Üniversite hastanelerinde yaşanan hemşire eksikliği, hemşirelerimiz aşırı iş yükü ve yaşadıkları sıkıntılar konfederasyonumuza bağlı Türk Sağlık-Sen tarafından tarafından Gazi Üniversitesi hastanesinde yapılan eylemle protesto edildi
Üniversite hastanelerinde yaşanan hemşire eksikliği, hemşirelerimiz aşırı iş yükü ve yaşadıkları sıkıntılar konfederasyonumuza bağlı Türk Sağlık-Sen tarafından tarafından Gazi Üniversitesi hastanesinde yapılan eylemle protesto edildi.
Hemşireler bugün yarım günlük iş bırakma yaparak başlattıkları eylemde “ hemşireyiz, köle değiliz, yönetim duy sesimizi, sende bizdendin ne çabuk değiştin' gibi sloganlar atıp ıslıklarla protesto ettiler.
Ankara Üniversiteler Şubemiz tarafından gerçekleştirilen eyleme Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci Yönetim kurulu üyeleri ve Ankara şubelerimizin başkanları ve hemşireler katıldı.
Hemşirelerimiz 3.2 Kat Fazla Çalışıyor
Eylemde serbest kürsü kurularak hemşireler yaşadıkları sorunları talepleri anlattı. Hastane bahçesinde protesto yürüyüşün de gerçekleştirildiği eylemde bir açıklama yapan Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci hemşirelerin Avrupalı meslektaşlarına öre 3.2 kat daha fazla çalıştığını kaydederek “ DSÖ Avrupa Bölgesinde her 100 bin kişiye düşen ebe sayısı ortalama 802 iken, Türkiye’de ise bu rakam 251’dir. Bunun anlamı Avrupa’da 3.2 ebe/hemşirenin yaptığı işi Türkiye’de 1 ebe/hemşire yapmaktadır. Bu aynı zamanda hemşire ve ebelerimizin Avrupalı meslektaşlarına göre 3.2 kat fazla iş yoğunluğuna sahip olduğunu ve çalıştıklarını da göstermektedir. Hemşirelerimizin iş yükünü hesaplarken sadece mesai saatleri çerçevesinde bir değerlendirme yapan iş yükünü ve yoğunluğunu hesaba katmamak gerçekçi bir yaklaşım değildir.' dedi.
Hemşire Eksikliği Giderilmeli
Hemşirelerin Ağır iş yükü nedeniyle sağlıkları, psikolojileri, aile ve sosyal hayatları bozulduğuna dikkat çeken Genel Başkan Önder Kahveci sorunların kaynağı olan hemşire eksikliğinin giderilmesi için gerekli istihdam politikaları uygulanmamakta olduğuna dikkat çekti. Gazi Üniversitesi Hastanesine hiç kadro verilmeyerek durum içinden çıkılmaz bir hale sürüklendiğini belirtti.
Hemşirelerimiz Köle Düzenine Mahkum Edilmek İsteniyor.
“Nöbetten çıkıp, tekrar mesaiye devam etmek gibi insan bünyesinin kaldıramayacağı bir çalışma temposu, sabah işe gelindiğinde nerede çalışacağını bilememek gibi bir karmaşa düzeni, mobbing ve baskının her türlüsünün olduğu bir çalışma ortamı ile üniversite hastanesinde hemşireler için bir köle düzeni hüküm sürmeye başlamıştır.' diyen Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci Fazla, esnek ve kuralsız çalışma ile adaletsiz bir düzenin üniversite hastanelerinde hüküm sürdüğünü kaydetti.
Çocuklar Annelerine Hasret
Yaşanan sorunlar nedeni ile hemşirelerin sağlıklarının bozulduğunu belirten Önder Kahveci “Bugün hemşirelerimizin psikolojisi bozulmuştur. Beden sağlıkları sıkıntıdadır. Aile yaşamları mahvolmuştur. Çocuklar annelerini, eşler birbirlerini göremez hale gelmiş Anayasa ile güvence altına alınmış olan aile hayatı ağır iş yükü, sonu gelmeyen nöbetlerle suikaste uğramıştır. Bugün hemşirelerimiz kan ağlamakta, psikolojik bir çöküntünün içinde bulunmaktadırlar. Bugün burada taktıkları maskelerde hemşirelerimizin yaşadıklarının açık bir tasviri olmuştur. “ dedi.
Üniversite hastanelerinde hemşire eksikliğine acil çözüm getirilmezse üniversite hastaneleri hizmet üretemez hale geleceğini kaydeden Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci bunun en somut örneklerinden birinin de Gazi Üniversitesi hastanesinde görüleceğini belirtti.
Hemşirelerimizi Hiç Kimse Tehdit Edemez
İş bırakarak tepkilerini ortaya koyan hemşirelere bazı idarecileri ceza vermekle tehndit etiğini belirten Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci “Hemşirelerimiz daha kaliteli bir çalışma hayatı, memnuniyet verici bir çalışma ortamı, insan onuruna yakışır bir ücret ve makul bir iş yükü talep etmektedirler. Bu haklı talep için iş bırakmaktadırlar. Fakat bazı idareciler iş bırakan hemşirelerimizi ceza vermekle tehdit edip eylem kırıcılığı yapmaya çalışmıştır. Sunu açıkça ifade ederim ki meydan boş değildir. biz hemşire arkadaşlarımızın yanındayız. İdarecçilerin bu tür tutumları bize sökmez bizi başka sendikalarla karıştırmasınlar. Yüksek mahkemeler iş bırakma eylemini sendikal bir hak görürken idarecilerin bunun suç olduğunu iddia edemezler. Bu ülke hukuk devletidir. Hiçbir idareci kendini kanun yerine koyamaz.' dedi.
Basın açıklamasının ardından hemşirelerimiz esloganlar atarak, halaylar çekerek iş bırakma eylemine devam ettiler.