Dışişleri Komitesindeki görüşmelerde Türkiye'nin katılıma yönelik ilerlemelerinin ele alındığı parlamento raporu esnasında söz alan Rehn, Salı günü de Avrupa parlamentosu'nda Türkiye'deki reform gelişmelerinin hızını kaybettiğini söylemişti
Dışişleri Komitesindeki görüşmelerde Türkiye'nin katılıma yönelik ilerlemelerinin ele alındığı parlamento raporu esnasında söz alan Rehn, Salı günü de Avrupa parlamentosu'nda Türkiye'deki reform gelişmelerinin hızını kaybettiğini söylemişti.
AB'nin 10 yeni üyesi ve Kıbrıs'ı içeren ülkeler ile Türkiye'nin Topluluk Uyumunun genişletilmesi için imzalanmış Ankara Protokolü'ne atfen Rehn şunları söyledi:
" Eğer Türkiye sonbaharda önemli sorunlardan sakınmak istiyorsa verdiği sözü tutmalıdır ve topluluk uyumundan ve katılım ortaklığından kaynaklanan zorunlulukları yerine getirmelidir. Aksi halde müzakereler olumsuz olarak etkilenir." Rehn ayrıca, Avrupa Komisyonu'nun sonbaharda Türkiye'nin ilerlemesine dönük bir rapor bastıracağını ve acilen Türkiye'nin Kıbrıs'la olan ilişkilerini normalleştirmesi için adım atması gereğinin altını çizdi. Bu adımların içine Kıbrıs'ın, uluslararası örgütlere üyeliğinin Türkiye tarafından veto edilmemesi gereğini de ekledi. AB de kendine düşen görevi yapmalıdır diyen Rehn, Kuzey Kıbrıs'a uygulanan izolasyonların kaldırılmasını ve doğrudan AB ile Kuzey Kıbrıs arasındaki ticaretin başlaması gereğini vurguladı.
Rehn, Güneydoğu Türkiye'deki karışıklık için ciddi şekilde kaygı duyduğunu ve PKK'yı saldırıları için kınadığını ifade etti. Ancak, hükümet yalnızca güvenlik politikası ile ilgilenmesinin cevap olamayacağını belirterek sosyo-ekonomik durumun geliştirilmesi ve Kürtlerin kültürel hakları için daha çok çaba harcanması gereğini belirtti. Komisyoner, Şemdinli kitapçısı olayının, yargının bağımsızlığı üzerine pek çok soru ortaya çıkarttığını ifade etti.
Hollandalı Parlamento üyesi ve raportör Camiel Eurlings ise Türkiye'deki reformların katılım kararının alındığı 2005'den beri ivmelenmediğini aksine yavaşladığını belirtti. Türk parlamentosuna çağrıda bulunarak yaz sonuna dek 9uncu reform paketinin oylanması üzerine ilerleme sağlanmasını istedi; böylece reformların uygulanmasının emniyete alınacağını savundu.Eurlings, yeni anti-terör yasasıyla alakalı bazı noktalardan bahsederek, bu yasanın ifade özgürlüğünü daha kötüye götürdüğünü ve dini toplulukların hakları üzerine temel hukuku askıya aldığını belirtti. Ankara Protokolüyle ilgili olarak raportör, Türkiye'nin uygulamada yasal zorunlulukları olduğunu dile getirdi ve ekledi "bu bir rica değildir fakat gerekliliktir" dedi. Eurlings, ayrıca meclise girişte % 10 barajının kaldırılmasının, Kürtlerin demokratik haklarına izin verilmesi anlama geldiğini savundu ve acilen uygulanması gereğini belirtti.