Okulların açılmasıyla birlikte aileleri okul masrafları telaşı sardı
Okulların açılmasıyla birlikte aileleri okul masrafları telaşı sardı. Eğitim masrafları, servis giderleri, kırtasiye ve giyim harcamaları gibi ek masraflar aile bütçelerini daha da zorluyor.
Döviz kurlarında yaşanan artışlar özellikle yurtdışından ithal edilen kırtasiye malzemelerinin fiyatlarının enflasyonun üzerinde yükselmesine neden oluyor. Büyükşehirlerde servis ücretlerinde % 10’a yaklaşan artışlar ailelerin belini büküyor.
Türkiye Kamu-Sen Ar-Ge Merkezi, konuyla ilgili TÜİK verilerinden yola çıkarak yaptığı araştırmada bir öğrencinin aile bütçesine getirdiği ek yükü belirledi.
Okulların açılacak olması nedeniyle öğrenim gören çocukların okul harcamalarında yaşanacak artışın aile bütçesine ek yükler getireceği belirtilen araştırmada ilköğretime giden bir çocuğun aile bütçesine aylık 968,67 TL ek yük getirdiği açıklandı. İlköğretimde okuyan bir çocuğun aile bütçesine getirdiği ek yük 2014 yılının aynı ayında 846,24 TL olarak hesaplanmıştı. Buna göre okul masrafları son bir yılda %14,5 oranında yükseldi.
Araştırma hakkında açıklamalarda bulunan Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, eylül ayının gelmesiyle birlikte artan masraflara dikkat çekti. Koncuk, artan enflasyon karşısında maaşların eridiğini belirterek şunları söyledi:
“Geçtiğimiz yıl ile karşılaştırdığımızda sadece okul masraflarının aylık 122,4 lira arttığı ortaya çıktı. Zaten zorunlu tüketim harcamalarındaki artış, yılın başında alınan zammı eritmişti. Artan enflasyonla birlikte okulların açılması da aile bütçesine ek bir yük olarak karşımıza çıkmaktadır. Sınav ve yerleştirme sistemindeki çarpıklık nedeniyle, öğrencilerin ailelerinden uzak okullara yerleştirilmesi de okul masraflarını artıran bir başka etken olmaktadır. Yapılan araştırmalar, son 11 yılda, ülkedeki tasarruf oranının büyük ölçüde düştüğünü göstermektedir. Buna göre vatandaşlarımız, borçlanarak yaşamakta, çocuklarımızın geleceği için hiçbir yatırım yapamamaktadır.
Vatandaşı ekonomik açmazda olan bir ülkenin ilerlemesi, büyümesi, kalkınması mümkün değildir. Eğitim masraflarından kısılarak ülkemizin geleceği olan çocuklarımızın çağdaş eğitim imkanlarından faydalandırılması mümkün değildir. Bu bakımdan, özellikle memurlarımızın yaşadığı hak kayıplarının giderilmesi ve yeniden tasarruf yapılabilir hale getirilmesi ülkemiz geleceği açısından da zorunluluktur. Geleceğimizi emanet edeceğimiz çocuklarımızı yokluklar içerisinde belirsiz bir eğitim sistemine mahkum etmemeliyiz. İyi bir eğitimin yolu, doğru bir sistem ve yeterli ekonomik kaynaktan geçmektedir. Bu bakımdan memurlarımızın eriyen maaşlarını enflasyondan korumak için gerekli tedbirler alınmalı, çocuğu eğitim gören vatandaşlarımıza eğitim öğretim yardımı yapılmalıdır. Bu vesile ile, tüm öğrencilerimizin, öğretmenlerimizin ve velilerimizin 2015-2016 eğitim ve öğretim yılını kutlar, hayırlı olmasını dilerim.”