Konfederasyonumuzun “Sendika 4.0” adıyla dünyada ilk defa dillendirdiği ve bu çerçevede düzenlediğimiz “Endüstri 4.0 ve Sendikaların geleceği panelimiz Ankara’da Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk 'un da aralarında bulunduğu yoğun bir kalabalıkla gerçekleştirildi.
Panelimize Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, ile birlikte, Bakan Yardımcısı Ahmet Erdem, TOBB Başkan Yardımcısı Faik Yavuz, Türk-İş Başkanı Ergün Atalay, ILO Türkiye Temsilcisi Numan Özcan, Devlet Personel Başkanı Enes Polat, Çalışma Genel Müdürü Nurcan Önder, İŞKUR Genel Müdürü Cafer Uzunkaya, sendikalarımızın Genel Başkanları, sivil toplum kuruluşlarının yönetici ve temsilcileri, kamu kurum ve kuruluşlarının yönetici ve temsilcileri ile çok sayıda akademisyen, işçi, memur ve davetli katıldı.
Panelimiz başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Silah arkadaşları ve şehitlerimiz için saygı duruşu ve ardından hep bir ağızdan coşkuyla okunan İstiklal Marşı ile başladı.
KAHVECİ: BU GÜZEL ÜLKEYİ HEP BİRLİKTE GELECEĞE TAŞIMAK İÇİN TARİHİ BİR ÇAĞRI YAPIYORUZ
“Endüstri 4.0 ve Sendikaların Geleceği” panelinin açılış konuşmasını yapan Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci katılımcıları selamlayarak başladığı konuşmasında, “Endüstri 4.0 süreci, hiç kuşkusuz ki yalnızca işletmeleri değil çalışma ilişkilerini de kökünden değiştirecek gelişmelere gebedir. Bu dönüşüm, Endüstri Devriminin diğer aşamalarında olduğu gibi daha mutedil bir şekilde sürdürülebilecek bir süreç değildir” diyen Genel Başkan Kahveci, “Öyle görünüyor ki, akıllı teknolojiler ve yapay zekâ, Sanayi Devrimi ile ortaya çıkan, bildiğimiz anlamdaki üretim, iş ve çalışan kavramını tamamen değiştirecektir. Teknolojik gelişmedeki akıl almaz hız, bizlerin de bu dönüşüme bir an önce ayak uydurmamızı zorunlu kılmaktadır. Önümüzdeki değişim sürecinin toplumsal boyutları, Sanayi Devrimi ile kıyaslanamayacak ölçüde büyük olacaktır” dedi. Kahveci, “Geleceğe yön vermek; geçmişi bilmek, bugünü anlamak ve yarını görmekle mümkündür. Sürekli değişen ve dönüşen dünyamız yeni bir çağın eşiğinde, büyük doğum sancıları çekmektedir. 18. yüzyılın ilk çeyreğinde buhar makinasının icadı ile başlayan endüstrileşme süreci, binlerce yıllık toplumsal yaşamı kökünden değiştirmiş, devletleri temelinden sarsmış, yeni kavramlarla bambaşka bir dünyanın kapılarını açmıştır. Tarım toplumundan endüstri toplumuna geçilirken ortaya çıkan paylaşım sorunu, büyük toplumsal çatışmaların ardından demokrasi ve özgürlük, insan hakları, sosyal devlet, sendika, toplu sözleşme ve örgütlü toplum gibi kavramların hayatımıza girmesiyle bir nebze olsun çözülebilmiştir.
Elektrik gücünün yardımıyla seri üretime geçilmesi ve bilgi teknolojilerinin gelişmesiyle otomasyona dayalı üretimi öngören gelişmelerin ardından, siber fiziksel sistemler, otonom davranış sergileyebilen yapay zekâ çalışmaları sonucunda, Sanayi Devrimi artık dördüncü aşamasına geçmiş bulunmaktadır. Üretim sistemlerinin değişimi ve gelişimi, devletlerin ekonomi politikalarını, endüstri ilişkilerini, hukuki altyapıları ve gelirin paylaşımını da doğrudan etkilemekte, büyük toplumsal dönüşümlere önayak olmaktadır. Almanya Federal Hükümeti'nin ülkedeki işletmelerin gelecekteki zorluklara karşı hazır olmasını sağlamak için bilgi teknolojileri ve üretim teknolojisi arasında daha yakın bir ilişki kurmayı amaçlayan projesi olan Endüstri 4.0, tüm dünyada siyaset ve endüstri konusunda birçok tartışmayı da beraberinde getirmiştir.
Endüstri 4.0 süreci, hiç kuşkusuz ki yalnızca işletmeleri değil çalışma ilişkilerini de kökünden değiştirecek gelişmelere gebedir. Bu dönüşüm, Endüstri Devriminin diğer aşamalarında olduğu gibi daha mutedil bir şekilde sürdürülebilecek bir süreç değildir. Öyle görünüyor ki, akıllı teknolojiler ve yapay zekâ, Sanayi Devrimi ile ortaya çıkan, bildiğimiz anlamdaki üretim, iş ve çalışan kavramını tamamen değiştirecektir. Teknolojik gelişmedeki akıl almaz hız, bizlerin de bu dönüşüme bir an önce ayak uydurmamızı zorunlu kılmaktadır. Önümüzdeki değişim sürecinin toplumsal boyutları, Sanayi Devrimi ile kıyaslanamayacak ölçüde büyük olacaktır.
Bütün tahminler işsizliğin artması, ücretlerin düşmesi, birçok mesleğin ortadan kalkması ya da yapay zekânın eline geçmesi, toplumda devlet algısının değişmesi üzerinde yoğunlaşmaktadır. Bu çerçevede artık kapımızdan içeri girmekte olan yapay zekânın, otonom sistemlerin, nesnelerin internetinin toplumumuza, kamu yönetimine, çalışma yaşamına, hukuk sistemimize, ekonomik ve sosyal politikalara nasıl yansıyacağının tespit edilmesi, fütürist bir yaklaşım olmaktan öteye hayati bir zorunluluktur.
• Eğitim sisteminin yeni üretim metotlarına entegrasyonu,
• Hukukî altyapının geleceğe dönük olarak revizyonu,
• Yeni istihdam programlarının oluşturulması,
• Yeni örgütlenme modellerinin geliştirilmesi,
• Farklı aksiyon planlarının belirlemesi,
• Yeni sosyal politika önerileri,
• İnsan odaklı bir istihdam piyasasının inşa edilmesi,
• Yok olacak mesleklerle yeni ortaya çıkacak mesleklerin, yeni imkânların araştırılması,
• Yapay zekânın toplumsal yapı üzerinde yaratacağı etkinin hesap edilmesi,
• Kamu yönetimi ve kamu hizmetlerinin geleceğinin tespit edilmesi gibi konular,
KAHVECİ: YARININ SORUNLARINA BUGÜNDEN ÇARE ÜRETMEK AMACINDAYIZ
Bürokrat, siyasetçi, işçi, işveren, memur, işsiz, akademisyen, Uluslararası Çalışma Örgütü gibi toplumun bütün kesimlerini ve ortaklarımızı içeren ve süreklilik arz eden bir platformda tartışılmalı, değerlendirilmelidir. Çalışmalarda ortaya çıkacak sonuç, bizlere yeni bir dünyanın kapılarını açacak, kaçınılmaz olarak karşı karşıya kalacağımız bu süreçte, milli birlik ve beraberliğimizin muhafazasının anahtarı olacak, istihdam piyasasında bir toplumsal mutabakatın temelini teşkil edecektir. ILO, İşin Geleceği Küresel Komisyonu da geçtiğimiz gün açıkladığı raporunda iş dünyasının büyük bir dönüşüm içine girdiğinden hareketle, yeni fırsatların hükümetler, sendikalar ve işverenlerin ekonomileri ve işgücü piyasalarını daha kapsayıcı hale getirmek için birlikte çalışmasıyla ortaya çıkacağına vurgu yapmakta ve sosyal diyaloğun önümüzdeki değişim sürecinde daha da gerekli olduğunu belirtmektedir. Türkiye Kamu-Sen olarak, yol gösteren sendikacılık anlayışımız çerçevesinde, dünyadaki ekonomik ve toplumsal sistemleri köklü bir değişime zorlayacak olan sürecin, ülkemizdeki çalışma yaşamına, mevzuata, sendikacılığa, memurlara ve işçilere etkilerini ortaya koyacak, çalışma hayatının ve toplumsal kesimlerin, bu büyük dönüşüm sürecine zarar görmeden adapte olmasını sağlayacak bir altyapı hazırlanmasının zorunlu olduğunu düşünüyoruz.
Fikirler eyleme dönüşmüyorsa ne kadar parlak olursa olsun bir anlam ifade etmez. Bu noktadan hareketle, Sendika 4.0 Projesini öneriyor, bir hizmet binamızı tamamen geleceğimizi inşa etmek adına, yapılacak ortak çalışmalar için ayırdığımızı özellikle belirtmek istiyorum. Bu projede biz Türkiye’de konunun muhatabı olan herkesle iş birliğine hazırız. “Endüstri 4.0 ve Sendikaların Geleceği” konu başlığında düzenlediğimiz bu panelimiz, konunun taraflarını bir araya getirmesi ve değerli görüş ve önerilerini bizlerle paylaşması bakımından son derece önemlidir. Buradan elde edeceğimiz çıktılar, çizeceğimiz yol haritasına da kaynaklık edecektir. Bu ülkeyi işçisiyle, memuruyla, işvereni ile birlikte yükseltecek, geleceğe hep birlikte taşıyacağız. Buradan tarihi bir çağrı yapıyor ve “Gelin geleceği birlikte şekillendirelim. Takip eden değil takip edilen olalım. Etkilenen değil etkileyen olalım.” diyoruz. Biz günü kurtarmak değil yarını inşa etmek gayesindeyiz. Yarının sorunlarına bugünden çözümler üretme amacındayız. Katılımlarınızdan dolayı Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanımız başta olmak üzere bütün kurum, kuruluş temsilcilerine, panelistlerimize ve tüm katılımcılara ayrı ayrı teşekkür ediyor, Panelimizin güzel bir başlangıcın ilk etabı olması temennilerimle, milletimiz ve devletimiz için hayırlara vesile olmasını diliyor, saygılar sunuyorum.
NUMAN ÖZCAN: TÜRKİYE KAMU-SEN’İN ÇAĞRISINA HİÇ BİR KURUM VE KURULUŞ DUYARSIZ KALMAMALI
“Endüstri 4.0 ve Sendikaların Geleceği” panelinin protokol konuşmaları çerçevesinde konuşan ILO Türkiye Direktörü Numan Özcan, sivil toplum kuruluşlarının insan odaklı yaklaşımı baz alan değişimlere kapılarını aralaması gerektiğini söyleyerek, Türkiye Kamu-Sen’e düzenlediği panelden ötürü teşekkür etti. Konfederasyonumuzun öncülük ettiği panelin öneminden söz eden Özcan, diğer örgütlerin de bu yenilikçi yaklaşımı benimsemesinin zorunlu olduğunu kaydetti. Panelin konusunu oluşturan projeye şekil veren Konfederasyonumuza ILO olarak her türlü desteği vermeye hazır olduklarını kaydeden ILO Türkiye Direktörü Numan Özcan, “Bugünkü toplantıda alınan kararların Türkiye Kamu-Sen için önderlik anlamında önemli sonuçları olacaktır” dedi.
ERGÜN ATALAY: BU DEĞİŞİME TOPLUMUN TÜM KESİMLERİ AYAK UYDURMALI
Türk-İş Başkanı Ergün Atalay ise, Endüstri 4.0 ve sendikaların geleceği konusunun tam zamanında masaya yatıran Konfederasyonumuzu tebrik ederek, “Bu değişimden en çok işçiler etkilenecek ancak toplumun her kesiminin bu değişime ayak uydurması ve gerekli tedbirleri alması zaruridir” dedi.
FAİK YAVUZ: TOPLUM OLARAK BU DEĞİŞİMDEN HEPİMİZ ETKİLENECEĞİZ
TOBB Başkan Yardımcısı Faik Yavuz da konuşmasında Genel Başkanımız Önder Kahveci’yi ve projeye hayat verenleri tebrik etti. Ülkemizde emek piyasasında yer alan bütün örgütlenmelerin endüstrinin yaşadığı değişimden etkileneceği bir döneme girdiğimize vurgu yapan Yavuz, TOBB olarak, son derece faydalı olacak bir çalışma için bir arada bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
BAKAN SELÇUK: TÜRKİYE KAMU-SEN’İN ORTAYA KOYDUĞU PROJEYİ ÖNEMSİYORUZ
Protokol konuşmalarının sonunda söz alan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Türkiye Kamu-Sen ev sahipliğinde yapılan panelin geleceğe yön verme açısından önemine değinerek şunları söyledi; “Demokratik hayatımızın gücü olan sivil toplum kuruluşlarının topluma yön vermek ve liderlik etmek gibi önemli bir görevi bulunmaktadır. Endüstri 4.0 hayatımıza ciddi etkiler bırakacak yeni bir süreçtir. Bu anlamda bizlerin görevi kriz yaratacak durumlar karşısında yeni çözümler ve kavramlar ortaya koymaktır. İnsan odaklı çalışmalar yaparak sürece hazırlanmak, en önemli görevimizdir. Bu anlamda panelin sonuçlarının kamuya ön ayak olacağını düşünmekteyim. Geleceğe ışık tutan bu çalışmalar sayesinde sivil toplum kuruluşları da güçlenecektir. Bu noktada Türkiye Kamu-Sen’in ortaya koyduğu vizyonu ve projeyi çok önemsiyoruz. Yenilikçi vizyonun bir parçası olacak “Endüstri 4.0 ve Sendikaların Geleceği” panelinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” diyerek sözlerini tamamladı.
Protokol konuşmalarının ardından Genel Başkanımız Önder Kahveci, konuşmacılara teşekkür beratlarını takdim etti ve konfederasyonumuza bağlı sendikalarımızın Genel Başkanları ve panelistlerimizle toplu olarak aile fotoğrafı çektirildi.
2. BÖLÜMDE PANELİSTLERİMİZ SUNUMLARINI GERÇEKLEŞTİRDİLER
Protokol konuşmalarının ardından başlayan panelimizin oturum başkanlığını Hacı Bayram Veli Üniversitesi İİBF Çalışma Ekonomisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yücel Uyanık yaparken, panelistlerimiz;
Çalışma Genel Müdürü Nurcan Önder, “Geleceğin Teknolojileri ve Endüstrilerinin Kamu hizmetlerine Etkisi”
TOBB Daire Başkanı Ozan Acar, “Teknolojik Gelişmenin Emek Talebi Üzerindeki Yansımaları”
ILO’dan Tuba Burcu Şenel, “Üretim metotlarındaki Dönüşümün Ekonomi Politikaları ve Toplumsal Yapı Üzerindeki Etkileri”
Türk-İş’ten Mehmet Çetin, “Teknolojik Gelişmenin Sendikacılığa Etkileri”
Türkiye Kamu-Sen Ar-Ge Koordinatörü Ercan Han ise, “Teknolojik İlerlemenin kamu Yönetimine Yansımaları” konularında sunumlarını gerçekleştirdiler.