TÜRKİYE KAMU-SEN 16 YAŞINDA
Yıl 1989 Ankara'da bir avuç memur aylarca süren istişarelerden sonra Türkiye Kamu Çalışanları Kalkınma ve Dayanışma Vakfını (TÜRKAV) kuruyorlar
TÜRKİYE KAMU-SEN 16 YAŞINDA
Yıl 1989 Ankara'da bir avuç memur aylarca süren istişarelerden sonra Türkiye Kamu Çalışanları Kalkınma ve Dayanışma Vakfını (TÜRKAV) kuruyorlar. Vakıflar Kanunu gereği, vakıflar mahkeme kararıyla kuruluyor. Belli bir vakıf harcı yatırılıyor, daha sonrada Resmi Gazetede yayınlanarak faaliyetlerine resmen başlıyorlar. Vakıf senedi için bulunması gereken para 20 milyon TL. acele edilmezse bu ücretin 50 milyon TL'ye çıkacağı söyleniyor. Toplantılar yapılıyor, paralar toplanıyor, ancak bir türlü 20 milyon TL. bulunamıyor. Sonunda kurucu Genel Başkanımız Sayın Ali IŞIKLAR bey kuruculara: "eşlerinizin altınlarını bozdurun gelin" diyor. O günlerde 20 milyon TL. büyük para, memur kaç kuruş maaş alıyor ki? Büyük çabalar sonunda para tamamlanıyor. Vakıf kuruluşu mahkeme kararıyla tescil ediliyor ve 5 Mayıs 1989 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanıyor. Ali IŞIKLAR ve 11 arkadaşı Vakfı kuruyorlar. Maltepe nokta durağında bir daire kiralanıyor ve faaliyetler başlıyor. Bir yandan Ankara'da diğer yandan İllerde yoğun bir program gerçekleştiriliyor. İllerde şubeler açılıyor, üyelikler yapılıyor. Memurlar yoğun bir şekilde vakfa ilgi gösteriyorlar. O dönemde her ne kadar intikaya uğrayan demokrasimiz yürürlükte ise de, ihtilalin etkileri sürüyor. Kamu görevlileri izinsiz dernek kuramıyor, Derneklere üye olamıyorlar.
Vakfımızın kuruluşundan, yani Mayıs 1989 yılından Haziran 1992 yılına kadar geçen 3 yıl içerisinde üye sayısı yüz bine, Şube sayısı da 200'lere ulaşıyor. O yıllarda kamu çalışanları sendikal örgütlenme taleplerini yüksek sesle kamuoyuna duyurmaya çalışıyorlar.Vakfımızın yayın organı olan Kamu Çalışanları Dergisinde o dönemin Maliye Bakanı Rahmetli Adnan KAHVECİ "Memurların sendikal örgütlenmesinin olması gerektiğini" ifade eden ilk Bakan oluyordu.
90'lı yılların başından itibaren çeşitli gruplar Sendikal örgütlenme çabaları içine giriyor, Anayasal ve yasal engeller aşılmaya çalışılıyordu. TÜRKAV yöneticileri sendikal alt yapının hazır olduğunu, memurların sendikal örgütlenmeye sıcak baktığını görerek sendikalaşmaya karar veriyor ve nihayet 18 Haziran 1992 tarihinde 14 Hizmet kolunda sendikalar kuruluyor. Bu sendikalar;
Türk Büro-Sen, Türk Eğitim-Sen, Türk Sağlık Sen, Türk Enerji-Sen, Türk İmar-Sen, Türk Tarım Orman-Sen, Türk Haber-Sen, Türk Ulaşım-Sen, Türk Yerel Hizmet-Sen, Türk Metal-Sen, Türk Maden-Sen, Türk Petrol-Sen, Türk Banka-Sen, Türk Gıda-Sen
24 Haziran 1992'de ise; Konfederasyonun kuruluş dilekçesi Valiliğe veriliyor. Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu (Türkiye Kamu-Sen) kuruluyor.
Türkiye Kamu-Sen'i kuranların iki önemli amacı vardı. Bunlardan birincisi kamu çalışanlarının insanca yaşayacağı bir ücrete ulaşması, milli gelirin adil dağıtılması, demokratik hakların tüm toplum kesimleri ile birlikte memurlara da eşit şekilde kullandırılması, ikincisi ise, kamu'da istemediklerimizin söz sahibi olmaması için öncelik almak ve Türk Milletinin tüm değer yargılarına sahip çıkmak.
Bilindiği gibi Ülkemizde bazı Sivil Toplum Örgütlerinin geçmişte de günümüzde de Türk Milletinin birliğine, dirliğine ve bütünlüğüne saldırdığı hep görülmüştür. Aynı zihniyette bir memur sendikası devlette etkin olursa dağda bir bölücü eşkıya öldürüldüğünde devleti kilitler, halkın devletten hizmet almasını engeller. (16 yıl sonra bugün bu endişelerimizde ne kadar haklı olduğumuzu maalesef gördük. Kamuda örgütlü bir memur sendikası 35 bin kişinin katili APO'nun affı için gazete ilanlar verdi, bölücü eylemlerin başını çektiler, dağdaki eşkıya'ya methiyeler dizdiler)
İşte biz bu endişelerimizden dolayı kamuda öncelik almak, birinci olmak ve en büyük sendika olmak için çok çalışmak ve başarmak zorundaydık. Allah'a çok şükür Türk memurunun teveccühü ile bunu Türkiye Kamu-Sen'liler olarak başardık.
Türkiye Kamu-Sen'in kuruluşundan bu yana 16 yıl geçmiş. Dile kolay tam tamına 16 yıl. "Devlette sendika olmazdan", Anayasa değişikliğine, 4688 Sayılı Yasaya ve Toplu Görüşme masasına ulaşıncaya kadar yaşanan acı ve tatlı binlerce olay, dökülen alın teri ve verilen onca emek.
Hiçbir hakkın kolay verilmediği bir ülkede kamuda sendikal hak almak elbette kolay olmamıştır. Mahkeme salonlarında, Meclis kapılarında, Bakanlıkların önünde ve sokaklarda, meydanlarda eylemlerle geçen 16 yıl... Bunların ne anlama geldiğini ancak yaşayanlar kavrayabilir.
Tutulan binaların kiralarını paylaşan yöneticiler ve çoluk çocuğun rızkından kestikleri ile sendikal mücadeleyi bayraklaştıranlar, onca tehdide, baskıya ve sürgüne aldırmadan inandığı davada geri adım atmayan, geçmişte yönetici olup bugün nöbeti devredenler, uzun yıllar sendikal mücadelede öncü olup, daha sonra emekli olanlar. Sizlere binlerce şükran...
Ve kaybettiklerimiz. Trafik kazalarında ve kongre salonlarında yaşadıkları strese dayanamayanlar, sendikal mücadeleye yaşadıkları sürece omuz verip kaybettiklerimiz. Rahmet sizlere, hem de binlerce rahmet...
Türkiye Kamu-Sen'in bugünlere gelmesinde, ülkemizin her köşesinde kamu hizmetinin yanında sendikasını hedefe taşımak içinde omuz veren, onbinlerce adsız kahraman selam olsun sizlere. Bu eser sizindir. Eserinizle ne kadar gurur duysanız azdır. Çünkü eseriniz bugün ülkenin çimentosu ve Milli refleksidir. Böyle olmaya da sonsuza kadar devam edecektir.
Türkiye Kamu-Sen "Bizim ilkemiz önce ülkemizdir" Şiarıyla hizmetini sürdürecektir. 72 milyon insanımızın meselesi bizim meselemizdir. Ülkemizin gelişmesi, kalkınması için daha çok çalışacağız, Adaletsiz bölüşüme hep itiraz edeceğiz. Milli kaynaklarımızı israf edenlerle bıkmadan usanmadan mücadele edeceğiz. Hortumcularla, soyguncularla kavgamızı sürdüreceğiz. Bu ülkenin ekmeğini yeyip, ihanete yeltenenlerle savaşımız vardır bizim. Bu savaştan asla vazgeçmeyeceğiz.
Türk insanının meshebi, meşrebi ne olursa olsun hepsini kucaklayanlarla beraber olacağız. Ülkenin kabul ettiği evrensel değerlerle, milli ve manevi değerlerimize sonsuza kadar sahip çıkacağız. Sözümüz var Atamıza; kurduğu Cumhuriyeti, çizdiği Misak-i Milli sınırlarını canımız pahasına da olsa koruyacağız, kollayacağız.
İçerden ve dışardan gelecek her türlü ihanete karşı mücadele edeceğiz, gelecek nesillerimize daha yaşanabilir, daha güçlü bir Türkiye bırakmak için, elimizden geleni yapacağız.
Adaletten sapanları Adalete davet edeceğiz. Çalışanlar arasında ayrımcılık yapanlarla, memurları devletin sırtında bir yükmüş gibi gören zihniyetle mücadelemizi inançla sürdüreceğiz.
Bizi bu yoldan hiçbir güç döndüremeyecektir. Yolumuz hak ve Adalet yoludur. Düsturumuz hakça bölüşümdür.
Tüm insanlarımızın mutlu ve refah içinde yaşayacağı bir Türkiye tablosunun gerçekleştirmek için bütün gücümüzle çalışacağız.
Daha mücadelemizin başındayız. Asla sevdamızdan vazgeçmeyeceğiz. Çünkü Türkiye Kamu-Sen büyük bir sevdanın adıdır. Bu sevda Türklük sevdasıdır, Vatan aşkıdır.
Nice yıllara... İyi ki varsın, TÜRKİYE KAMU-SEN...