Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu'nun 4 Aralık 2003 günü imzaladığı yönetmeliğe göre ödenmesi gereken ek ödemelerin, bakanlığın merkez teşkilatındaki kamu çalışanlarına bir türlü yapılmaması, Türk Büro-Sen'in karakışta eylem yapmasına neden oldu. Bakanlık binası önünde toplanan ve haklarını dilekçe ile arayan memurlara bir konuşma yapan Türk Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş, "Çalışma Bakanlığı çalışanları mağdur, Çalışma Bakanlığı çalışanları hak ettiğini alamıyor. Hangi suçu işledi de bu haklardan mahrum bırakıldı? Biz merak ediyoruz"dedi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na bağlı SSK Genel Müdürlüğü, Bağ-Kur, İŞKUR'daki kamu çalışanlarının çıkan yasal düzenleme ile hak ettiklerini aldıklarını kaydeden Yokuş, 3 defa Başesgioğlu'na durumu aktardıklarını ancak, yasal düzenlemeyi yapan bürokratların kaynak göstermemeleri nedeniyle ek ödemelerin yapılamadığını açıkladı. Bakanlık bürokratlarının mevcut kaynakların kullanılması halinde memur başına 6 ile 10 milyon lira arasında ek ödeme yapabileceklerini söylediklerini aktaran Yokuş, "Öyleyse sormak gerekir, bu yasayı koyanlar, bu yasayı hazırlayan sayın bürokratlar, siz kaynağı olmayan bir parayı bütçeye nasıl koydunuz? O zaman burada sorumluların Sayın Bakan tarafından yakasına yapışılması gerekiyor" diye konuştu.
Ek ödemelerin alınabilmesi için çözüm yollarını da gösteren Yokuş, bütçe, katma bütçeden ya da bakanlığa bağlı kuruluşların bütçelerinden, havuzlarından yapılacak aktarmalarla sorunun çözülebileceğini kaydetti. Tek başına bir iktidar olmuş bir partinin istediği kanunu istediği zaman Meclis'ten geçirebildiğine işaret eden Yokuş, hükümete "Öyleyse yapılacak şey nedir? Herhangi bir yasanın arkasına bunun kaynağını koymak değil midir? Bu çok mu zordur?" sorusunu yöneltti.
AYIP YAHU!
Konuşmasında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Merkez Teşkilatı'nın her yıl tekrarlanan servis problemine de değinen Yokuş, "Allah aşkına her kurumda her sene servis ihalesi olur. Yanınızda Hazine-Dış Ticaret, öbür tarafınızda Turizm Bakanlığı, Allah aşkına orada bir sorun yaşanıyor mu? Her sene bu ne biçim iş yani, bu ne biçim anlayış, bu ne biçim bürokrasi, bu ne biçim İdari İşler Başkanlığı? Her sene sizi rezil ediyor, her sene üç ay dört ay cebinizden para vererek taşınmak zorunda kalıyorsunuz. Ayıp yahu!" şeklinde konuştu.
BÖYLE ADALET OLMAZ!
Yokuş, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nda çalışanlara yaptığı konuşmasının son bölümünde bazı kurumlardaki üst düzey yöneticilere yapılan zamma dikkat çekti. Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlıklarını örnek gösteren Yokuş, "Biliyorsunuz, o kurumda bizim arkadaşlarımız sizden farklı ücret alıyor. Alsınlar, hakları vardır, kimsenin çok aldığından değil. Bir de o kurumda, hepiniz biliyorsunuz, sözleşmeli çalışanlar var; uzmanlar, uzman yardımcıları, şube müdürü ve üstündekiler, 6 tane de ikramiye alıyorlar. Ortalama maaşları da ikramiyesiyle birlikte, 1,5 milyar. Sadece Hazine-Dış Ticaret değil. Başbakanlık Merkez Teşkilatı, Meteoroloji'nin üst düzey yöneticileri, Tapu Kadastro'nun üst düzey yöneticileri, Diyanet üst düzey yöneticileri, Devlet İstatistik Enstitüsü üst düzey yöneticileri bu ücretleri alıyorlar. Şimdi ne oldu biliyor musunuz? Bugünkü hükümet, bu adalet üzerine oluşan hükümet, burada çalışan sözleşmelilerin tazminatını yüzde 50'den yüzde yüze çıkarttı" dedi.
Yapılan düzenleme ile üst düzey yöneticilerin maaşlarına 160 ile 350 milyon lira arasında gizli bir zam yapıldığını belirten Yokuş, "Ayıp değil mi? Siz burada hakkınızı alamıyorsunuz. Yemek ücretini alamazsınız. Ama, birilerinin tazminatları ikiye katlanır, hiç kimsenin haberi olmaz. Buna 'adalet' dersiniz. Şimdi böyle bir adalet olmaz. Böyle bir hakkaniyet de olmaz. Eğer siz adil olmazsanız, siz haktan hukuktan yana olmazsanız, birileri de hak hukuk diye bu meydanlara çıkar. O zaman ülkeyi yöneten bakan da olsanız, başbakan da olsanız şunu demeye hakkınız yok: 'Siz sokakta ne arıyorsunuz arkadaş?' demeye hakkınız yok. Biz sokakta hakkımızı arıyoruz" diye konuştu.
Ülkeyi yönetenlerin Ocak ayında memura yüzde 6 zammı çok gördüklerini fakat, ayrıcalıklı kurumlardaki üst düzey yöneticilerine yüzde 30'lar civarında zam yaptıklarını dile getiren Yokuş, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın Maliye Bakanlığı'nın kurumlardaki yemek ücretlerine yüzde 13 zam yapılması talimatına uymayan yöneticilerini eleştirdi. Memura yüzde 6 zam verilirken, yemek ücretlerinin yüzde 50 artırılmasının haksızlık olduğuna işaret eden Yokuş, "Madem benim gelirimi yüzde 6 artırdınız, yemeğimi de yüzde 6 artırın. Bana onu uygun gördüyseniz, onun kadar artırın" dedi.
KESK VE MEMUR-SEN TEMSİLCİSİ DE EYLEMİMİZDEYDİ
Kamu çalışanlarının derdinin "ekmek" olduğunu söyleyen Yokuş, kimseyle kavga etmek istemediklerini açıkladı. Eyleme KESK ve Memur-Sen'in Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'ndaki temsilcilerinin de katıldığını aktaran Yokuş, şunları söyledi: "Bizim yönetimle bir derdimiz yok, bizim kimseyle kavga derdimiz yok. Ama sesimizi duyurmanın başka bir yolu da yok. Burada değerli KESK temsilcisi arkadaşımız da var, Memur-Sen'in temsilcisi arkadaşımız da var. Bu hareket sadece Türkiye Kamu-Sen'in bir mücadelesi değil. Bu hareket sendikal mücadele veren, KESK'in, Memur-Sen'in ortak mücadelesidir. Onun için nerede ekmek mücadelesi var, nerede hak mücadelesi var, biz orada elele olabiliriz, olmalıyız, olmak zorundayız. Elbette ki, farklı sendikalar olacak, ama sendikaları biz birbirimizle rekabet ederek, daha güzel hizmet etmek için kullanacağız. Sizin haklarınızı daha iyi savunmak için kullanacağız."
Bakanlık önünde dilekçe vermek için toplanan memurlar Yokuş'un konuşmasını sık sık , "Bakan Personeline Sahip Çık!", "Bakanım Uyuma, Memuruna Sahip Çık!", "Yaşasın Sendikal Mücadelemiz!", "Yaşasın Sendikal Dayanışma!" sloganlarıyla kestiler.
|