Ankara’da, bundan tam 10 yıl önce yaşanan ve binlerce Uygur Türkünün hayatını kaybettiği Urumçi Katliamına ilişkin bir anma töreni düzenlendi.
Ulus heykel önünde gerçekleştirilen etkinliğe Türkiye Kamu-Sen adına Genel Başkan Yardımcımız ve Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkanı Nuri Ünal, Genel Başkan Yardımcımız ve Türk Ulaşım-Sen Genel Başkanımız Mustafa Nurullah Albayrak, Türk Emekli-Sen Genel başkanımız Osman Özdemir, Genel Merkez Yöneticilerimiz, Doğu Türkistan Kültür ve Yardımlaşma Derneği Yöneticileri, ülkemizde yaşayan Doğu Türkistanlılar ve çok sayıda vatandaş katıldı.
SEYİT TÜMTÜRK: KİMSE SANMASIN Kİ, DOĞU TÜRKİSTANLILAR SAHİPSİZDİR
Tam 10 yıl önce Çin devletinin yaptığı zulmün lanetlendiği basın açıklamasında konuşan Dernek Başkanı Seyit Tümtürk;
“5 Temmuz 2009 yılında ata yurdumuz Doğu Türkistan’ın başkenti Urumçi’de meydana gelen. Binlerce kardeşimizin şehit edildiği, yaralandığı ve yine yüz binlerce insanımızın tutuklandığı Urumçi Katliamının 10.yıl dönümünde acımızı ve öfkemizi haykırıyoruz. Sanılmasın ki yalnız ve biçareyiz. Sanılmasın ki hürriyet denilen o kutlu ışık bizden ötelere kaçmıştır. Hayır, hayır yanılıyorsunuz.
“AKITTIĞINIZ KANDA BOĞULACAKSINIZ”
Yüceler yücesi Rabbimizin ilahi hükmüne boyun eğdik, teslim olduk. Biliyoruz ki; O kendine iman eden mazlumları yalnız ve çaresiz bırakmaz. İstiklal ve istikbalimiz. Türk milletinin kendine hedef koyduğu kızıl elma mefkûresinin burçlarında dalgalanmaktadır. İşte bu iman ve inançla zalim ve eli kanlı Çin devletinin zulmüne rağmen, geleceğe emin adımlarla yürüyoruz. Geleceğimizi Türk- İslam âleminin birlik ve beraberliğinde görüyoruz.
Dün dil ile ikrar ettiğimiz sözleri bu gün kalbimizde taşıdığımız imanla daha da inanmış bir şekilde haykırıyoruz. Akıttığın kanda boğulacaksın Çin. Yıkılacaksın, yıkılacaksın. Gün inanmış yüreklerin günüdür. 10 yıl önce Urumçi caddelerini, sokaklarını ve hanelerini birer ölüm kafesine çeviren katil Çin.
“ÇİN ZİNDANLARINDA UYGUR TÜRKLERİNE İŞKENCELER YAPILIYOR”
Bugün Nazi kamplarını aratmayan sözde eğitim kamplarında milyonlarca soydaşımızı esir etmiş durumdadır. Sağlık başta olmak üzere hiçbir insani şartın bulunmadığı bu kamplarda bulunanlar Çin’e sadık birer köle olmaya zorlanmakta, kampta tutulan insanlarımızın evlerine Çinliler zorla misafir olarak gönderilmektedir. Kızlarımız Çinliler ile evlenmeye zorlanmakta, yavrularımız Çinlileştirilmek üzere ailelerinden koparılmaktadır. Uygurların âlimleri, edipleri, aydınları, sanatçıları akıl almaz işkencelerle Çin zindanlarında şehit olmaktadır.
“DOĞU TÜRKİSTAN’IN TARİHTEN İZİNİ SİLMEK İSTİYORLAR”
İşte böylece bir millet sindirilmekte yok edilmek istenmekte ve tarihten izi silinmektedir. Müslüman ve Türk olan Uygurların karşılaştığı bu vahşet cenderesi ne yazık ki her geçen büyüyerek devam etmektedir. Yüreğinde taşıdığı iman ile geleceğe ümitle bakmak dışında elinde, avucunda bir şey kalmayan halkımızın ümidi benim, sensin velhasıl biziz. Eğer bu cinayet şebekesi, bu katil ve terör yuvası zalim Çin devletine karşı bizimle olmayacaksanız, Ne zaman yanımızda olacaksınız? “ diyerek sözlerini tamamladı.
NURİ ÜNAL: DOĞU TÜRKİSTAN’DA YAŞANAN ZULME KİMSE SESSİZ KALMAMALI
Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkanımız Nuri Ünal ise yaptığı konuşmada;
Bugün hem Başbağlar hem de Urumçi katliamının yıl dönümü. Canımız yanıyor ve biz bu katliamları unutmadık, unutmayacağız. Türk milleti kendisine yapılan iyiliği de ihaneti de asla unutmaz. Doğu Türkistan'da yaşanan zulme sessiz kalmamız mümkün değildir. Demokrasi havarilerini, İslam dünyasını, Türk dünyasını ve yöneticilerini göreve davet ediyoruz. Doğu Türkistan’da soydaşlarımıza zulm ediliyor. Bu zulmü kimse görmezden gelemez. Dünya kamuoyu bu zulme sessiz kalamaz. Türkiye Kamu-Sen bu haklı davanın sonuna kadar yanındadır. Doğu Türkistan yalnız değildir. 5 Temmuz 2009 yılında Urumçi’de hayatlarını kaybeden soydaşlarımızı bir kez daha rahmetle anıyoruz. Mekanları cennet olsun” dedi.