazlarının dumanına kurban etmeden gündeme taşımak ve adına yakışır bir kutlama yapmak için Adana’da düzenleyeceğimiz 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü mitingimize sayılı günler kala çalışanlar Türkiye’nin dört bir yanından mitingimize katılmak için yollara çıkıyor.
KONCUK: EMEK VE ALIN TERİNİN KENARA İTİLMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ
Mitingimize birkaç gün kala açıklamalar da bulunan Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, katılım talebinin beklenenin çok üzerinde olduğunu söyledi. Koncuk, “Biz Türkiye Kamu-Sen olarak her zaman 1 Mayıs’ta çalışanların sorunlarının gündeme taşınması gerektiğini ifade ettik. Ancak ne yazık ki bazıları her yıl 1 Mayıs’ı Taksim polemikleri, biber gazları ve Toma’ların tazyikli sularına kurban etmeyi tercih ettiler. Emek, dayanışma ve alın teri gibi kavramlar kenara itildi.
Biz Türkiye Kamu-Sen olarak bu anlayışı asla doğru bulmadık ve bu anlayış üzerinden nemalananlara karşı sağlam ve tutarlı bir duruş sergiledik. Her kesimin 1 Mayıs hassasiyetine saygı duymakla beraber bu önemli günün farklı hırs ve tezgahlara kurban edilmesini asla doğru bulmuyoruz.
Bu kısır polemikler etrafında 1 Mayıs’ta çalışma hayatını ve sorunlarını konuşamıyoruz. Kamuda, 700 bin taşeron çalıştığını Belediyeleri dahil ettiğimizde sayıları 1 milyon 150 bin, özel sektörü de kattığımızda iki milyonu aşan taşeronların nasıl bir hayat yaşamak zorunda kaldıklarını dile getiremiyoruz. Ülke nüfusunun yüzde 20’sini oluşturan genç işsizlerimizin durumlarını masaya yatıramıyoruz. 350 bin ataması yapılmayan öğretmenin dertlerini anlatamıyoruz. 400 bin İktisadi İdari Bilimler Fakültesi mezunun işsiz, aşsız gezdiğini, devlet tarafından KPSS ile kendilerine sadece 199 kadro açıldığını anlatamıyoruz.
1 Mayıs’ta 779 bin meslek yüksek okulu mezununun KPSS ile hayata atılma gayretlerini ve bu gayretlerinin havada kaldığını ifade etmek istiyoruz. Ya da iki milyon lise mezununun KPSS kıskacı altında, hayata tutunma çabalarını ve bu sıkıntıları görmeyen siyasi politikaları dile getirmek istiyoruz. 4/C gibi insanlık dışı istihdam türünün hala ülkemizde uygulandığını haykırmak istiyoruz. Memurlarımızın masada satıldığını ve 123 TL’ye mahkum edildiğini, emeklilerimizin geçinme aczi bırakıldığını söylemek istiyoruz. Kısacası, biz Türkiye Kamu-Sen olarak 1 Mayıs’ta bu sıkıntıları ve çalışma hayatının sorunlarını gündeme taşımak istiyoruz.
İşte bu çerçevede 1 Mayıs’ta Adana’da düzenleyeceğimiz mitingimize sayılı günler kala ülkemizin her bölgesinden katılım için yoğun bir teveccüh olduğuna şahit oluyoruz. Bu teveccüh çalışanların nasıl bir 1 Mayıs istediklerini net bir şekilde ortaya koymaktadır. Türkiye Kamu-Sen 1 Mayıs’ı heba etmeyecek, sis bombalarının arasında, asıl problemlerin tartışılmadığı gün olmasına fırsat vermeyecektir. Tüm çalışanlarımızı 1 Mayıs günü saat 10:00’da Adana’da İnönü Caddesinden yürüyerek başlayacağımız ve Atatürk Parkı önünde yapacağımız mitingimize davet ediyorum” dedi.