Genel Başkanımız Önder Kahveci 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle yayınladığı mesajda ülkelerin gelişmişlik düzeyinin kadınlardan geçtiğini vurgulayarak şunları söyledi;
"İnsanlığa sevgiyi, fedakârlığı, emeği ve umudu aşılayan kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü en içten duygularımla kutluyorum. Ünlü yazar Mark Twain’in “Erkekler kadınsız ne olurdu?” sorusuna verdiği “Kıt efendim, çok kıt.” cevabı ile belirttiği gibi kadınsız bir dünyanın yoksunluk demek olduğu gerçeğinden yola çıkarak kadının insanlığın her anlamdaki bereketi olduğuna yürekten inanıyorum.
Dünyanın birçok yerinde olduğu gibi ülkemizde de kadınların şiddet olaylarıyla, eğitimsizlik, işsizlik, çocuk yaşta evlilik gibi köklü sorunlarla karşı karşıya olduğunu görmek bizleri derinden yaralamaktadır. Kadınların toplumsal yaşamdan en fazla soyutlandıkları toplumlar her alanda en geri kalmış ülkeleri oluşturmaktadır. Kadınların ekonomik, siyasi ve sosyal hayata en fazla katılım sağladığı ülkeler ise gelişmişlik seviyesinde de büyük bir ivme yakalamış olanlardır. Dolayısıyla ülkelerin gelişmesinin anahtarı, kadınlardan geçmektedir.
Üzülerek ifade etmeliyim ki, ülkemizde kadınlarımız gerek sosyal gerekse ekonomik hayata arzu edilen oranda katılamamaktadır. Bütün olumsuzlukların yansıra istihdam edilen kadınların erkeklere oranla ortalama yüzde 12-25 arasında daha düşük ücret aldığı gerçeği, üzerinde önemle durulması gereken bir noktadır. Kadınlarımız hem temsilde hem de üst düzey yönetim kademelerinde bir elin parmaklarını bile geçmeyecek sayıda kalmaktadır. Mademki kadın berekettir diyoruz, hayatımızda bu bereketten mahrum kalmamamız için her türlü tedbiri almak zorunda olduğumuza inanıyoruz.
Modern zamanlar bizlere geleneksel yaklaşımın aksine, çalışma hayatında kadınların da en az erkekler kadar başarılı olabileceğini göstermiştir. Fakat günümüzde, kadınların çalışma hayatında etkin bir rol oynamalarının, kadınlardan toplumsal düzeyde beklenen aile içi rolleri yerine getirmesini engellediği düşünülmektedir. Başka bir ifade ile toplumun kadına yüklediği ev işleri ve annelik görevleri, bir anlamda çalışma hayatının önüne geçmekte hem kadınların iş hayatında yükselmelerine hem de sürekli ve güvenceli işlerde çalışmalarına mâni olmaktadır. Her ne kadar çalışan kadınların sorunlarını azaltmaya yönelik doğum yapan kadınlara yarım gün çalışma hakkı gibi birtakım tedbirler alınsa da iş güvencesi, çalışma süreleri, kreş imkânları, yasal korumalar ve toplumsal bilinç anlamında ideal seviyenin oldukça gerisinde kaldığımız da inkâr edilemez bir gerçektir. Kaldı ki, kanunun yasalaşmasının üzerinden yıllar geçmiş olmasına rağmen kanunun uygulanmasına ilişkin yönetmelik çıkarılmadığı için kamuda çalışan kadınlarımız yarım gün çalışma hakkından da mahrum kalmaktadır. Çıkarılan kanunların kâğıt üzerinde kalmaması, bu yönde atılan adımların samimiyetinin ortaya konulması bakımından önemli bir gösterge olacaktır. Bu vesileyle bu anlamlı günde, ilgili yönetmeliğin bir an önce çıkarılarak çalışan annelerin en önemli sorunlarından olan çocuk bakımı konusunun da kalıcı bir çözüme kavuşturulması talebimizi yineliyoruz.
Bir ülkede, getirilen hukuki düzenlemelerin toplumsal yaşama yansıması için toplumsal algının da bu yönde geliştirilmesi gerektiği gerçeğiyle yüz yüzeyiz. Kadınların hukuki haklarını kullanması için yasal düzenlemelerle birlikte, hukuk kurallarını hayata geçirecek olan bireylerin de yeterli olgunluğa erişmesi ve uygun toplumsal kültürün oluşturulması gerekmektedir. Bu nedenle öncelik mutlaka, evrensel, eşitlikçi bir toplumsal kültür oluşturmak olmalıdır. Bunun yolu da kadınlarımız lehine yapılan iyi ve doğru işleri bir lütuf değil insan olmanın bir gereği olarak görecek anlayışın geliştirilmesinden geçmektedir.
Bu çerçevede 2-5 Nisan 2020 tarihlerinde Ankara’da düzenleyeceğimiz kadın forumunun toplumuzda kadına yönelik olumsuzlukların giderilmesi noktasında önemli bir farkındalık yaratacağına inanıyor, tüm kadınlarımızı Ankara’da gerçekleştireceğimiz bu foruma ve sonrasındaki çalıştayımıza katkıda bulunmaya davet ediyorum.
Bu duygu ve düşünceler içinde başta evlat acısıyla yüreği yanan, bu vatan uğruna canlarını veren kahraman şehitlerimizin anneleri olmak üzere tüm kadınların Dünya Kadınlar Gününü kutluyor, kadın kamu görevlilerimizi de haklarımız ve ortak çıkarlarımız için Türkiye Kamu-Sen çatısı altında her kademede mücadele etmeye davet ediyorum."