Konfederasyonumuza bağlı Türk Emekli-Sen'in Genel Başkanı Osman Özdemir, emeklilerin yaşadığı ekonomik dar boğaza dikkat çekerek, piyasa gerçeklerine uygun oranda zam yapılmasını talep etti. Özdemir, şu şekilde açıklamasını sürdürdü;
"2017-2018 ve 2019 yıllarında yaşanan çarşı Pazar enflasyonu kamu çalışanlarını ve emeklileri ciddi düzeyde etkilemiş, aldıkları ücret zammı daha cebe girmeden eriyip gitmiştir.
Yetkili olan konfederasyon, yetkilerinin haklarını verememiştir. Çalışanların haklarını ileriye götürebilecek hiçbir kazanım elde edememiştir. 2017 yılında gerçekleşen enflasyon %11,92, yetkili sendika %3+4 zam almıştır. 2018 yılında gerçekleşen enflasyon %20,3 yetkili konfederasyonun %4+3,5’a imza attığını biliyoruz. 2019 yılı için şimdilik gerçekleşen enflasyon %11,01, yetkili sendika %4+5 zamma imza atmıştır.
Hep hedef enflasyon üzerinden zam yapılarak emekli ve çalışan perişan edilmiştir.
Gıda enflasyonuna bakarsanız TÜİK rakamlarına göre %30, çarşı pazarın gıda enflasyonu ise %50’nin üzerinde yaşanıyor. Bizim kullandığımız mal ve hizmetler ortadadır. Memurun gelirinin yüzde 70’i gıda ve kiraya gidiyor.
Her ne kadar yetkili mercilerce yıllık enflasyonun %10,59’a düştüğü ifade edilse de son bir yıl içinde doğalgaz %53,8, tütün ve çay %50, meyve %25, sebze %13, ortalama gıda harcamaları %17, ulaşım %14,5, kira %12 artmışken son yapılan zamla birlikte elektrik fiyatlarındaki yıllık artış da %43’lere ulaşmıştır. Vatandaşın zorunlu harcamaları %15’ler dolayında artmışken yeniden değerleme oranları %22,58 artırılıp vergi, resim ve harçlara bu oranda zam yapılırken memur ve emeklilere yıllık ortalama 2020 yılı için %8,2 maaş artışı yapılması adalet ve hakkaniyetle bağdaşmayan bir durumdur.
TÜİK rakamları memurun enflasyonunu yansıtmıyor. Biz yıllardır toplu görüşmelerde bu konuyu masaya yatırdık. Enflasyon hedefi kadar oranlara imza atılmasının karşısındayız.
3 milyon dolayında kamu görevlisi, 2 milyon emekli ve aileleri ile toplam yaklaşık 20 milyon vatandaşımızın 2020 ve 2021 yıllarına ilişkin olarak mali ve özlük haklarının belirlendiği 5. Dönem Toplu Sözleşme Görüşmeleri, mutabakatsızlıkla sonuçlanmış, ardından başvurulan Kamu Görevlileri Hakem Kurulu ise hükümetin maaş artış teklifini aynen kabul ederek, etkisiz ve yetkisiz bir Kurul olduğunu adeta tescil etmiştir.
Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun 2020 yılı için verdiği %4+4, 2021 yılı için %3+3 maaş zammı kararı, yetersizdir. Bu artış 2020 yılının ilk yarısı için en düşük dereceli emekli ve memur maaşına 80-120 TL, ortalama emekli ve memur maaşına ise 110-160 TL dolayında bir artış anlamına gelmektedir.
Emekli ve memur maaşlarının altın karşısındaki değeri ise;
Maaş Altının Fiyatı Alınan Altın
2018 yılı en düşük memur emekli maaşı 1910-TL/Ay 161,10(TL/gr) 11,86 gr
2019 yılı Temmuz zammı sonrası 2557-TL/Ay 269,70(TL/gr) 9,48gr
Maaşımız %33,87 artmış, altın ise %67,7 artmıştır. Altına göre maaş kaybımız %33,2 olmuştur.
Enflasyonun üzerinde, alım gücünü artıracak bir artış talebimiz olacaktır. Emekliler %25 civarında bir zam beklemektedir. Neden %25 istiyoruz? Çünkü yeniden değerlendirme oranı üzerine 2,42 puan refah payı ilave edilmiştir. %25 emeklilerin hakkıdır. Biz de bunu istiyoruz. Bizi açlık sınırının altında maaş almaya itenlerden talebimiz budur."