Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, açıklanan Ekim ayı enflasyon rakamlarına dair değerlendirmelerde bulundu.
“Türkiye Kamu-Sen olarak daima kamu çalışanlarına ve emeklilerine piyasa gerçekleriyle örtüşen maaş zammı yapılması gerektiğini ifade ediyoruz” diyen Genel Başkan Kahveci, “Kamu görevlilerimizin alım gücünün yükseltilmesi için gerçek enflasyonun üzerinde bir artış yapılması ve buna ek olarak refah payı verilmesinin zorunludur” dedi.
Genel Başkan Önder Kahveci açıklamasında;
“Ekim ayı enflasyonu da geçtiğimiz aylarda olduğu gibi yüksek geldi. Enflasyon hızla yükselmeye devam etti. Ekim’de enflasyon %3,43 oranında artarken yıllık enflasyon da %61,36 olarak belirlendi. Haziran ayından bu yana 4 aylık sürede ise TÜFE %29,4 oldu.
Temmuz ayında memur maaşlarına enflasyon farkı hariç %6 zam yapılmıştı. Hal böyle olunca zammın yapıldığı ilk ayda aldıkları zammın fazlasını enflasyona kaptıran memurlarımızın maaşları ekim ayı itibarı ile %23,4 oranında erimiş oldu.
Yılsonu için önümüzde, özellikle okul ve ısınma giderlerinin bütçemizi zorlayacağı 2 aylık bir süreç daha varken maaşlardaki erimenin %23’ü aşması kamu çalışanları ve emekliler için zor günlerin şiddetlenerek süreceğini gösteriyor.
Özellikle TCMB’nin 2023 ve 2024 yıllarına ilişkin enflasyon beklentisini yukarı yönlü güncellemesi, önümüzdeki dönemde de yüksek enflasyonun devam edeceğinin işaretidir. Ne var ki, toplu sözleşme süreci sonunda kararlaştırılan maaş zamları, ilgili döneme ait enflasyon beklentilerinin dahi altında kaldı. Bu da kamu çalışanları ve emeklilerin maaşlarındaki erimenin kaçınılmaz olduğu anlamına gelmektedir.
Türkiye Kamu-Sen olarak daima kamu çalışanlarına ve emeklilerine piyasa gerçekleriyle örtüşen maaş zammı yapılması gerektiğini ifade ediyoruz. Kamu görevlilerimizin alım gücünün yükseltilmesi için gerçek enflasyonun üzerinde bir artış yapılması ve buna ek olarak refah payı verilmesinin zorunlu olduğunu vurguluyoruz. TÜİK’in açıkladığı rakamlar, Türkiye Kamu-Sen olarak ekonomik öngörülerimizin yerinde olduğunu ortaya koyuyor. Buna bağlı olarak taleplerimizin de haklılığı ve sağlam temellere dayandığı görülüyor.
Toplu sözleşme görüşmeleri kamu çalışanlarının beklentilerine çözüm üretemedi. TBMM’de başlayacak olan bütçe görüşmeleri bu aşamada maaşlardaki erimenin durdurulabileceği tek mekanizma. Bu süreci iyi değerlendirmek zorundayız. Önemli olan maaşların hangi oranda yükseldiği değil alım gücünün hangi oranda arttığıdır.
Son yıllarda maaşlara yapılan oransal artışlar yüksek gibi görünse de gerçekleşen enflasyon, yapılan artışları aştığı için maaşlar sürekli erimekte, alım gücü sürekli düşmektedir. Bu bakımdan daha önce de ifade ettiğimiz gibi bu erimenin mutlak surette durdurulması gerekmektedir. Bunu sağlamanın tek yolu da kamu çalışanlarına refah payı verilmesinden geçmektedir.
Dolayısıyla TCMB’nin beklentilerine uygun bir maaş zammı ve üzerine %10 refah payı verilmesi ile enflasyon farkının da ortaya çıktığı ay itibarı ile maaşlara yansıtılması yönündeki taleplerimizin hiç olmazsa bütçe görüşmeleri esnasında karşılık bulması bu süreçte hayati bir önem taşımaktadır.
TÜİK’in rakamları bile ne kamu çalışanlarının ne de emeklilerimizin çarşı, pazarda karşılaştığı bu zamlara dayanacak gücünün kalmadığını söylüyor; yetkilileri bu gerçeğe göre hareket etmeye çağırıyoruz”