Ülkemizin dört bir yandan kuşatıldığı, milli ve manevi değerlerimizin yıpratılarak, milli birlik ve beraberliğimizin çökertilmeye çalışıldığı bir dönemi yaşamaktayız
Ülkemizin dört bir yandan kuşatıldığı, milli ve manevi değerlerimizin yıpratılarak, milli birlik ve beraberliğimizin çökertilmeye çalışıldığı bir dönemi yaşamaktayız.
Ekonomik, kültürel ve siyasi olarak milletimizin içinde bulunduğu bu durumdan kurtulması ve muasır medeniyetler seviyesine yükselmesi ancak ülkemizi; vatanını, milletini seven, devletine bağlı, milli bilinç ile yetiştirilmiş yeni nesillere teslim etmemizle mümkün olacaktır. Bu nedenle de toplumların ilerlemesinde eğitimin ve eğitimcinin birinci dereceden etkin olduğu gerçeği görülmelidir.
Yetersiz kaynak, yetersiz ücret, kısıtlı araç gereç ve uygunsuz çalışma koşulları içinde kendisine verilen kutsal eğitim görevini yerine getirmeye çalışan eğitim neferleri, öğretmenlerimizin durumları ortadadır.
Yoksulluk sınırında bir ücret karşılığında görev yapmakta iken, eşit işe eşit ücret getirdiği iddia edilen KHK’nın kapsamı dışında tutularak, en düşük maaş alan kamu görevlisi konumuna getirilen öğretmenlerimiz, özür grubu tayinlerinin yapılmaması nedeniyle ayrıca mağduriyet yaşamaktadır. Ülkemizde büyük eğitimci ihtiyacı bulunurken, yüz binlerce öğretmen adayımız umutla atama beklemektedir.
İşsizlik, ahlaksızlık, yanlış yönlendirme ve magazin medyası arasına sıkıştırılmış evlatlarımızın içinde bulunduğu durum ve ailelerinin maddi imkânlarının sınırı hepimizin malumudur.
Bütün bu sorunları çözmesi amacıyla görev tevdi edilen hükümetin, Milli Eğitimi dejenere ederek Avrupa Birliği’ne uyum amacıyla yapboz tahtasına çevirdiği eğitim müfredatının eksikliği de çilekeş öğretmenlerimizin içinde bulunduğu açmazlar da tüm kamuoyunun bilgisi dâhilindedir.
Bütün bu olumsuzluklar içinde bir öğretmenler gününü daha kutluyoruz. Ancak, gecenin en karanlık saatlerinin sabaha en yakın zaman olduğunun da bilinci içindeyiz. Öğretmenlerimize ve öğrencilerimize olan güvenimiz sonsuzdur. Evlatlarımızın, öğretmenlerimizin gayretleriyle, karanlığa bir kibrit çakacağına ve milletimizi hak ettiği seviyelere getireceğine olan inancımız tamdır. Bu yolda Türkiye Kamu-Sen olarak öğretmenlerimizin önünü açacak ve sorunlarını giderecek uygulamalar için her türlü mücadeleyi vereceğimizi bir kez daha hatırlatmak istiyorum.
Bu vesile ile milli birlik ve beraberliğimizin çözülme sürecine itildiği bu hassas dönemde, ülkemizin geleceğini emanet edeceğimiz genç dimağların ülkesine bağlı, milli ve manevi değerlerini bilen bireyler olarak yetiştirilmesi uğrunda, bin bir güçlük içinde, yokluk, haksızlık ve adaletsizliklere maruz kalmasına rağmen yılmadan, yıkılmadan, ilkelerinden taviz vermeden, yolundan şaşmadan, tarihi ve kutsal görevler ifa eden ve geleceğimizi şekillendiren tüm öğretmenlerimizin öğretmenler gününü kutluyorum.