Türkiye Kamu-Sen, Türkiye'de çalışmalarını sürdüren IMF heyetine mektup yazarak randevu talebinde bulundu
Türkiye Kamu-Sen, Türkiye'de çalışmalarını sürdüren IMF heyetine mektup yazarak randevu talebinde bulundu.IMF Türkiye Masası Şefi sayın Rıza Moghadam ile IMF Avrupa Direktörü Sayın Michael Deppler'e gönderilen mektupta IMF yetkililerinin sermaye çevreleri ve hükümet tarafından yanıltıldığına dikkat çekilerek, Türkiye gerçeklerini açıklamak üzere heyetten randevu talebinde bulundu. Randevu talebiyle ilgili mektip IMF'nin Ankara'da bulunan Temsilciliğine elden teslim edildi.
IMF heyetine gönderilen mektup şöyle:
Sayın Mıchael DEPPLER, Sayın Rıza Moghadam
IMF Avrupa Direktörü, IMF Türkiye Masası Şefi
1999 yılından beri kuruluşunuzla hükümetlerimiz arasında yapılan bir çok anlaşma ve uygulattığınız ekonomik programlar, Türk halkını ekonomik krizlere, büyüyen işsizliğe, artan açlığa ve yoksulluğa mahkum etmiş; kapanan şirketlere, iflas eden küçük esnafa, maaşı ile hayatta kalmaya çalışan işçi, memur ve emeklilere aldırmadan yatırımların durduğu, alım gücünün kalmadığı ve büyük bir durgunluğun hakim olduğu bir ekonomik ortam yaratmıştır.
Dört kişilik bir ailenin insanca yaşaması için 1 milyar 652 milyon TL.nin gerektiği bir ülkede, 645 milyon TL. ortalama ücret alan memurları, 300 milyon TL. alan asgari ücretliyi hiç düşündünüz mü? IMF'ye sermayedar ülkelerin memurları, emeklileri, çalışanları aldıkları ücretle refah içinde yaşar, hatta bizim ülkemize tatil yapmaya gelirlerken bizim memurumuz, emeklimiz, çalışanımız öngördüğünüz politikalar sonucunda ancak hayatta kalmaya çalışıyorlar. Neden diye hiç düşündünüz mü? Düşünmezsiniz, çünkü sizin göreviniz ne ücretleri artırmak, ne işsizliği azaltmak, ne yoksulluğu yok etmek ne de toplumun refahını sağlamak.
Sizin göreviniz Türkiye'ye verdiğiniz kredileri bir an önce, ne pahasına olursa olsun tahsil etmek. Bu nedenle "asgari ücrete zam da nereden çıktı!" diyebilirsiniz. "Memurun maaşı yüksek, azaltılsın!" da diyebilirsiniz, "emekliye zam yapmayın!" da diyebilirsiniz, "tüm kamu kuruluşlarını özelleştirin!" de diyebilirsiniz, "memur sayısını azaltın!" da diyebilirsiniz. Nasılsa karşınızda emrinize amade bir hükümet ve zaten işten çıkarmaları destekleyen, ücretlerin azaltılmasını isteyen, işveren kesimi var.
Görüştüğünüz işveren kesimi size Türk halkı için nasıl bir tablo çiziyor bilemiyoruz ancak; halkımız kasaplardan et yerine kemik, pazarlardan atık meyve ve sebze toplayarak yaşam mücadelesi vermekteler.
Sayın Deppler, Sayın Moghadam;
Unutmayınız ki, bu ülke yalnızca hükümetten ve işverenden oluşmuyor. Demokrasiye inanmış biri olduğunuzu düşünerek, sizi uyguladığınız ekonomik politikaların gerçek muhatabı olan işsizi, emekliyi, işçiyi, çiftçiyi ve memuru da dinlemeye davet ediyoruz. Bu nedenle Konfederasyonumuz, ülke gerçeklerini sizlere anlatmak için görüşmek istemektedir. Yüz yüze yapacağımız bu görüşmede Türkiye gerçeklerini kamu çalışanlarının gözünden tüm çıplaklığı ile sizlere anlatmak amacındayız. Bu vesile ile uygulanmasını istediğiniz ekonomik politikaların sosyal boyutunu bir kez daha gözden geçirme fırsatı bulacağınız umudunu taşıyoruz.Saygılarımızla.09.06.2004