5434 sayılı Emekli Sandığı Kanunu kapsamında emekli olarak, emekli maaşı almaya hak kazanan davacının 30 hizmet yılından fazla geçen süreler için de emekli ikramiyesi ödenmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Emekli Hizmetleri Genel Müdürlüğü Kamu Görevlileri Emeklilik Daire Başkanlığınca tesis edilen işlemin iptali ile fazla hizmet süresine göre hesaplanacak emekli ikramiyesinin başvuru tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle dava açılmıştır
5434 sayılı Emekli Sandığı Kanunu kapsamında emekli olarak, emekli maaşı almaya hak kazanan davacının 30 hizmet yılından fazla geçen süreler için de emekli ikramiyesi ödenmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Emekli Hizmetleri Genel Müdürlüğü Kamu Görevlileri Emeklilik Daire Başkanlığınca tesis edilen işlemin iptali ile fazla hizmet süresine göre hesaplanacak emekli ikramiyesinin başvuru tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle dava açılmıştır.
Ankara 12. İdare Mahkemesi’nin 29.06.2015 tarih, 2015/540 E. ve 2015/942 K. sayılı kararında; davacının 30 yılın üzerindeki hizmeti için emekli ikramiyesi ödenmemesine ilişkin işlemin dayanağını oluşturan 08.06.1949 günlü, 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu’nun 17.1.2012 günlü, 6270 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 1. maddesiyle değiştirilen 89. maddesinin dördüncü fıkrasının birinci cümlesinde yer alan; “…verilecek emekli ikramiyesinin hesabında 30 fiili hizmet yılından fazla süreler…”ibaresinin Anayasa Mahkemesi’nin 07.01.2015 tarih ve 29229 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 25.12.2014 tarih ve E:2013/111, K:2014/195 sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle 5434 sayılı Kanuna tabi görev yapmış kişilerin emekli ikramiyesinin hesaplanmasında yer alan 30 yıllık süre sınırlamasının yasal dayanağının ortadan kalktığı, dolayısıyla mevcut yasal durum itibariyle davacıya 30 yılın üzerindeki hizmetleri için de emekli ikramiyesi ödemesi yapılması ve bunun için tahsis dosyasının incelenerek 30 yıldan fazla çalışma süresinin tespit edilip, bu sürenin karşılığı ikramiye tutarının emekli olduğu tarihteki değerler dikkate alınarak hesaplanması ve 30 yıldan fazla olan sürenin ne kadarının hangi gerekçe ile hesaba alınamayacağının açıkça ortaya konulup davacıya bildirilmesi gerekirken, Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümeyeceği gerekçesinin belirtilerek başvurusunun reddine ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı ve davacının başvurusunun değerlendirilerek, 30 hizmet yılından fazla geçen hizmet süresine göre hesaplanacak emekli ikramiyesinin hesaplanarak başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesi gerektiği belirtilerek dava konusu işlemin iptaline, 30 hizmet yılından fazla geçen hizmet süresine göre hesaplanacak emekli ikramiyesinin hesaplanarak başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmiştir.