Sağlık çalışanlarının yaşadığı sıkıntılara dikkat çeken Genel Başkan Koncuk yetkililerden, son dönemde giderek tırmanan şiddetin bir an önce sonlandırılması için gerekli tedbirlerin alınmasını istedi
Sağlık çalışanlarının yaşadığı sıkıntılara dikkat çeken Genel Başkan Koncuk yetkililerden, son dönemde giderek tırmanan şiddetin bir an önce sonlandırılması için gerekli tedbirlerin alınmasını istedi. Sağlık çalışanlarının yaşadığı ekonomik sorunların da kabul edilemez boyutlara eriştiğine vurgu yapan Koncuk, döner sermaye ödemeleri, nöbet ücretleri, maaşlar konusunda mutlak surette düzenleme yapılması gerektiğini ifade etti. Yapılan ek ödemelerin emekliliğe yansımaması nedeniyle maaşlarının düştüğünü ve sağlık çalışanlarının emekli olamadığını belirten Genel Başkan, geçtiğimiz gün nöbet ücretlerine zam yapılacağına dair yapılan açıklamanın sağlık çalışanlarının sorunlarını çözmekten uzak olduğunu söyledi. “Zorlu şartlarda görev yapan bir doktor emekli olduktan sonra gelirinin yüzde 75’ini, ebe, hemşire ve sağlık memuru ise gelirlerinin yüzde 50’sine yakınını kaybetmektedirler. Yaşanan kayıplar nedeni ile çalışanlar emeklilikte geçinememe korkusu yaşamakta ve emekli olmamaktadırlar.” Diyen Koncuk, döner sermaye ek ödemelerinin de emekliliğe yansıtılması ve çalışanların emekliliklerinde rahat etmesi gerektiğini ifade etti. Koncuk açıklamasında;
“İnsan sağlığının vazgeçilmez bekçileri ve neferleri olarak görev yapan sağlık çalışanları bugün yine türlü sıkıntılar içerisinde 14 Mart Tıp Bayramını kutlamaktadır. “Beni Türk hekimlerine emanet ediniz” diyen Mustafa Kemal Atatürk, bu sözüyle sağlık çalışanlarına verdiği değeri ortaya koyarken ne yazık ki bugün, istastiki verilere bakıldığında Türkiye’de sağlık çalışanlarının çalışma şartları ve imkanları bu alanda görev yapan 460 bin sağlık çalışanının Tıp Bayramını bir bayram olarak kutlamasına müsaade etmemektedir.
Konfederasyonumuza bağlı Türk Sağlık-Sen’in geçtiğimiz dönemde yaptığı araştırmaya göre, Avrupa'da 100 bin kişiye 335 doktor düşerken Türkiye'de ise 169 doktor düşüyor. Türkiye 100 bin kişiye düşen doktor sayısında 35 Avrupa ülkesi arasında sonuncu durumda. Türkiye'nin 100 bin kişiye düşen doktor sayısında Avrupa ortalamasını yakalaması için doktor sayısını 250 bine çıkarması gerekiyor. Yani Türkiye'nin 124 bin doktora daha ihtiyacı bulunmaktadır. Sağlıklı ve doğru bir planlama yapılarak Türkiye Avrupa ülkeleri arasında son sıralarda yer aldığı bu acı tablodan bir an önce kurtarılmalıdır.
Mobbing, fazla iş yükü, yoğun mesai ve sonu gelmeyen nöbetlerin yanında son dönemde hızlı bir artış gösteren ve sonu ölümlere kadar giden şiddet olayları sağlık çalışanlarını ciddi şekilde tehdit etmektedir. Sosyal medyada, yazılı ve görsel basında şiddet olayları yer buldukça, sağlık çalışanları da artık kendi yaşamları ve sağlıklarından endişe eder duruma gelmiştir. Hamile sağlık çalışanını darp eden, ellerinde bıçaklarla acil servislerde dehşet saçan, ambulanslara ateş atan ve gözlerini kırpmadan sağlık çalışanlarımızın canlarına kast edenlerin görüntülerini üzülerek izliyoruz. Şiddet olayları bu denli artarken yetkililer yaşananlara hala kayıtsız kalmakta ve sağlık çalışanlarını tehdit eden olayların önüne geçilememektedir. Canları pahasına bizlere hizmet veren bu yürekli ve cefakar insanların en büyük sorunu olan bu saldırıların derhal önüne geçilmeli ve sağlık çalışanlarına saldıran kendini bilmezler en ağır yaptırımlarla cezalandırılmalıdır.
Sağlık çalışanlarımızın yaşadığı bu riskler ve yıpranmaları göz önünde bulundurularak söz konusu çalışanlarımızın fiili hizmet zamları mutlak surette yeniden düzenlenmelidir.
Bunun yanında her alanda olduğu gibi sağlık alanında da taşeronlaşma her geçen gün artmakta ve çalışanların iş güvencesi tehdit edilmektedir. Bu alanda taşeron şekilde çalışan insanlara hiçbir hak tanınmamakta ve resmen bir dram yaşatılmaktadır.
Konfederasyonumuza bağlı Türk Sağlık-Sen, sağlık çalışanlarının sorunlarına dikkat çekmek ve yaşanan drama dur demek adına geçtiğimiz gün ülke genelinde bir günlük iş bırakma eylemi yapmış, tüm Türkiye’ye sağlık çalışanlarımızın sesini, feryadını duyurmuştur. Buradan hareketle, daha fazla zaman kaybedilmeden sağlık çalışanlarının yaşadığı bu sıkıntıların yetkililer tarafından bir an önce çözüme kavuşturularak, bir sonraki 14 Mart Tıp Bayramını daha mutlu ve sorunlardan arınmış bir şekilde kutlamayı umut ediyor, tüm sağlık çalışanlarımızın Tıp bayramını içtenlikle kutluyorum.”
İsmail KONCUK
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı