AKP iktidarı döneminde tüm eğitim çalışanları ekonomik ve sosyal yönden büyük kayıplara uğradı
Milli Eğitim Bakanlığının uyguladığı ve eğitim camiasını sıkıntılara sokan politikaları Ankara'da da protesto edildi
AKP iktidarı döneminde tüm eğitim çalışanları ekonomik ve sosyal yönden büyük kayıplara uğradı
Milli Eğitim Bakanlığının uyguladığı ve eğitim camiasını sıkıntılara sokan politikaları Ankara'da da protesto edildi. Türk Eğitim-Sen üyeleri, Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde Milli Eğitim Bakanlığının uygulamalarını protesto etti. Ankara Şubeleri adına 5 No'lu Şube Başkanı Sevgi Yalav, yaptığı açıklamada, ''Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik dönemi, eğitim çalışanları ve Türk Milli Eğitimi açısından kayıp bir dönem olmuştur'' dedi. Yönetici atama yönetmeliğinin 8 aydır yayınlanmadığını belirten Yalav, atama isteği içerisinde olan ve gerekli şartları taşıyan öğretmenlerin mağdur edildiğini kaydetti. Sözleşmeli öğretmen atamalarının ilk defa bu dönemde uygulandığını, öğretmen atamalarına çifte standart getirildiğini ifade eden Yalav, şöyle konuştu:
''Uzman ve başöğretmenlik sınavlarıyla öğretmenler arasına husumet tohumları ekilmiştir. Master ve doktora yapan öğretmenler cezalandırılmış, ücretleri kesilmiştir.
AKP iktidarı, YÖK kanununu değiştirebilme cesaretini bile gösterememiştir. Öğretmen dışında kalan hizmetli, memur, teknisyen ve diğer eğitim çalışanları çok kötü çalışma şartlarında yaşamak zorunda bırakılmıştır''
AKP iktidarında, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik döneminde tüm eğitim çalışanları ekonomik ve sosyal yönden büyük kayıplara uğramıştır.
Öğretmenler yönünden;
1-Ek ders ücretleri arttırılmış gibi gösterilmesine rağmen, 11350 sayılı Bakanlar Kurulu Kararları ve bilhassa 2007/19 sayılı Genelgeyle büyük ücret kayıpları yaşanmaktadır.
2-Yönetici Atama yönetmeliği aylardır yayınlanmamış, atama isteği içerisinde olan ve gerekli şartları taşıyan öğretmenler mağdur edilmiştir.
3-İl içi tayinlerde 31 Temmuz tarihi itibariyle hizmet yılı hesaplaması yapılması sebebiyle, mecburi çalışma sürelerini doldurmuş oldukları halde, binlerce öğretmen tayin isteyememektedir.
4- 4C ve 4B kapsamındaki sözleşmeli öğretmen uygulaması ilk defa bu dönemde uygulanmış ve öğretmen atamalarında çifte standart yapılarak, "sözleşmeli kölelik" sistemi getirilmiştir.
5-Uzman ve Başöğretmenlik sınavlarıyla öğretmenler arasına husumet tohumları ekilmiştir.
Hizmetli, memur, teknisyen ve diğer eğitim çalışanları yönünden;
1-Eğitim-Öğretime hazırlık ödeneğinin eğitim çalışanlarının tümüne ödenmemesi konusunda inat edilmektedir.
2-Hizmetli, memur ve diğer personelle ilgili ücret adaletsizliği bir türlü giderilmemiş, eşit işe eşit ücret uygulaması hayat geçirilmemiş ve bu personeller gittikçe derinleşen ekonomik problemlerle baş başa bırakılmıştır.
3-Görev tanımları yapılmamıştır,
4- Tayinlerde hiçbir kıstas getirilmemiş ve adil bir sistem oluşturulmamıştır.
5-Görevde yükselme sınavı yapılmamaktadır ve daha önce yapılmış olan sınavın sonuçları adaletsiz uygulanmıştır.
6-Diğer kurumlarda aynı işi yapan personele çeşitli adlar altında ek ödeme yapılırken, bu personeller göz ardı edilmiş, derin ücret dengesizlikleri ortaya çıkmıştır.