Türk imar Sen Genel Başkanı Necati ALSANCAK' ın 10,04,2007 Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Önündeki İş yavaşlatma Eyleminin Basın Açıklama Metni
Değerli Kamu Çalışanı Arkadaşlarım,
Değerli Basın Mensupları,
Yıllardır mücadelesini verdiğimiz; eylemlerle, basın açıklamalarıyla ve siz basın mensupları aracılığıyla her yıl Toplu Görüşmelerde talep ettiğimiz yığınla birikmiş sorunlarımıza ve hayatın yükünü karşılamaktan uzak maaşlarımızın ve sosyal haklarımızın iyileştirilmesine yönelik sesimizi duyurmak ve harekete geçmek için bu gün burada toplanmış bulunuyoruz
Türk imar Sen Genel Başkanı Necati ALSANCAK' ın 10,04,2007 Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Önündeki İş yavaşlatma Eyleminin Basın Açıklama Metni
Değerli Kamu Çalışanı Arkadaşlarım,
Değerli Basın Mensupları,
Yıllardır mücadelesini verdiğimiz; eylemlerle, basın açıklamalarıyla ve siz basın mensupları aracılığıyla her yıl Toplu Görüşmelerde talep ettiğimiz yığınla birikmiş sorunlarımıza ve hayatın yükünü karşılamaktan uzak maaşlarımızın ve sosyal haklarımızın iyileştirilmesine yönelik sesimizi duyurmak ve harekete geçmek için bu gün burada toplanmış bulunuyoruz.
Bizler Türkiye İmar ve İnşa Hizmet Kolu çalışanları olarak bu güne kadar taleplerimizi sıkıntılarımızı ve uğradığımız Adaletsizlikleri her platformda gündeme getirdik.
Kimi zaman Basın Açıklamaları, kimi zaman çeşitli Eylemler yaptık,
Taleplerimizi beraberce haykırdık,
Diğer kurumlardan fazla alalım, onlardan iyi olalım demedik, Hakkımız olmayan hiçbir şey istemedik,
Diğer kurumlara verilenlerin bizim de hakkımız olduğunu söyledik, Adaletsizliğe isyan ettik,
Bayındırlık ve İskân Bakanlığı dışında bütün kurumlar EK ÖDEME alırken bize karşı uygulanan Adaletsizliği Protesto ettik,
Döner Sermayesi olan kurumlar Döner Sermayesinden Pay alırken hizmet kolumuz Çalışanları kendi ürettikleri Döner Sermayeden neden pay alamıyor diye haykırdık,
Masa Başında oturan Daire Başkanına kadar birileri FİİLİ HİZMET zammı alırken her çeşit zorluklar içerisinde arazide görev yapan hizmet kolumuz çalışanları neden Fiili Hizmet zammından yararlanamıyor dedik,
Sorumluluğu çocuklarına kadar rücu eden, ancak açlık sınırı altında maaşlar ile yaşam savaşı veren çalışanlarımızın çığlığını duyurduk,
Unvanı aynı olmasına rağmen başka bir kurumda çalıştığı için kendisinden iki kat fazla maaş alan çalışanları görüp isyan eden hizmet kolumuz çalışanlarının artık çalışma şevki kalmadığını söyledik,
Kısacası Hizmet Kolumuzdaki kurumlarımızın bilerek ve isteyerek üvey evlat muamelesine tabi tutulduğunu, çalışanlarımızın yok sayıldığını haykırdık,
Hâlbuki toplam 26 bin çalışanı olan Bayındırlık ve İskân Bakanlığı ile bağlı ve ilgili Genel Müdürlüklerin çalışanlarına yapılacak iyileştirmenin getireceği yükün sözü bile edilemeyeceğini anlattık.
Sayın Bayındırlık ve İskân Bakanının çalışanlarına sahip çıkma, masaya vurma zamanı çoktan geçmiştir, elinden bir şey gelmiyorsa İstifa etmesi gerekmektedir. Zira seçimlerden sonra yumruk vuracak masa bulamayacaktır.
Artık Sözün Bittiği Yerdeyiz çünkü;
Siyasi İrade Bayındırlık ve İskân Bakanlığını tümüyle yok saymaktadır,
Daha da acısı Bayındırlık ve İskân Bakanı, Bakan değil Bakamayan konumundadır.
Harekete Geçmek Lazım çünkü; AKP hükümeti seçim beyannamesinde hükümet olurlarsa birinci yılda kamudaki ücret adaletsizliğini gidereceklerini ve eşit işe eşit ücret verileceğini taahhüt etmişti. Ayrıca üçüncü yılsonunda memurların ücretlerinde genel bir iyileştirme yapacaklarını vaat etmişti, yine "Daha ne istiyorsunuz, size Toplu Sözleşmeli, Grevli Sendikal Haklar vereceğiz" demişti ve buna benzer birçok vaatte bulunmuştu. Hatırlayacağınız gibi en basit örnek diye çay-simit hesabı bile yapmıştı. Ancak AKP hükümetinin icraatları ile gelinen noktada Başbakanın yaptığı çay-simit hesabı tutmamış, asgari ücret çay-simite dahi yetmez olmuştur.
Harekete Geçmek Lazım çünkü; Taahhütler, Vaatler ve Sözler tutulmamıştır. Hizmet kolumuz çalışanları Açlık ve Yoksulluk sınırı altındaki maaşlar ile Yaşam Kavgası vermektedir.
Harekete Geçmek Lazım çünkü; Dört buçuk yıldır hizmet kolumuz çalışanlarının EK ÖDEME, DÖNER SERMAYE, FİİLİ HİZMET ve BANKA PROMOSYONLARI ile ilgili talepleri görmezden gelinmiştir.
Harekete Geçmek Lazım çünkü; Kurumlarımız bir bir kapatılmaya, arazileri satılmaya ve çalışanlarımız kaderine terk edilmeye çalışılmaktadır.
Değerli Basın mensupları,
Bu güne kadar yapmış olduğumuz Adalet ve Hak mücadelemizde bizim sesimiz oldunuz,
Bu gün sabah mesai başlangıcından mesai bitimine kadar almış olduğumuz İş Yavaşlatma kararımız ülke çapında tüm birimlerimizde devam etmektedir.
Devleti tüccar zihniyeti ile yöneten siyasilere artık cevap verme zamanı gelmiştir. Daha önceki uyarılarımıza kulak tıkayan sayın Bakan ÖZAK bizi ciddiye almamanın vebalini ödeyecektir. Kurumlarımızda çalışanların maaşlarını ve çalışma koşullarını düzeltmek yerine bu kurumları satışa çıkarmayı tercih eden bu iktidara tercihin nasıl yapıldığını günü geldiğinde hizmet kolumuz çalışanları gösterecektir.
Değerli Arkadaşlarım,
Yaklaşık 26 bin çalışanın hizmet ürettiği işkolumuzda her yıl en az 6 ay geçici göreve giden, sık sık yerleri değiştirilen, ödenekleri hep kırpılan ve geç ödenen, trilyonlarla ifade edilen büyüklükte projeleri üreten, yapan,işleten, kar-kış, gece-gündüz demeden çalışan bizler, yaşadığımız sıkıntıları ve mağduriyetimizin ciddiye alınması için Anayasa ve Uluslar arası sözleşmelerden gelen haklarımızı kullanarak İŞ BIRAKMAYA kadar varan bir dizi eylem ile taleplerimizi yineleyeceğiz.
Sözün Bittiği yerden haykırıyoruz,
Bu eylem kararı Sesimizi duymayanlara karşı alınmıştır,
Bu eylem şekli gözlere hitap etmektedir,
Gözlerin de görmediği kanaatine vardığımızda artık İŞ BIRAKMA eylemleri yapacağımızı sizlerin aracılığı ile Siyasi İradeye duyurmak istiyoruz.
Saygılarımızla.
TÜRK İMAR-SEN
GENEL MERKEZİ