Türkiye Kamu-Sen Genel sekreteri ve İnsan Hakları Danışma Kurulu Üyesi Fahrettin Yokuş, Azınlık Raporunun aceleye getirilerek birkaç kişi tarafından hazırlandığını ve Cumhuriyetin temel niteliklerine saldırı amacını taşıdığını belirterek bu rapora karşı red oyu kullanacaklarını söyledi
Türkiye Kamu-Sen Genel sekreteri ve İnsan Hakları Danışma Kurulu Üyesi Fahrettin Yokuş, Azınlık Raporunun aceleye getirilerek birkaç kişi tarafından hazırlandığını ve Cumhuriyetin temel niteliklerine saldırı amacını taşıdığını belirterek bu rapora karşı red oyu kullanacaklarını söyledi.
Konu ile ilgili olarak bir açıklama yapan Yokuş, Anayasanın temel niteliklerine ve ülkemizin temel nitelikleri ile milli birliğine saldırılar içeren raporu hazırlayanlar ve kurul başkanı hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını kaydetti.
Yokuş'un açıklaması şöyle:
Türkiye Kamu-Sen'in de üyesi bulunduğu Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu'nun 01.10.2004 tarihinde yaptığı toplantıda görüşerek oyladığı "Azınlık Raporu" ile ilgili düşüncelerimiz şunlardır:
Başta kamu kuruluşlarından olmak üzere sivil toplum örgütlerinden toplam 78 üyenin bulunduğu Danışma Kurulu'nun 1 Ekim tarihli toplantısında katılımın oldukça düşük olduğu. gözlenmiştir.Azınlık raporu ile ilgili oylamanın yapılacağı öğleden sonra oturumunda toplam 33 kişinin toplantı salonunda bulunduğu bilinmektedir. Nitekim oylama 24 kabul 7 red 2 çekimser oy ile tamamlanmış ve rapor kabul edilmiştir. Kurul toplantısına olan düşük katılımın en üzücü tezahürü kamu kurum ve kuruluşlarının 19 temsilcisinin sadece 5-6 arasında kişi ile katılım sağlamalarıdır. Toplantı tarihinden önce ve toplantı sırasında kurul üyelerine ilgili rapor örneği gönderilmemiş ve dağıtılmamıştır. Toplantı günü Türkiye İnsan Hakları 2004 Raporu'nun fotokopi çekmek sureti ile dağıtımının yapılmasına rağmen tartışma konusu rapor kamuda tasarruf tedbirleri gerekçe gösterilerek üyelerin çoğunluğuna dağıtılmamıştır ve okuyup inceleme fırsatı bulamadıkları bir rapor hakkında oy kullanmaları üyelerden istenmiştir.Raporu hazırlayan komisyon üyelerinin elinde bulunan rapor diğer üyelere dağıtılmamıştır.
Rapor maalesef toplantıdan 2 hafta sonra (15 Ekim 2004) e-posta aracılığı ile üyelere ulaşmıştır..) Başta Prof. Dr. İbrahim KABOĞLU olmak üzere kurulda görev alanlar ve raporu hazırlayanlar rapora karşı itirazlarını ve milli hassasiyetlerini sunan kişilere karşı olumsuz bir tavır sergilemişler ve onları susturma girişiminde bulunmuşlardır. Bir çok sivil toplum örgütü temsilcisinin "bu raporu olumlu veya olumsuz oylamamız için kurumalarımıza örgütlerimize danışmamız, onların görüşlerini almamız gerekmektedir. Raporun bu şekilde aceleye getirilmesini içimize sindirememekteyiz" beyanlarına rağmen sadece birkaç kişinin hazırladığı rapor, topluluğun birçok üyesinin görüşü alınmaksızın kurulun görüşlerini temsil ediyormuş gibi oylamaya sunulmuştur. Bizler de Türkiye Kamu-Sen camiası adına diğer 6 üye ile birlikte ülkemizin milli hassasiyetleri ve devletimizin üniter yapısı ile Cumhuriyetimizin temel niteliklerine saldırı amacı taşıyan bu rapora karşı red oyunu kullanmış bulunmaktayız.
Demokrasi ve insan haklarını temsil ettiğini öne süren ve Başbakanlık kurumunun adını ve imkanlarını kullanan bu kurulun hazırladığı raporun ülkemizin temeline dinamit döşeme gayesini gütmesi bir yana, katılımcılık, çoğulculuk gibi demokrasinin temel ilkelerini ihlal etmesi de endişe vericidir.
Aydınlatılması Gereken Konular:
1) Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulunu oluşturan 19 kamu kurum ve kuruluşu 53 sivil toplum örgütü ve 6 öğretim üyesi hangi kriterlere göre belirlenmiştir?Daha sonra kurula ilave edilen 7 sivil toplum örgütü hükümet tarafından çağrılmıştır.100 üyesi dahi bulunmayan bir kısım sivil toplum örgütleri bu kurulda ne maksatla görevlendirilmiştir?
2) Başbakanlığa bağlı olan bu kurul Başbakan Yardımcısı Sn. Abdullah Gül'ün sorumluluğundadır. Azınlık Raporu oylanırken 19 kamu kurum ve kuruluşunda görevlendirilen yetkili kurul üyelerinin büyük bölümünün toplantıda olmayışının gerekçesi mutlaka açıklanmalıdır.
3) Oylamaya katılan kamu kurum temsilcileri ile sivil toplum örgütleri ne yönde oy kullandıklarını açıklamalıdırlar.
4) Toplantı ve Karar yeter sayısına bakılmadan 78 kişiden oluşan kurulun 24 kişisinin oylarıyla rapor kamuoyuna tüm kurulun raporu gibi yansıtılmıştır.Kamu kurumlarını ve sivil toplum örgütlerini töhmet altında bırakan ve bir oldu bitti ile raporu kuruldan yeter sayı olmadan oylatan Sn. Prof. Dr. İbrahim KABOĞLU hakkında bir işlem yapılıp yapılmayacağı hükümet tarafından açıklanmalıdır.
Türkiye Kamu-Sen olarak meselenin takipçisi olacağımızı Anayasamızın temel niteliklerine ve ülkemizin milli birliğine saldırılar içeren bu raporu hazırlayanlar ile Kurul Başkanı Prof. Dr. İbrahim KABOĞLU hakkında suç duyurusunda bulunacağımızı kamuoyuna saygı ile duyururuz.